Ligi turneye çıkarıyorlar

Yayıncılık dönüştü, stadyumlar yenilendi, patronlar değişti ama şimdiye dek takımların yerel bağlarına dokunulmamıştı. Şimdi sıra ona geldi. İlk adımı Miami’de sahaya çıkacak Barcelona ve Villarreal atıyor, La Liga ABD’ye taşınıyor… Amaç sadece markayı tanıtmak mı yoksa daha fazla para kazanmak mı göreceğiz…

Ligi turneye çıkarıyorlar

20 Aralık’ta, yani yaklaşık iki ay sonra ABD’nin Miami kentinde ilginç bir maç oyna­nacak: Villarreal – Barcelona. As­lında alelade bir La Liga maçı bu. Ne de olsa son 25 yılda onlarca kez karşı karşıya gelmiş iki İspanyol takımı. Ama maçı ilginç yapan bu maçın adı değil, yeri. Çünkü bu, ül­ke sınırları dışında oynanacak ilk lig maçı olacak. Bundan birkaç haf­ta sonra 8 Şubat’ta bu sefer İtalya Serie A’dan iki takım Milan ve Co­mo Avustralya’nın Perth kentinde bir lig maçında karşılaşacak.

Ülke hatta kıta dışındaki lig ma­çı oynanması Avrupa’nın önde ge­len ligleri için görülmüş şey de­ğil. Daha evvel süper kupa maçla­rı, özel turnuvalar başka ülkelere taşınmıştı ama lig maçları her za­man ulusal sınırlar içinde kaldı. Bu sebeple Villarreal – Barcelona ve Milan – Como maçları muhteme­len dünyada türünün ilk örnekleri olacak. Bu ilk adımın sonrasında ne gibi kapılar açacağını henüz bil­miyoruz.

Lig maçlarını farklı ülkelere ta­şıma girişimi yeni değil. Mesela 2008’de İngiltere Premier Lig’de küresel şehirlerde oynanacak ilave hafta oynama fikri ortaya atılmış­tı. Bu fikir büyük bir tepkiyle kar­şılaştı İngiltere’de ve kısa sürede rafa kaldırıldı. Son dönemde bunu yeniden gündeme getiren İspanya ligi yıllardır ABD’de bir maç oynat­mak istiyordu. Keza İtalya Ligi Se­rie A’nın benzer bir hevesi olduğu da biliniyordu.

Bu girişimin arkasında yatan en büyük sebep Premier Lig haricin­deki liglerin gelirlerini artırmada zorlanması. Mesela La Liga ve Se­rie A için durum böyle. Bu sebeple bir süredir ABD gibi yeni pazarlar­da daha fazla izlenmek için bir stra­teji güdüyorlar. La Liga CEO’su Ja­vier Tebas geçenlerde bu stratejiyi şöyle açıkladı: “Bu ısrarımız paray­la ilgili değil. Bu, La Liga'nın, ku­lüplerin markasını büyütmek, re­kabeti geliştirmek ve futbolumu­za zaten para ödeyen, ürünlerimizi satın alan Amerikalı taraftarları­mıza takımlarını en az bir kez canlı izleme şansı vermekle ilgili.”

İşte bu ısrarla La Liga yedi yıl­lık bir hukuk mücadelesi verdi ve ABD’de oynanacak lig maçının önünü açtı. Amerikalı pazarlama şirketi Relevant ile 2018’de anlaş­mışlardı aslında. İlk niyetleri dün­yaca ünlü El Clasico’yu yani Bar­celona – Real Madrid eşleşmesini ABD’de oynatmaktı. Real bu fikre pek sıcak bakmayınca yerine Gi­rona’yı aldılar. Ancak ABD futbol federasyonu (USSF) bunun FIFA kurallarına aykırı olduğunu sürdü ve itiraz etti. USSF, Relevant ve FI­FA’nın dahil olduğu uzun bir dava süreci başladı. Ta ki 2024’ün mayıs ayına kadar. O tarihte FIFA aniden davadan çekildi. Önceki hafta UE­FA’nın da onay vermesiyle böyle bir maçın önündeki hukuki engel de kalkmış oldu.

Aslında bu stratejiyi Avrupa fut­bolunun Amerikanlaşma süreci­nin son adımı olarak da değerlen­dirmek mümkün. Şöyle ki, 1990’la­ra kadar Avrupa futbolunun kendine özgü geleneksel bir yapısı ve ekosistemi vardı. Önce yayıncı­lık değişti. Sonra İngiltere’den baş­layarak stadyumlar dönüşmeye başladı. Taraftar kadar futbol müş­terisine hitap eden, sahadaki oyu­nun yanı sıra tüketimi körükleyen bir ortam yaratıldı. 2003’ten iti­baren Avrupa kulüplerinin sahip­lik yapısı da değişti: Önce kıta dı­şından futbola hevesli petro-dolar zenginleri geldi. Ardından kulüp­lere yatırım gözüyle bakan onlarca Amerikalı…

Diğer takımların iştahını açacak

Bütün bu süreçte liglerin yapı­sına ise pek dokunulmamıştı. Çift devreli lig usulü sistemde her ra­kipler biri evde biri dışarıda ikişer maç uygulaması yaklaşık 140 yıl­dır değişmemişti. Takımlar bulun­dukları şehirde ve ülkede maçları­nı yapmaya devam ettiler. Şimdiy­se lig maçlarının ev sahibi şehirle bağını koparmak için ilk adım atı­lıyor.

Villarreal – Barcelona bir ilk ola­bilir ama son olmayacağı muhak­kak. Miami’deki bu ilk maç ticari açıdan başarılı geçerse, söz edildiği gibi toplam 20 milyon euroluk bir gelir elde edilmesi diğer takımların da iştahını açacaktır. Mesela Los Angeles’ta oynanacak bir El Clasi­co’yu düşünün. Belki tek bir maç­tan elde edilecek gelir 40-50 mil­yon euroyu bulacak. Kısacası yakın vadede değil ama 5-10 sezon için­de sezonun belli haftalarının fark­lı kıtalara taşındığına, takımların sanki turneye çıkmış gibi kıta kıta gezdiğini görürsek şaşırmayalım…

Önce süper kupada denediler

Avrupa takımları ilk kez ABD’ye gitmiyor ya da kıta dışına çıkmıyor. Özellikle son 20 yılda onlarca örnek var. İlk olarak 1993’te Milan ile Torino takımları İtalya Süper Kupası’nı ABD’nin başkenti Washington DC’de oynamıştı. 2002’den itibaren İtalya Süper Kupası Libya’da, yine ABD’de, Çin’de, Katar’da oynandı. 2023’ten beri de Suudi Arabistan’da. Keza İspanya Süper Kupası 2018’de Fas’ta oynandı, 2020’den itibaren o da Suudi Arabistan’a taşındı. Yine Fransa Süper Kupası 2009’dan beri Tunus, Fas, ABD, Gabon, Avusturya, Çin ve Katar’da oynandı. Premier League takımlarıysa resmi maçlar yerine özel turnuvalar için Asya ile Amerika’nın yolunu tutuyor. Asya Trophy 2003 ila 2019’da iki yılda bir oynandı. 2023’ten beri de ABD’de PL Series’i düzenliyorlar

Türkiye’nin durumu

İleride Türkiye Süper Ligi’nin bazı maçları da ülke dışında oynanır mı? Sürekli yeni mali kaynak yaratma peşindeki Türk kulüplerinin buna itiraz edeceğini sanmam. Tabii bu durumda bakılacak iki istikamet var: 6-7 milyon Türkiye kökenli nüfusun yaşadığı Avrupa ile yüksek gelir kapısı olabilecek Körfez ülkeleri. Bundan evvel 1990, 1996 ve 2010’da Almanya’nın çeşitli şehirlerinde Galatasaray-Fenerbahçe dostluk maçları yaptı. Ayrıca 2006 ile 2008 arasında Türkiye Süper Kupası yine Almanya’da oynandı. Ancak bir süredir Alman makamları potansiyel emniyet sorunu nedeniyle Türk takımlarının maçlarına izin vermiyor. Süper Kupa’da 2023’te yaşanan skandalı hatırlarsınız: Galatasaray ile Fenerbahçe arasında Riyad’da oynanması gereken maç Suud yetkililerle Türk kulüpleri arasındaki anlaşmazlık sebebiyle son anda iptal edilmişti.