"Dolarla ilgili endişeye gerek yok"

Ekonomi Bakanı Zeybekçi, "Dolardaki hareketlilik için endişe etmemek lazım, piyasayı bu konuda rahat bırakmak lazım" açıklamasında bulundu

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

DENİZLİ - Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, dolar kurunda son günlerde görülen hareketlilikle ilgili endişe edilmemesi, piyasanın bu konuda rahat bırakılması gerektiğini söyledi.

Zeybecki, Pamukkale'deki bir otelde düzenlenen "Serbest Bölgeler Çalıştayı"nda yaptığı konuşmada hükümetin yatırım teşvikleri hakkında bilgi verdi.

Yurt dışına yatırım yapacak kuruluşlara ve yatırımcılara bu konuda teşvik verdiklerini hatırlatan Zeybekci, Türkiye'nin hammadde, enerji ve ara malı ihtiyacının sürdürebilir olarak karşılanması için yatırımcıların yurt dışında yatırım yapmasını istediklerini, bu yatırımların artmasıyla diğer ülkelerden imtiyazlar alarak serbest bölgeler kurulmasını istediklerini dile getirdi.

Dış yatırım anlayışına Cibuti örneğini veren Zeybekci, bu ülkede ABD, Fransa, İtalya ve Japonya'nın askeri üs kurduğunu, kendisinin görüşmeleri sırasında Cibuti'deki yöneticilere bu ülkede askeri üs değil ticari üs kurmak, ekmek ve refah üretmek istediklerini aktardığını kaydetti.

Ülkeler arasındaki ilişkilerin sağlıklı ekonomik temeller üzerine oturmasının şart olduğuna dikkati çeken Bakan Zeybekci, ekonomik ilişki yoksa iki ülkenin müttefik de stratejik ortak da dost da olamayacağını, siyasi işbirliklerinin ortaya konamayacağını dile getirdi.

Türkiye'nin AB sürecinden asla ayrılmaması ancak Avrasya'yı da unutmaması gerektiğini belirten Zeybekci, şöyle konuştu:

"Bunu yapmak için de kimseden özel işaret beklemiyoruz. Türkiye, Avrupa Birliği sürecinden asla ayrılmamalı. Gümrük Birliği'nden asla vazgeçmeden, ABD ve AB arasındaki anlaşmanın içinde olmak zorundadır. Diğer taraftan Avrasya, Gümrük Birliği'ni göz ardı ederse çok büyük hata yapar. Rusya'nın, Kazakistan'ın, Belarus'un, Azerbaycan ile birlikte olmak kaydıyla Ermenistan'ın da içinde olduğu Avrasya Gümrük Birliği, Türkiye için vazgeçilmezdir. Biz orada olmak zorundayız. Körfez İşbirliği Teşkilatı içinde olmak zorundayız. Orta Afrika Birliği denen yaklaşık 10 ayrı ülkenin içinde yer aldığı 400 milyon nüfuslu birliğin içinde yer almak zorundayız. Buralarda ekonomik ortaklık kurmak zorundayız. Bu ekonomik ortaklığı kurarken bizim en önemli enstrümanlarımız, orada kök salacağımız enstrümanımız serbest bölgelerdir." 

Zeybekci, gazetecilerin sorularını cevapladı

Serbest Bölgeler Çalıştayı'nın ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Zeybekci, dolarda son günlerde yaşanan hareketlilikle ilgili bir soru üzerine, "28-29 Ocak dönemlerinde de aynısını söylemiştim. Dolar 2,39 seviyesine geldiğinde söylediğim gibi, dokunmamak lazım, müdahale etmemek lazım, rahat bırakmak, serbest bırakmak ve piyasanın kendiliğinden halletmesini sağlamak lazım. Şu anda aynı şeyi söylüyorum dokunmamak lazım bundan da endişe etmemek lazım" dedi.

Kamu borçları ve özel sektörün kısa vadeli borçlarına bakıldığında kurun yaratacağı olası spekülatif sonuçlardan endişe edilmemesi gerektiğinin görüleceğini ifade eden Zeybekci, şunları kaydetti:

"Bununla ilgili endişe etmemek lazım, piyasayı bu konuda rahat bırakmak lazım. Eğer ki bunu birileri speküle etmek istiyorsa onların da elinde bu konuyu patlatmak lazım. Türkiye bu güçtedir, telaş edecek de hiçbir şey yoktur. Bunun faiz indirimi üzerinde bir etkisi olur mu ? Maalesef gösterge faiz oranları 7,30’lar seviyesine kadar indikten sonra gördüm ki 8’in üzerine tekrar çıktı. Bu tamamen birbirinden ayrı olan şeyler."

Rus Rublesi'ndeki düşüş

Bakan Zeybekci, Rus Rublesi'ndeki değer düşüşünün petrol fiyatlarının inmesiyle ilgili olduğunu, TL ile karşılaştırma yapılamayacağını bildrirdii.

Rusya’nın para birimindeki değer kaybın döviz rezervlerine bağlı olarak ekonomilerini etkileyebileceğini ancak Rusya'nın kende kendine yetme kabiliyetine sahip bir ülke olduğuna işaret eden Zeybekci, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Rusya'nın ekonomisi, sanayisi ve kendi kendine yetme kabiliyeti böyle bir krizi alt edebilecek seviyededir. En son Türkiye ziyareti sırasında ekonomi bakanı ile ikili olarak dostane bir görüşme yaptığımızda da onlara da söylediğim bu oldu. Endişe etmeden, sabırla, sakin bir şekilde, soğuk kanlı bir şekilde süreci başarılı bir şekilde atlatabileceklerini ve bundan ekonomilerinin de kazançlı çıkacağını konuşmuştuk. Şu anda da ben Rusya'yı hala öyle görüyorum. Rublenin değer kaybetmesi ihraç ürünlerimizin üzerinde etki yapabilir. Belki ihracatımızı biraz daha zor hale getirebilir ama Rusya bu dönemi çok hızlı bir şekilde geçecek ve bu sorunu tedavi edecek kabiliyete sahiptir."

Bu konularda ilginizi çekebilir