Komşuda çocukluğumuz var
Kapı vizesi uygulamasının başlamasıyla, büyük bir coşkuyla Yunan adalarına yola çıkanların büyük çoğunluğu 45 yaş üzeri. Baby Boomer kuşağı (1946–1964) ve X kuşağı (1965–1980) mensupları; memleketin güzel günlerini görmüş, birlikte olmaktan hâlâ mutlu olabilen, sosyal, yemeği içmeyi bilen ve gençlere göre ekonomik sorunları bir nebze olsun daha azalmış kişiler. Planlı programlı para harcamayı seviyorlar; sadık müşteriler, kaliteye önem veriyorlar.
Gece hayatı ile ünlü Mykonos dışında, Yunan adalarına en çok bu iki jenerasyon ilgi duyuyor. Belki de biraz nostaljik bağ kurdukları plajlarda, sahil lokantalarında eski Bodrum’u, Yalova’yı, Kumburgaz’ı yad ediyorlar. Her şeyin plastik beyaz sandalyelerin tahta iskemlelerin yerini almasıyla değiştiğini söylüyor biri yan masadan. Şimdi onlar da bitti, gitti. Otele girdin mi bir daha çıkmıyorsun; çıksan da bir şey bulamadığın, kimliksiz kıyılar...Abartılı bir lüks var: Halktan ne kadar koparsa, o kadar yüksek fiyata satılan otel odaları.
Tek sebebi daha ucuz olması değil
Bu yıl Türkiye’den 1,5 milyon kişinin Yunan adalarına gitmesi bekleniyor. Tek sebebi Türkiye’den daha ucuz olması değil elbet. Kaybettiğimiz ama tam adını koyamadığımız bir şey var komşuda. Sanki her şey çocukluğumuzdaki gibi kalmış. Geçtiğimiz günlerde, Amerikalı 77 yaşında bir kadın, önümüzdeki 15 yılını bir kruvaziyerde, Villa Vie Odyssey adlı gemide geçirmeye karar verdi. Japonya’dan Yeni Zelanda’ya, dünyanın en güzel kıyılarını dolaşacak. Günde yaklaşık 100 dolarlık bir maliyetle; konaklama, yemek, sağlık, temizlik ve eğlencenin dahil olduğu bir yaşam sürecek. Evde yalnız yaşamaktan ya da huzurevinde kalmaktan daha eğlenceli olacağı kesin. Üstelik sürekli yeni insanlarla tanışacak; yemek yiyecek, dans edecek, sohbetlere ve film gecelerine katılacak. Hiç de fena bir fikir değil. Karada yaşanması imkAnsız şeyler, düşünsenize her sabah yeni bir limanda uyanacak.

Villa Vie Odyssey oldukça yaşlı ve sabıkalı bir gemi. 2024 yılında planlanan dünya turuna başlayamadan, teknik ve ruhsat problemleri nedeniyle tam dört ay boyunca İrlanda’nın Belfast limanında bağlı kaldı. Gemiyi terk etmeyen yolculara telafi için kısa Avrupa gezileri ve gemide özel eğlenceler, ikramlar sunuldu. Vadedilen Galapagos, Antarktika ve Amazon rotaları hiç gerçekleşmedi. Su ve internet sorunları yaşandı. Gemiyi terk edenler olduğu gibi, limandan ayrılırken yeniden gemiye alınmayanlar da vardı. Limanda zorunlu ikamet süreciyle birlikte bu macera toplamda altı ay sürdü. Ama zamanı olan için bu, harika bir deneyimdi. Yolcular 30’un üzerinde sosyal grup kurdu, dans dersleri verdiler, oyunlar sahnelediler, spor yaptılar; hatta bir koro bile oluşturdular. Gemide tanışan 53 yaşındaki Angela Harsanyi ile 62 yaşındaki Gian Perroni, Panama–Kosta Rika arasında, kaptan tarafından kıyılan nikahla evlendiler.
Royal Caribbean, Holland America Line, Cunard, MSC Cruises gibi şirketler, emekliler için uzun süreli yaşam paketleri hazırlıyor. Üç yıllık dünya turlarına çıkan gemilere Amerikalı ve Avrupalı emeklilerden yoğun talep var. Bizim emekli maaşlarıyla belki bir haftalık İstanbul çıkışlı turlar mümkün olabilir ama bu uzun rotalar, şimdilik imkânsız gibi görünüyor.