Mutlulukla ilgisi olduğu kesin: Kahvaltı
Size mutluluğun resmini yapmaya geldik: Kahvaltı. İster pazar brunch’ı olsun, ister kahve kruvasanla yapılanı, ister evde kurulan sofralar... Kahvaltının mutlulukla ilgisi var.
Aydil DURGUN
aydil.durgun@dunya.com
Cemal Süreya’ya atfedilen “Yemek yemek üstüne ne düşünürsünüz bilmem ama kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı” sözünün ne kadar doğru olduğu insanların hemfikir olabildiği nadir konulardan biri. Düşünün sabah uyandınız, şanslı bir gününüzdesiniz; yetişmeniz gereken bir yer yok. Uzun uzun kahvaltı yapabilirsiniz. Herkesin bir olmazsa olmazı elbette var ama bir standardı da yok, iyi malzemeyle hazırlanan her kahvaltı güzel kahvaltıdır.
Bilim de aynısını söylüyor: Düzenli kahvaltı yapmanın mutluluk seviyesini olumlu etkilediğine dair araştırmalar mevcut.
Düzenli olarak kahvaltı yapmanın faydası bol. Bir kere en son akşam yemeği yiyen ve gece boyunca aç olan vücudunuza besin sağlamış oluyorsunuz. İngilizce kahvaltı anlamına gelen breakfast kelimesi tam da buradan alıyor adını: Orucu bozmak. Sabahları metabolizmanın ihtiyacı olan harekete geçirme vuruşunu yapıyor. Şekerin düzenlenmesine yardımcı oluyor. Güne başlarken ihtiyacımız olan enerjiyi sağlıyor. Daha iyi düşünmenize katkı sağlıyor. Gün içinde iştahınızın fazla açılmasının önüne geçerek sağlıklı bir kiloda kalmanıza yardımcı oluyor.
Güneş iyiden sıcak yüzünü göstermeye başlamışken açık havada ya da balkonda kahvaltını keyfi katlanarak artıyor. İşte bu pazar kahvaltınız için birkaç öneri...

Suçluluk hissi yok: Pazar Brunch'ları
Kahvaltının en keyifli olduğu gün pazar, hele bir de söz konusu olan brunch ise… Canınız ne isterse suçluluk hissetmeden yiyip içebileceğiniz bir öğün. Bütün hafta çalıştıktan sonra insanın kendisini her şeyin en iyisini hak ettiğine, istediği kadar yiyip içebileceğine inandırması hiç de zor olmuyor. Lüks otellerin mutfakları brunch konusunda hem deneyimli hem de iddialı.
Swissotel Sabrosa: Türk damak tadını göz ardı etmeden hazırlanmış geleneksel kahvaltılıkların yanı sıra brunch’ta mini bir dünya turuna çıkmak mümkün. Taco, suşi, ceviche, taze makarna seçenekler arasında. Türk mutfağından şaşmam diyenlere döner ve kokoreç var. Brunch’ınızı Swissotel’in el yapımı çikolatalarıyla bitirebilirsiniz. Özellikle çocuklu aileler için bir artısı da var. 3-6 yaş çocuklar için ayrı bir odada aktiviteler ve kahvaltılarını yapabilecekleri çocuk büfesi bulunuyor. Bir kadeh şampanya ikram edilen brunch fiyatı 4100 lira. Swissotel‘de brunch için son iki hafta olduğunu hatırlatalım.
Four Seasons Boshporus: Otel restoranlarının öne çıkan lezzetleri canlı istasyonlarla brunch’ta bir araya geliyor. Suşi istasyonu, barbekü lezzetleri, taş fırından çıkan pideler, deniz mahsulleri… Bunlar çekici gelmediyse döner ve cağ kebabı seçenekleri de var. Kahvaltıda klasikler olmadan yapamam diyenler için yerel ve uluslararası peynir çeşitleri, ev yapımı marmelatlar ve Türk tatlıları seçenekler arasında. Canlı müzik eşliğinde bu brunch’ın bedeli 4950 lira.
The Peninsula İstanbul: Tarihi Yarımada manzarasını seyrederek canlı müzik eşliğinde suşi, istiridye ve muhtelif deniz ürünleri ya da taş fırın pide, mantı, dönerin üzerine ev yapım dondurma ve baklava yemek ister misiniz? O halde The Peninsula İstanbul tam size göre. Executive şef Andreas Block ve ödüllü pasta şefi Malte Rohmann’nın mutfağından çıkan yemeklerle 16.00’ya kadar süren brunch’ın fiyatı 4550 lira.

Patisserie sevenlere
Nişantaşı’ndaki Kruvasan adından da anlaşılacağı üzere bu Fransız lezzetinde uzman bir mekan. Kurucusu şef Ufuk Ügümü Hünkar lokantasından gelen aile geleneğini sürdürerek mutfakta kendine bir kariyer inşa etmiş. 2015’te açtığı Kruvasan’da sandviçler dahil yaklaşık 20 çeşit kruvasanları var. Yumurta olmadan kahvaltı yapamam diyenleri de üzmeyecek bir mekan.
Leone İzmir’de kruvasan denince ilk akla gelen mekanlardan. Tuba Gürgan’ın Fransa’da aldığı pastacılık eğitimi ve kazandığı deneyimin ardından kardeşleriyle güçlerini birleştirerek 2011 yılından bu yana Leone markasıyla hizmet veriyor. Alsancak, Urla ve Karşıyaka’da şubeleri olan patisserie güne kahve kruvasan ikilisiyle başlamayı sevenler için ideal.
Tadı başka: Evde kahvaltı
Evde yapılan kahvaltıların tadı her zaman bir başka oluyor. Yine önemli olan malzemenin kalitesi. Sarıyer’deki Taze Mutfak kurucularının çocukları ve kendi ihtiyaçlarından doğan bir marka. 11 senedir kendileri gibi sağlıklı beslenmeye önem verenlere yönelik ürünler satıyorlar. Kahvaltı sofralarını temiz ve sağlıklı gıdalarla donatmak isteyenler için ideal adreslerden biri. Taze Mutfak’ta satılan kahvaltılık ürünlerin başında ekşi mayalı ekmekleri var, glütensiz fırın ürünleri de bulmak mümkün. Sattıkları peynirlerin mayasından, hayvanların otlandığı meraya kadar bilgi sahibi olmakla gurur duyuyorlar. Organik sertifikalı yumurtalar, rafine şekersiz reçeller, işlem görmemiş ham ballar, dünyadan ödül almış zeytinyağları kahvaltı sofranız için alabileceğiniz diğer ürünler. Tüm bu ürünlere internet sitesinden de sipariş edilebiliyor. Cumartesi günü ise organik sertifikalı, yerel tohum sebze meyvelerin satıldığı mini bir pazar kuruluyor, pazar kahvaltınız için ürün alabilirsiniz. Malum Türkiye’de üretilen tarım ürünleri yönetmelikte belirtilen limitlerin üzerindeki pestisitlerle gündemde, dikkat etmekte fayda var.