Koyun yününden gübre üretimi için gün sayıyor

Türkiye’de hayvansal atıklardan amino asit, humik ve fulvik asit gibi değerli özütleri elde ederek ve bunları gübreye dönüştürme çalışmaları yapan Onima Biyoteknoloji Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Hasan Sabri Öztürk, gübre sektöründe kullanmak üzere koyun yününden amino asit içeriği yüksek ürünler ürettiklerini söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Mehmet Hanifi GÜLEL

Türkiye’de 3 yıl önce faaliyet göstermeye başlayan Onima Biyoteknoloji, koyun yününden gübre üretti. Firma, ticari boyutta üretim için fabrika yatırımını tamamladı ve kısa sürede faaliyete geçmek için gün sayıyor. Tarımsal girdilerin önemi ve maliyet artışını avantaja dönüştürmek için firmalarını tüzel kişilik olarak 2021’de kurduklarını aktaran Prof. Dr. Hasan Sabri Öztürk, hayvansal atıklardan amino asit, humik ve fulvik asit gibi değerli özütleri elde ederek, bunları gübreye dönüştürme çalışmaları yaptıklarını belirtti.

Öztürk, kurucu ortaklarının 30 yıldan uzun bir süredir ArGe, üretim, pazarlama ve çiftçilik tecrübelerinin bulunduğunu aktardı. Gübre sektöründe kullanılmak üzere amino asit içeriği yüksek ürünler ürettikleri bilgisini veren Öztürk, “Hammadde olarak koyun yünü kullanıyoruz. Tavuk tüyü, mezbahane atığı, kan unu ve yosun gibi diğer hayvansal ve bitkisel kaynaklardan da üretim yapabilmekteyiz.

Ürettiğimiz özütlerin içinde değişik oranlarda bulunan yağ, keratin, protein, peptit ve amino asitler dışında yüksek organik madde, humik fulvik asitler, organik azot ve potasyum toprakta biyolojik hayatı destekliyor, mikroorganizma faaliyetini ve enzim aktivitesini artırıyor. Bu tür ürünler tarımsal üretiminde toprak düzenleyici, stres giderici, bitki gelişim düzenleyici ve aktivatörü ile gübre katkı maddesi olarak yoğunlukla kullanılıyor” dedi.

Ar-Ge ile 6 adet ürün geliştirdi

 Onima’nın genç bir firma olmasına rağmen, çok kısa sürede 1 adet KOSGEB ve 2 adet TÜBİTAK-TEYDEP projesini tamamladığını anlatan Öztürk, “Bu projelerden 2 milyon 250 bin TL Ar-Ge desteği aldık. Ayrıca, Ocak 2023 içinde KOSGEB İşletme Geliştirme desteği kazarak, toplam destek miktarı 2 milyon 960 bin TL oldu. Geliştirdiğimiz 6 adet ürünü kendi markamız altında ve diğer gübre firmalarına hammadde olarak üretmek üzere Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Araştırma ve uygulama çiftliği içinde 4 bin 200 metrekarelik alanda üretim tesisimizi geçen yıl kurduk” açıklamasında bulundu.

Kısa süre içinde üretime başlıyor

 KOSGEB ve TÜBİTAK, Ar-Ge destekleri ve diğer gübre üretici firmalarla araştırmaların devam ettiğine dikkat çeken Öztürk, yaptıkları denemeler sonucunda ürettikleri amino asit katkılı gübreleri ticari boyutta üretmek için fabrikalarını kısa sürede faaliyete geçirmeyi planladıklarını duyurdu. Ürünlerini farklı satış kanalları üzerinden satışa sunacaklarını dile getiren Öztürk, “Daha büyük hacimlerde üretim yaparak, uluslararası piyasaya girebilmek ve dünyanın önemli gübre üreticisi firmalarıyla işbirliği yapabilmek için de kitle fonlaması yöntemini seçtik. Bunun için yaptığımız ön çalışmalar sonucu SPK lisanslı bir firma ile işbirliğini başlattık. Kurumsal gelişimimize katkı verebilecek firmalarla doğrudan yatırımları da değerlendireceğiz” dedi.

Yün, yüzde 90’dan fazla protein ve amino asit içeriyor

Özellikle hayvansal kaynaklı amino asitlerin gün geçtikçe değeri artan hammaddeler olmaya başladığını, kendilerinin hammadde olarak koyun yünü kullandığına dikkat çeken Prof. Dr. Hasan Sabri Öztürk, “Bunun en önemli sebebi, yünün ticari değerinin ve kullanım alanlarının çok azalması. Yün, ayrışmaya karşı dirençli ve kırsal alanda ciddi bir atık sorunu oluşturuyor.

Biz, bu hammaddeyi avantaja dönüştürüyoruz. Yünün diğer önemli özelliği, yüzde 90’dan fazla protein ve amino asit içermesi. Yüksek amino asit değerinin yanında, yünde bulunan yüzde 8-10 organik azot, yüzde 5-7 potasyum yüzde 10-12 humik/fulvik asit bitkilerin sağlıklı gelişimi için önemli bir hammadde olmasını sağlıyor. Yünden amino asit üretimi ve yöntemler firmamız tarafından geliştirildi’’ diye konuştu.

“Kimyasal gübreleri %50’ye kadar azaltıyor”

Amino asitlerin protein, hücre ve dokuların temel yapı taşı olduğunu vurgulayan Hasan Sabri Öztürk, “Bitkilerde özellikle kuraklık, soğuk, don, hastalık ve bunun gibi stres dönemlerinde oluşan zararları azaltıyor. Düzenli kullanılması sonucunda diğer kimyasal gübrelerin kullanımını yüzde 50’ye kadar azaltıyor. Orta vadede ürettiğimiz ürünlerden hayvan yemi katkı hammaddesinin yanı sıra insan ve sporcu destek gıdası olarak kullanmayı planlıyoruz” dedi.