Yahyalı Elma Dünyası, ihracat ağına BAE ve Katar'ı da ekledi

2009 yılından beri 'Yahyalı Elma Dünyası' markası adı altında elma üretimi yaptıklarını söyleyen Çavuşağa Tarım İşletmeleri Genel Koordinatörü Merve Sarıoğlu, yeni dönemde kaliteyi artırarak, ihracatta yeni pazarlar hedeflediklerinin altını çizdi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ARZU BAĞCI

KAYSERİ - İhracat pazarlarına BAE ve Katar'ı da ekleyen Yahyalı Elma Dünyası, bugün itibarıyla sekiz farklı türde ürettiği elmalarla hem iç hem de dış pazarın talebini karşılıyor. Firmanın Kayseri'nin Yahyalı ilçesinde, 700 dönüm arazi üzerinde klasik, yarı bodur ve tam bodur elma ağaçları bulunuyor. Firma üretimi yaptığı elmaların toprak analizi, yaprak analizi ve en son hasattan önce meyve analizi ile sağlıklı olduğunu belirledikten sonra üreticiye verilen sertifika ile pazara sunuyor. 2009 yılından beri 'Yahyalı Elma Dünyası' markası adı altında elma üretimi yaptıklarını söyleyen Çavuşağa Tarım İşletmeleri Genel Koordinatörü Merve Sarıoğlu, yeni dönemde kaliteyi artırarak, ihracatta yeni pazarlar hedeflediklerinin altını çizdi. 

İyi Tarım Uygulamaları sertifikası ile üretim yaptıklarını anlatan Merve Sarıoğlu, halen Hollanda, Mısır, Irak, BAE, Katar ve Gürcistan'a ihracatlarının bulunduğu bilgisini verdi. İyi tarım ve izlenebilir uygulamaları 2010 yılından beri sürdürdüklerinin altını çizen Sarıoğlu, "Kritik kontrol noktaları ve sürekli iyileştirme mantığıyla yol alıyoruz. Teknoloji ile biyolojik yöntemleri bir arada toplayan bir üretim anlayışımız var. Ürünlerin doğal aroma ve tadını bozmadan tüketiciye kaliteli elma sunmayı amaç edindik. Yeni dönemde mevcut üretim ve ihracatımızı koruyarak, kalitemizi artırmayı hedefliyoruz" dedi. 

"Depolama koşulları da önemli"

Elma yetiştirirken uygulanan bakım kadar depolama koşullarının da önemli olduğunu vurgulayan Merve Sarıoğlu, "Post harvest denilen hasat sonrası dönemde, depolama koşulları önemli bir konu. Elma cinslerine uygun sıcaklık ve nem oranlarında, periyodik muayenelerle  standardize edilip, dalından koptuğu tazeliğinde muhafaza edilmeli" diye konuştu. 

Firmalarının Kayseri OSB'de 3 bin ton kapasiteli, teknoloji ve hijyen şartlarının ön planda tutulduğu soğuk hava deposu ile depolama konusunu güvence altına aldığına dikkat çeken Merve Sarıoğlu, şöyle devam etti: "Depomuzda, ürünlerimizi sekiz aya kadar ilk günkü tazeliklerinde muhafaza edebiliyoruz. Bu şekilde hem iç pazarın hem de dış pazarın ihtiyacına cevap veriyoruz. Aynı zamanda depomuzda 18 C° depolama ve şoklama odası hizmeti de veriyoruz."

"Plantasyon bakımından uygun bir bölgede yer alıyoruz"

Üretimi yaptıkları Yahyalı ilçesinin ekolojik yapısı hakkında da bilgiler veren Merve Sarıoğlu, ilçenin plantasyon bakımından elma yetiştiriciliğinde son derece uygun olduğunu söyledi. Buranın toprak yapısının kuvvetli oluşu, sulama probleminin olmaması ve gece gündüz arasındaki farkın yüksek olması gibi faktörleriyle elma üretimi açısından cazip bir alan meydana getirdiğine atıfta bulunan Sarıoğlu, "Söz konusu yapıyı genel kaliteyiartırıyor. 'İster kasa ile ister kilo ile' sloganımızla hem Kayseri'ye hem de yurt geneline ürün gönderiyoruz. İç pazara sunduğumuz ürün kalitesinin dış pazara giden ürünlerle aynı olması bizi bir adım öteye taşıyor" şeklinde konuştu.

Son dönemde Türkiye'de elma yetiştiriciliğinde artış olduğunu ve endüstriyel anlamda üretim yapan bahçelerin çoğaldığını ifade eden Merve Sarıoğlu, konu hakkında şu değerlendirmeyi yaptı: "Bahçe kurulum ve yetiştiricilik anlamında destek talepleri ile sıkça karşılaşıyoruz. Edindiğimiz tecrübeleri yeni adaylara aktarıyoruz. Bilgimizi paylaştıkça ve Türkiye'nin kaliteli elma üretim miktarı artıkça, küresel pazardan alınan payın büyüyeceğine ve bu durumdan hep beraber kârlı çıkacağımıza inanıyorum. Bu anlayış sürdürülebilirliği destekleyecektir." 

"Kooperatifleşmiş Avrupa ile rekabet etmekte zorlanıyoruz"

Türkiye elma sektörünün ihracatta rekabet gücü elde etmesi için kooperatifleşmenin önemine değinen Merve Sarıoğlu, son dönemde yaptıkları ihracatta Avrupalı üreticilerin fiyat baskısı ile rakebet etmek durumunda kalmalarının kendilerini zorladığını iletti. Yine 2014 sezonu başında, Rusya'nın Ukrayna krizi sonrasında, ABD ve AB ülkelerinden sebze, meyve alımını durdurduğunu hatırlatan Sarıoğlu, "Bu durum Avrupalı elma üreticilerini önemli oranda fiyat kırmaya zorladı. Özellikle 3 milyon ton elma üreten Polonya, Türkiye'nin elma gönderdiği Kuzey Afrika ve Birleşik Arap Emirlikleri piyasasını rakamsal açıdan rekabet edilemeyecek seviyelere düşürdü. Bu yüzden üretici elmasını iç pazara yönlendirdi. Yine Rusya ile yaşanan uçak krizi sonrası başlayan ambargoda elma pazarını etkiledi" ifadelerini kullandı. 

İhracatın en büyük sorunlarından birinin de kooperatif mantığı ile iş yapan ve çiftçisini koruyan Avrupa ülkeleri ile ve navlun fiyatları ile rekabet gücü bulamamaları olduğuna dikkat çeken Merve Sarıoğlu, "Dünyadaki global ekonomi düşüşleri, akaryakıt ve emtia fiyatlarının düşmesi pazarların alım gücünü düşürüyor. İhracatta bulunduğumuz ülkelerde müşterilerimizin beklentisi kaliteli ve işlenmiş ürün olduğu için beklentileri karşılamakta ve yeni pazarlar kazanmakta zorlanıyoruz" dedi.