ABD'ye verilen mesaj

Afganistan, İran'la uzun vadeli dostluk ve işbirliğinin kapılarını aralıyor. Tahran'da temelleri atılan ortaklık anlaşmanın Karzai'nin ABD ile gergin olan ilişkilerine olumsuz yansımasından endişe ediliyor

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

BONN- ABD ile Güvenlik Anlaşması konusunda sıkıntılar yaşayan Afganistan, İran'la ilişkilerini ise güçlendiriyor.

Geçtiğimiz günlerde Tahran'da temaslarda bulunan Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, iki ülke arasında yeni bir dostluk ve işbirliği anlaşması için müzakereleri başlatma kararı aldı. Anlaşma siyasi, ekonomik, kültürel ve güvenlik alanlarında işbirliğinin sıkılaştırılmasını öngörüyor.
 
Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai’nin sözcüsü, Tahran'da temelleri atılan ortaklık anlaşmasının yakında imzalanacağını ve iki ülke arasındaki ilişkileri güçlendireceğini söyledi.
 
Bölgedeki işte bu yeni işbirliği, dikkatlerin kritik gelişmelerin yaşandığı bu iki ülkeye çevrilmesine neden oldu.
 
Karzai'nin stratejisi
 
Bonn Uluslararası Dönüşüm Merkezi (BICC) Başkanı Conrad Schetter, 900 kilometre uzunluğunda bir sınıra sahip iki ülkeyi ilgilendiren birçok ortak konu olduğunu söylüyor. Sınırdaki uyuşturucu kaçakçılığı ile mücadelenin önemli bir rol oynadığını belirten Schetter, ayrıca Afganistan'ın gelecekte İran’da yaşayan yaklaşık 3 milyon Afgan göçmen işçiye muhtaç olacağını kaydediyor. Schetter, İran ile planlanan anlaşmanın ABD ile sürüncemede bırakılan Güvenlik Anlaşması ile pek ilgisi olmadığını belirtiyor. Güvenlik Anlaşması'nın ABD'li askerlerin Afganistan'daki mevcudiyeti ile ilgili olduğunu vurgulayan Schetter şu değerlendirmeyi yapıyor: "Bence böyle düşünmekle Hamid Karzai’nin stratejik becerileri küçümsenmiş olur. Karzai’nin sık sık yaptığı gibi, bu anlaşma da bence, Karzai’nin ABD’nin hoşlanmadığı başka ortakları olduğunu göstermek yönünde ABD’ye verilen bir mesaj içeriyor. Ancak Karzai sadece tek bir tarafa yatırım yapacak bir kişi değil, başka aktörleri de kendine bağlamaya çalışan birisi."
 
Ancak uzmanlar, İran ve Afganistan arasındaki yakınlaşmanın ABD tarafından endişeyle takip edildiğini düşünüyor. Zira Karzai, ABD ile Güvenlik Anlaşması'nı imzalamayı Nisan ayında yapılacak devlet başkanlığı seçimlerine dek erteledi. Ayrıca ABD Savunma Bakanı Chuck Hagel pazar günü Kabil’e sürpriz bir ziyarette bulunurken, Karzai‘nin Tahran’da olması da Karzai’nin ABD’ye olumsuz bir mesaj vermeye çalıştığına dair çeşitli yorumlara neden oldu.
 
"Biz siz olmadan da varız"
 
Karzai’nin aynı şekilde birkaç yıl önce eski ABD Dışişleri Bakanı'nı da beklettiğini hatırlatan Schetter, sözlerini şöyle sürdürüyor: "Bunun da bir strateji olduğu söylenebilir. Bu durum her zaman ABD’yi kızdırır ancak hiçbir zaman Karzai’nin ABD ile ilişkilerini tamamen yokuşa sürmez. Bu, Karzai açısından 'Biz siz olmadan da varız' yönünde ABD’ye verilen çok net bir mesaj. Ama aynı zamanda Karzai, ABD’nin Afganistan’da ülkenin güvenliği dışında kendi çıkarlarının peşinde olduğunu da açıkça göstermek istiyor."
 
Kabil Üniversitesi’nden siyasi analist Doçent Ahmet Ziya Rıfat, Afganistan’da birçok politikacı ve bilim insanının komşu ülke İran ile bir ortaklık anlaşmasını desteklediğini belirtiyor. Güçlü bir bölgesel ortaklık olarak değerlendirilebilecek bu anlaşmanın ABD tarafından da anlaşılabileceğini kaydeden Rıfat, sadece ABD-Afganistan ilişkilerinin gergin olması nedeniyle zamanlamanın kötü olduğuna dikkat çekiyor. Rıfat, bu nedenle anlaşmanın ABD tarafından "Afganistan’ın uluslararası müttefiklerine ihtiyacı olmadığı, onun yerine bölgesel dostlarına yatırım yaptığı yönünde" bir mesaj olarak algılanabileceğini kaydediyor.
 
"Alternatif olamaz"
 
Afganistan uzmanı Conrad Schetter ise İran ile varılan anlaşmanın hiçbir zaman ABD ile müzakere edilen Güvenlik Anlaşması'na alternatif olamayacağını vurguluyor ve şunları kaydediyor: "Bunlar birbirlerinden çok farklı iki anlaşma. İran ile yapılan anlaşma, içinde çok fazla bir şeyin yer almadığı bir dostluk anlaşması. Bu tamamen sembolik bir belge. ABD ile imzalanması istenen anlaşma ise ABD’de askerlerinin dokunulmazlığını içeriyor. Bu, İranlılarla müzakere edilenden çok daha başka ve somut bir konu."
 
Ancak ABD, Afganistan'ın Güvenlik Anlaşması'na onay vermesi için bastırıyor. ABD ve NATO, uluslararası gücün 2014'ten sonra ülkede kalması ve Afgan birliklerini terörizme karşı eğitebilmesi için bu anlaşmanın mutlaka imzalanması gerektiğini savunuyor. Ancak ABD'yi sömürgeci bir güç gibi davranmakla suçlayan Karzai, anlaşmayı imzalamak için önce koşullarının yerine getirilmesini istiyor.