Yurtdışında vites yükseltti hedefine Asya Pasifik ve Kuzey Amerika’yı aldı
Dijital dönüşüm ve teknolojik yeniliklere olan yatırımlarına hızla devam ettiklerini belirten Petek Saraciye’nin beşinci kuşak yöneticisi Hamdi Saraçkardeşler, “Yapay zeka ve makine öğrenimi gibi teknolojileri kullanarak, müşteri hizmetleri, pazarlama ve üretim süreçlerimizi daha etkili hale getirecek yenilikler üzerinde çalışıyoruz” dedi.
Fatma KAYTEZ
Temeli 1855 yılında aile işletmesi olarak atılan Petek Saraciye, bugün iki ayrı fabrikasıyla ayda ortalama 10 bin adet üretim kapasitesine sahip tesislerinde üretim yapan bir marka haline geldi. Petek Saraciye’nin beşinci kuşak yöneticisi Hamdi Saraçkardeşler, kaliteli ve yenilikçi ürünleriyle dünya çapında daha fazla tüketiciye ulaşmayı planladıklarını kaydetti.
Önümüzdeki dönemde özellikle Asya Pasifik ve Kuzey Amerika pazarlarında güçlenmeyi ve büyümeyi hedeflediklerini açıklayan Saraçkardeşler “Asya Pasifik bölgesi, özellikle lüks tüketim mallarına olan yüksek talep ve artan alım gücü ile dikkat çekmektedir. Kuzey Amerika ise, markamızın tanıtımı ve geniş bir kitleye ulaşması açısından stratejik öneme sahip bir pazardır” dedi. Geleceğe yönelik olarak dijital dönüşüm ve teknolojik yeniliklere olan yatırımlarına da devam edeceklerini vurgulayan Saraçkardeşler, teknoloji entegrasyonu ve sürdürülebilirlik alanlarında güçlenmeyi amaçladıklarını kaydetti.
Saraçkardeşler, “Sürdürülebilir üretim metodları ve çevreye duyarlı ürünlerimizle, global çapta artan çevre bilincine cevap verecek adımlar atmayı planlıyoruz. Teknoloji entegrasyonu konusunda ise, yapay zeka ve dijital pazarlama stratejilerimizi geliştirerek, müşteri deneyimini iyileştirmeyi ve global rekabette avantaj sağlamayı hedefliyoruz” dedi. Petek Saraciye’nin beşinci kuşak yöneticisi Hamdi Saraçkardeşler ile markanın kuruluşunu, yatırımlarını, planlarını konuştuk.
Öncelikle Petek Saraciye’nin kuruluş hikayesini kısaca sizden dinlemek isteriz. Markanın temeli nerede ne zaman atıldı?
Petek Saraciye, 1855 yılında günümüz Makedonya sınırları içindeki Veles (Köprülü) şehrinde bir aile işletmesi olarak temelleri atılmıştır. Deri işçiliği ve zanaatkarlık geleneği, nesilden nesile aktarılarak günümüze ulaşmıştır. Önemli dönüm noktaları arasında, mesleki yetkinliklerini geliştirmek amacıyla dedemizin babası Saraç Hüseyin Efendi'nin Avusturya'ya gitmesi ve orada tecrübe kazanması bulunmaktadır.
İkinci büyük kilometre taşı, 1954 yılında Hüseyin Efendi'nin ailesiyle birlikte serbest göçmen olarak İstanbul'a yerleşmesi olmuştur. İstanbul'a adaptasyon sürecinden sonra zorlu on yılın ardından aile işletmelerini İstanbul'da yeniden kurmuşlardır. Dördüncü neslin ise Petek Saraciye'yi ihracata yönelterek iş hacmini önemli ölçüde genişlettiği dönem, şirketimizin tarihindeki dördüncü önemli dönüm noktasıdır.
Petek Saraciye’de şu anda kaçıncı kuşak yöneticiler var?
Petek Saraciye şu anda beşinci kuşak yöneticileri tarafından yönetilmektedir. Ben, Hamdi Saraçkardeşler olarak, kardeşim Korhan Saraçkardeşler ve kuzenim Hüseyin Saraçkardeşler ile birlikte bu onurlu mirası taşıyor ve şirketi geleceğe taşıma sorumluluğunu üstleniyoruz.
Sizin sektöre girişiniz nasıl oldu?
Sektöre olan ilgim, çocukluğumdan itibaren ailemizin iş yerinde geçirdiğim zamanlarda filizlendi. Yükseköğrenimime ikinci sınıfta ara vererek, aile işletmemizde dördüncü kuşak temsilcileri olan babam Kemal Saraçkardeşler, amcam Mustafa Saraçkardeşler ve diğer amcam İsmet Saraçkardeşler'in yanında çalışmaya başladım.
İnsan ilişkilerindeki başarım dolayısıyla, aile büyüklerim tarafından Satış ve Pazarlama departmanına yönlendirildim. Her zaman yönetim kurulu toplantılarında yer alarak, büyüklerimin tecrübelerinden yararlandım ve onlarla birlikte stratejik düşünce üretme fırsatı buldum. Çeşitli pozisyonlarda edindiğim tecrübelerle sektördeki bilgi ve deneyimimi sürekli geliştirdim.
Petek Saraciye’nin fabrikaları, kapasiteleri hakkında bilgi verir misiniz?
Petek Saraciye olarak, Zeytinburnu Maltepe'de stratejik bir konumda iki yakın fabrikaya sahibiz; biri ön hazırlık diğeri ise montaj hatları için ayrılmıştır. Gelişmiş üretim tesislerimizde günde 500 adet, aylık ortalamada ise 10.000 adet çanta üretim kapasitemiz bulunmaktadır. Şu anda 287 değerli çalışanımızla büyümeye ve sektördeki yenilikçi adımlarımızı sürdürmeye devam etmekteyiz.
İhracatta ürün yelpazesini genişletiyor
Yurtdışına ilk olarak ne zaman açıldınız?
Petek Saraciye, 1980 yılında yurtdışı pazarlarına ilk adımını attı ve bugün itibarıyla dünya çapında 20 farklı ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Bu geniş ve çeşitlendirilmiş ihracat ağımız, markamızın global ölçekte tanınmasını ve tercih edilmesini sağlıyor. Özellikle Güney Kore ve Çin gibi Asya pazarlarına olan ilgimiz, bu bölgelerdeki potansiyeli ve talebi göz önünde bulundurarak gelecekteki genişleme planlarımızda önemli bir yer tutuyor.
Geçen yıl ne kadarlık bir ihracat gerçekleştirdiniz?
Bu yılki hedef nedir? 2023 yılında, kilogram başına ortalama 128,50 USD fiyatla, kadın ve erkek çantalarından oluşan toplamda yaklaşık 100.000 adet ürün ihracatı gerçekleştirdik. Bu başarı, ürünlerimizin kalitesi ve markamıza olan güvenin bir göstergesi. 2024 yılı için hedefimiz, geçen yıl elde ettiğimiz ihracat miktarını korumak ve hatta mümkünse aşarak yeni pazarlarda da varlık göstermek. Bu doğrultuda, ihracat stratejimizi sürekli olarak gözden geçiriyor ve dinamik pazar koşullarına uyum sağlayacak şekilde ayarlıyoruz. Petek Saraciye olarak, kaliteli ve yenilikçi ürünlerimizle dünya çapında daha fazla tüketiciye ulaşmayı hedefliyoruz.
Sürdürülebilirlik, çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
Sürdürülebilirlik, Petek Saraciye olarak faaliyetlerimizin temelini oluşturuyor. Çevresel duyarlılık, iş modelimizin merkezinde yer almakta ve bu doğrultuda çeşitli stratejiler geliştiriyoruz. Çevre dostu malzemelerin kullanımı ve atık azaltma yöntemlerinin uygulanması, sürdürülebilir üretim anlayışımızın önemli bir parçası.
Ayrıca, İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği (İDMİB) tarafından yürütülen UR-GE projesine aktif olarak katılarak, sürdürülebilirlik alanındaki bilgi ve uygulamalarımızı genişletmeyi hedefliyoruz. Bu projenin bir parçası olarak, çevre dostu bir üretim tesisi kurmayı ve tüm operasyonlarımızda sürdürülebilirlik standartlarını yükseltmeyi amaçlıyoruz. Bu çalışmalar, Petek Saraciye'nin çevreye olan sorumluluğunu da yerine getirmemize olanak tanıyor.
Yeni pazarlarda marka bilinirliliğini güçlendirecek
Bu yılki kısa ve orta vadeli yatırımlarınızdan hedeflerinizden söz eder misiniz?
Bu yıl Petek Saraciye olarak belirlediğimiz üç ana hedef, şirketimizin gelişimini sürdürmek adına kritik öneme sahip. İlk olarak, daha fazla müşteriye ulaşmayı hedefliyoruz. Bu, hem mevcut tesislerimizin verimliliğini artırmak hem de gerektiğinde yeni üretim hatları eklemek anlamına geliyor.
İkinci olarak, dijital dönüşüm süreçlerimizi daha da geliştirmek, teknolojiyi iş süreçlerimizin her aşamasına entegre etmek ve böylece hem iç operasyonlarımızı optimize etmek hem de müşteri deneyimini zenginleştirmek istiyoruz. Bu bağlamda, yapay zeka ve makine öğrenimi gibi teknolojileri kullanarak, müşteri hizmetleri, pazarlama ve üretim süreçlerimizi daha etkili hale getirecek yenilikler üzerinde çalışıyoruz.
Üçüncü hedefimiz, yeni pazarlarda marka bilinirliğimizi güçlendirmek. Bu, hem mevcut pazarlardaki konumumuzu sağlamlaştırmak hem de Güney Kore ve Çin gibi potansiyel büyüme pazarlarına giriş yapmak anlamına geliyor. Bu genişleme stratejisi, markamızın global çapta tanınmasını ve tercih edilmesini sağlayacak. Bu hedeflere ulaşmak için, ekip olarak yoğun bir şekilde çalışıyor ve tüm kaynaklarımızı bu yönde seferber ediyoruz.
İnovasyon Petek Saraciye’nin DNA’sının bir parçası
“Biz sektördeki yeniliklerin öncüsü olma konusunda tutkulu yöneticileriz” diyen Hamdi Saraçkardeşler, inovasyonun Petek Saraciye’nin DNA’sının bir parçası olduğunu vurguladı. Her sezon pazardaki eğilimleri ve müşteri ihtiyaçlarını dikkatle inceleyerek yeni ürün serileri geliştirdiklerini kaydeden Saraçkardeşler, “Bu süreçte, hem ürün tasarımını hem de üretim süreçlerimizi ileriye taşıyacak sistem ve makine yatırımları yapıyoruz.
Özellikle, çok yakında lansmanını yapacağımız Erin modeli çantamız, tasarımı ve fonksiyonelliği ile sektördeki inovatif yaklaşımımızı yansıtıyor. Erin modeli, modern tasarım estetiği ile geleneksel zanaatkarlığı birleştiren özel bir çanta olarak, şık ve pratik kullanımı bir arada sunuyor. İlerleyen dönemlerde, sürdürülebilir malzemeler ve akıllı teknolojileri entegre eden daha birçok yenilikçi ürünü müşterilerimizle buluşturmayı sabırsızlıkla bekliyoruz” dedi.
Otomobil sporları benim için bir hobi değil adrenalin ve rekabeti yaşama fırsatı
Hobilerinden söz eden Hamdi Saraçkardeşler, hobilerinde okumak, yürüyüş yapmak ve otomobil sporlarının öne çıktığını söyledi. Saraçkardeşler, “Kitaplar, bana yeni dünyaların kapılarını açıyor ve sürekli öğrenme arzumu tatmin ediyor. Yürüyüş yapmak ise, doğayla iç içe olmanın verdiği huzuru ve zihinsel dinginliği sağlıyor; bu sırada kendimi yeniden şarj edebiliyorum.
Otomobil sporlarına gelince, bu tutku benim için sadece bir hobi değil, aynı zamanda adrenalini ve rekabeti yaşama fırsatı. Aktif olarak yarışlara katılmasam da, bu sporu takip etmek ve arada bir pistlerde otomobil kullanarak eski günlerimi yad etmek benim için büyük bir zevk” dedi.
İş yaşamındaki zorluklar bana değerli dersler ve büyüme fırsatları sundu
Hamdi Saraçkardeşler, iş yaşamında zorluklarla ve beklenmedik durumlarla karşılaştığı anlar olduğunu ancak kendisinin her bir tecrübeden her bir zorluktan alınacak dersler olduğuna inanan biri olduğunu ifade etti. Saraçkardeşler, sözlerine şöyle devam etti: “Bu yüzden, yaşamımda 'keşke'lerle dolu bir bakış açısından ziyade, her deneyimi bir öğrenme fırsatı olarak görüyorum.
Sürekli gelişim, hem kişisel hem de profesyonel hayatımın temel taşlarından biridir. Bu sebeple, karşılaştığım her durumu, kendimi ve işletmemizi nasıl geliştirebileceğimizi düşünmek için bir fırsat olarak değerlendiriyorum. 'Keşke' demek yerine, 'Bundan ne öğrenebilirim?' ve 'Gelecekte bu durumu nasıl daha iyi yönetebilirim?' sorularını sormayı tercih ediyorum.
Bu yaklaşım, bana ve ekibime, karşılaştığımız zorlukların üstesinden gelmemizde ve sürekli olarak daha iyisini yapma yolunda ilerlememizde rehberlik ediyor. Sonuç olarak, iş yaşamımdaki zorluklar ve engeller, bana değerli dersler ve büyüme fırsatları sunmuştur. Bu deneyimler, bugün olduğum kişi olmamda büyük rol oynamıştır. Her zorluk, bizleri daha da güçlendirir ve geleceğe daha sağlam adımlarla yürümemize olanak tanır, ben buna inanıyorum.”