2050'de herkes vejetaryen olacak
Dünya nüfusu protein tüketiminin yüzde 20'sini hayvansal gıdalardan karşılıyor. Stockholm Uluslararası Su Enstitüsü (SIWI) raporuna göre, bu oranın yüzde 5'e düşmesi gerekiyor
Didem ERYAR ÜNLÜ
İSTANBUL - Dünyanın önde gelen su bilimcilerinin gerçekleştirdiği araştırmaya göre, korkunç boyutlara varacak bir gıda ve su kıtlığına yol açmamak için, önümüzdeki 40 sene içinde dünya nüfusunun tamamen vejetaryen beslenmeye yönelmesi gerekiyor.
Bugün 7 milyara ulaşan dünya nüfusu protein tüketiminin yüzde 20'sini hayvansal gıdalardan karşılıyor. 2050 yılında dünya nüfusunun 9 milyara ulaşacağını dikkate alan Stockholm Uluslararası Su Enstitüsü (SIWI), bu oranın yüzde 5'e düşmesi gerektiğine yer veriyor.
Raporun editörlerinden Malik Falkenmark Guardian'a yaptığı açıklamada, "Bu şekilde beslenmeye devam edersek, 2050 yılında 9 milyara ulaşacak olan dünya nüfusunun beslenmesi için gerekli olan gıdayı üretecek yeterli su kaymayacak" diyor. Hayvansal gıdaların toplam beslenme içindeki payı yüzde 5'e düşürüldüğünde ise sorun çözülmüş olacak ve su sıkıntısı yaşamayacağız.
Su kıtlığına yönelik endişeler, Oxfam ve BM'nin beş yıl içinde yaşanabilecek küresel gıda krizi uyarılarının ardından daha da artmış durumda. Haziran ayından bu yana dünya pazarlarında mısır ve buğday fiyatları yüzde 50 oranında artış kaydetti. Rusya ve ABD'de yaşanan kuraklık; Asya muson yağmurlarının yetersiz kalması da fiyatlardaki artışta etkili oldu.
Hayvansal gıdalar 10 kat daha fazla su tüketiyor
Oxfam'a göre fiyat artışları özellikle gıda ithalatının yüksek olduğu Latin Amerika, Kuzey Afrika ve Ortadoğu gibi gelişmekte olan ülkelerde yıkıcı etkilere yol açacak. 2008 yılında yaşanan gıda kıtlıkları 28 ülkede sivil çatışmalara neden olmuştu.
Vejetaryen beslenme modelini uygulamak ise, bilim insanları tarafından küresel ısınmanın hızlandığı bir dünyada su kaynaklarını korumak açısından önemli bir seçenek olarak değerlendiriliyor.
Hayvansal protein açısından zengin olan gıdalar, vejetaryen bir diyete kıyasla 10 kat daha fazla su tüketimine yol açıyor. Hatta FAO verilerine göre dünya genelinde ekilebilir toprakların üçte birinden elde edilen mahsul, hayvanların beslenmesinde kullanılıyor.
Bir kilo biftek için 15 bin 500 litre su
Bir kilo biftek 15 bin 500; bir kilo domuz eti 4 bin 900; bir tavuk 4 bin litre su gerektirirken, bir kilo pirinç için 3 bin litre su gerekiyor. Dolayısıyla bilim adamları, vejetaryen beslenmenin gıda üretiminde gerekli olan doğal kaynaklarının miktarının artırılmasında etkili olacağına inanıyorlar. Bu kapsamda, çöpe giden gıda miktarının azaltılması da çok önem taşıyor. Rapora göre, hergün dünya genelinde üretilen gıdanın yüzde 30'u çöpe gidiyor.
Sonuçta, dünya genelinde kişi başına düşen gıda üretiminin artmasına rağmen, her gün 900 milyon kişi aç kalıyor ve 2 milyar kişi kötü besleniyor.
Raporda, "Dünya üzerindeki kullanılabilir su miktarının yüzde 70'inin tarım sektörüne ait olduğu dikkate alındığında, 2050 yılında mevcut nüfusa eklenecek 2 milyar kişi, mevcut su ve topraklar üzerindeki baskıyı daha da artıracak. BM, 2050 yılına kadar gıda üretimini yüzde 70 oranında artırmamız gerektiğini öngörüyor. Bu zaten sınırlı olan su kaynakları üzerinde artı baskı yaratacak. Diğer yandan, önümüzdeki 30 yıl içinde yaklaşık yüzde 60 artması beklenen küresel enerji talebini karşılamak için de suya ihtiyacımız olduğunu unutmamak gerekli" yorumlarına yer veriliyor.
Raporun sunduğu sonuç ise son derece net: "Gelecekte dünyayı beslemek için yeni bir tarife ihtiyacımız olacak."
Basit teknolojilere yatırım gerekli
Uluslararası Su Yönetimi Enstitüsü (IWMI) tarafından yayımlanan bir başka rapor ise Afrika ve Güney Asya'daki milyonlarca çiftçinin gıda kıtlığı yaşamaması için, pahalı, büyük çaplı sulama projeleri geliştirmek yerine, küçük pompa ve basit teknoloji yatırımlarına odaklanmak gerektiğine dikkat çekiyor. IWMI Genel Müdürü Dr. Colin Chartes'in bu yönde yorumları şöyle: "Dünyanın fakir insanları hayatlarını tarımdan sağlıyorlar ve daha şimdiden su kıtlığı ile karşı karşıyalar. Onların kaderi kırılgan küresel gıda sisteminin elinde. Gelişen pazarlardaki çiftçiler küçük çaplı, yerel su çözümlerinden kar yararlanmaya başladılar. Bu teknikler verimliliği yüzde 300 artırabileceği gibi, çiftçilerin gelirinin on milyarlarca dolar artmasını sağlayabilir."