Plitvice her mevsim başka bir tablonun içinde
Hırvatistan'daki Plitvice köyleri her mevsim başka bir güzelliğe bürünüyor. Farklı yükseklikte 16 gölün sayısız şelaleyle birbirine bağlandığı bu milli park görenleri büyülüyor.

Hırvatistan’ın kalbinde, doğanın kusursuz bir sanat eseri gibi işlediği Plitvice Gölleri Milli Parkı, her adımda insanı kendine hayran bırakan bir cennet. Başkent Zagreb’den sadece iki saatlik bir yolculukla ulaşılabilen bu doğa harikası, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor ve her mevsim başka bir güzelliğe bürünerek ziyaretçilerini adeta bir tablonun içine davet ediyor. Şelalelerin melodisi, muhteşem göller ve yemyeşil ormanlarla çevrili bu park, doğa tutkunları için unutulmaz bir kaçış vadediyor. Gelin, Plitvice’nin büyüsüne birlikte kapılalım.
Plitvice, doğa ile baş başa kalmak isteyenler için mükemmel bir kaçış noktası. Doğa tutkunu ve yürüyüşçüsü olarak beni o kadar etkiledi ki parka adım attığım andan itibaren ait olduğumuz yerin tabiat ananın kolları olduğunu hatırladım yeniden.
UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan bu parkın büyüklüğü yaklaşık 300 kilometrekare. Farklı yüksekliklerdeki 16 gölün, sayısız şelale ile birbirine bağlandığı Plitvice, görenleri büyüleyen kristal berraklığında sulara ve yemyeşil bir doğaya ev sahipliği yapıyor. Göllerin bu özel yapısı, kireçtaşı zemin üzerinde oluşan doğal travertenlerle meydana gelmiş. Zamanla suyun içindeki mineraller sayesinde yeni şelaleler ve doğal havuzlar oluşmaya devam ediyor.
Plitvice Gölleri yılın her mevsimi başka bir güzelliğe bürünüyor. İlkbaharda açan rengarenk çiçekler, yazın yeşilin binbir tonuyla dans eden ağaçlar, sonbaharda altın sarısı yaprakların yumuşak serinliği ve kışın beyaz bir örtüyle kaplanan şelaleleriyle her mevsim bambaşka bir tablo sunuyor ziyaretçilerine.
Sadece turistik bir nokta değil, bir ekosistem
Plitvice, sadece bir turistik nokta değil, aynı zamanda nadir bitki ve hayvan türlerine ev sahipliği yapan bir ekosistem. Avrupa’nın en eski milli parklarından biri olarak, ziyaretçilerden özenli davranmalarını bekliyor.
Parkta ahşap yürüyüş yolları ve tekne turları sayesinde göllerin arasında dolaşmak mümkün. Sessizlik içinde sadece şelalelerin sesi eşliğinde yürümek, insanın ruhuna işleyen bir huzur sunuyor. Fotoğraf tutkunları içinse her köşe ayrı bir kare vadediyor.
Plitvice’yi keşfetmek için en az bir tam gün ayırmak gerekiyor. Park, Üst ve Alt Göller olarak iki bölüme ayrılıyor:
Alt Göller: Dik yamaçlar ve dev şelalelerle çevrili.
Üst Göller: Daha sakin, ormanlarla çevrili geniş göller.
Parkta toplam 7 farklı yürüyüş rotası bulunuyor. Rotalara "A-B-C-E-F-H-K" harfleri verilmiş. Yükseklik farkları fazla olmadığı için çoğu rota herkesin rahatça yürüyebileceği şekilde düzenlenmiş. Özellikle "H" rotası, göllerin en güzel manzaralarını görmek isteyenler için ideal bir seçenek.
Mutlaka erken saatlerde gidin
Plitvice Gölleri'ni keşfetmeyi planlıyorsanız, rahat kıyafetler ve su geçirmez ayakkabılar giyin. Yürüyüş rotaları zaman zaman ıslak ve kaygan olabiliyor. Konfor ve güvenlik için hazırlıklı olun. Yanınıza mutlaka su ve atıştırmalık alın. Fotoğraf makinenizi veya iyi bir telefon kamerasını unutmayın. Mutlaka sabah erken saatlerde gidin.
Plitvice gölleri yürüyüş rotaları
Rota A:
Süre: 2-3 saat
Alt gölleri kapsar. Kısa ama şelaleler açısından zengin bir rota.
Rota B:
Süre: 3-4 saat
Alt göller ve kısa bir tekne yolculuğu içerir.
Rota C:
Süre: 4-6 saat
Alt ve üst göllerin büyük bölümünü kapsar. Hem yürüyüş hem tekne geçişlerini içerir.
Rota E:
Süre: 2-3 saat
Üst göllere odaklanır. Daha sakin ve göl manzaralı bir yürüyüş.
Rota F:
Süre: 3-4 saat
Üst göller ve tekne geçişi kombinasyonudur. Manzaralı ve rahat bir rota.
Rota H:
Süre: 4-6 saat
Parkın hem alt hem üst bölgelerini gezerek tam bir Plitvice deneyimi sunar. En çok tercih edilen rotalardan biridir.
Rota K:
Süre: 6-8 saat
Parkın tamamını kapsar. Doğa yürüyüşü sevenler için ideal. Oldukça uzun bir rota.