AB’nin yeni bağımlılığı: Rus gübresi

Dünyanın en büyük azotlu gübre üreticilerinden olan Yara şirketinin CEO’su Svein Tore Holsether, Avrupa’nın eskiden doğalgazda olduğu gibi şimdi de gübrede Rusya’ya bağımlı hale gelmeye başladığına dikkat çekti.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Küresel ekonomi gazetesi Financial Times’a konuşan dünyanın en büyük azotlu gübre üreticilerinden olan Yara şirketinin CEO’su Svein Tore Holsether, Rus gazına bağımlılığın tartışıldığı bir dönemde ilginç bir noktaya değindi. Holsether, Avrupa’nın eskiden doğalgazda olduğu gibi şimdi de gübrede Rusya’ya bağımlı hale gelmeye başladığına dikkat çekti.

Financial Times’ın haberine göre, tarım ürünleri için gerekli olan azotlu gübrenin, doğalgazdan üretildiğine işaret eden Holsether, gübreyi “yeni gaz” olarak nitelendirdi. Yara CEO’su, Avrupa’nın doğalgazda Rusya’ya bağımlılığını azaltmayı hedeflerken, diğer yandan ise farkında olmadan Rusya’ya gıda ürünleri ve gübrede baskı uygulama imkanı vermesinin “paradoks” olduğunu belirtti. Eurostat verilerine göre, Avrupa Birliği’nin azotlu gübre ithalatı 2022-2023 döneminde yüzde 34 arttı. AB’ye bu ürünün ihracatında Rusya yaklaşık üçte bir oranında pay sahibi.

Azot, salma sulama yapılması, yağış olması ya da gübrenin toprak yüzeyinde kalması halinde en kolay kayba uğrayan bitki besin maddesidir. Toprağa verildikten sonra ısı ile hızla buharlaşabileceği gibi, su ile yıkanarak kolaylıkla toprağın alt katmanlarına da taşınabilir. Ekinlerin gelişimi için hayati önem taşıyan maddelerin başında gelen azot, toprakta bulunan azot miktarının yeterli gelmemesi durumunda gübre çeşitleri ile takviye ediliyor. “Üst gübre” olarak bilinen azot gübresi çeşitleri şöyle sıralanıyor:

-Amonyum sülfat gübresi: Şeker gübresi olarak da bilinen gübre, hem üst gübrelemede hem de taban gübresi olarak tercih edilebiliyor. Asit oranı düşük, kireçli topraklar için uygun olan gübre, yüzde 21 azot, yüzde 27 kükürt içeriyor. Besinlerin hem azot hem de kükürt ihtiyacını karşılıyor. Gübre, içindeki azot sayesinde fosfor alımına da destek oluyor. 

-Amonyum nitrat gübresi: Yüzde 33 azot bulunduran amonyum nitrat gübresi, asitli topraklar için şeker gübresi yerine özellikle tercih ediliyordu. Ancak patlayıcı etkisinden dolayı amonyum nitrat gübresinin satışı bulunmuyor. Bünyesinde yüzde 26 azot bulunduran Can gübresi ise kalsiyum amonyum nitrat olarak adlandırılıyor. Can gübresinin satışı denetimli olarak sürdürülüyor. 

-Üre gübresi: Yüzde 45-46 azot içeriğiyle en yüksek azot içeren azotlu gübre olma özelliği taşıyor. Tarım araçlarında az paslandırma yaptığı için tercih edilen gübre, suda hızlı çözünüyor ve hızlı uygulamaya imkan tanıyor. Ayrıca birim azot miktarı gözetildiğinde üre gübresi en ekonomik alternatifi oluşturuyor. Son verilere göre, üre gübresinde AB’nin ithalatı yüzde 53 artarken, bunda Rusya’nın payı yüzde 40 oldu.

Rusya’dan vize alanlar listesinde Türkler 4’üncü

Rusya’dan geçen sene en fazla vize alan yabancı ülke vatandaşları açıklandı. Ülkeden vize alan yabancıların sayısı geçen sene, 2022’ye göre yüzde 64 arttı. Geçen sene Rusya 845 bin 900 vize verdi. 2022’de bu rakam 515 bin 300 idi. Rusya’dan en fazla vize alanların başında Çin ve Türkmenistan vatandaşları geliyor. Türk vatandaşları bu sıralamada dördüncü.

 İşte top 5:

-Çin: 288 bin 243

-Türkmenistan: 72 bin 776

- Almanya: 58 bin 888

- Türkiye: 58 bin 472

-Hindistan: 41 bin 643

İki Rus kentindeki AVM’ler doluyor: Boş mağaza oranı yüzde 5’e düşebilir

Rusya’da yaptırımlar sonrası AVM’lerde boşalan mağazaları yerli ve Asya ülkelerinden markalar doldurmaya devam ediyor. Kommersant gazetesinin görüştüğü uzmanlar, yaz aylarında Moskova ve St Petersburg’da AVM’lerde boş mağazaların oranının yüzde 5-6’ya kadar düşeceğini öngörüyor.Bu gösterge en son kriz öncesi 2019 yılında bu seviyelerdeydi. NF Group’un verilerine göre, Moskova’da 2024’ün ilk çeyreği itibarıyla AVM’lerde boş mağazaların oranı ortalama yüzde 8.3. En fazla rağbet gören alışveriş merkezlerinde ise bu oran yüzde 5 civarında.

ABD: Türkiye, Avrupa'nın Rusya'dan bağımsız hale gelmesinde önemli rol oynuyor

ABD Dışişleri Bakanlığı, Türkiye'nin Amerikan Exxon Mobil şirketi ile görüşmesine ilişkin değerlendirmesinde, Avrupa ülkelerinin enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesi ve Rusya'ya bağımlılıklarının azaltılmasında Türkiye'nin önem taşıdığını bildirdi.

Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Vedant Patel, günlük basın brifinginde Türkiye'nin ABD'li enerji şirketi Exxon Mobil ile görüşmesine ilişkin gündemi değerlendirdi. Halen devam eden ticari görüşmelerle ilgili yorum yapmayacağını kaydeden Patel, bölgedeki tüm ülkeleri enerji kaynaklarını çeşitlendirme ve Rusya'ya enerji bağımlılıklarını azaltma konusunda teşvik ettiklerini dile getirdi: "Türkiye, Güney Gaz Koridoru'nun ev sahibi olarak Avrupa'nın enerji tedarikinin çeşitlendirilmesinde ve Rusya'dan bağımsızlaşmasında çok önemli bir rol oynuyor."

Patel, Ukrayna'daki savaş sürecinde Ankara'nın sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) kaynaklarını çeşitlendirmek üzere adımlar attığını söyledi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Exxon Mobil ile yaklaşık 1.1 milyar dolar tutarında 2.5 milyon ton sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) için görüşüldüğünü açıklamıştı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Bakan Bayraktar, İngiliz Financial Times gazetesine verdiği röportajda, Türkiye'nin enerjideki bağımsızlığını artırmak için çeşitli adımlar attığını vurgulamıştı.

ABD'de Rusya'dan uranyum ithalatına yasak kararı

ABD Senatosu, Rusya'dan uranyum ithalatının yasaklanmasını öngören bir tasarıyı oybirliğiyle onayladı. Daha önce geçtiğimiz aralık ayında Temsilciler Meclisi'nden de geçen tasarı, yasalaşmasından 90 gün sonra yürürlüğe girecek. ABD Enerji Bilgi İdaresi verilerine göre, 2022 yılında ABD nükleer enerji santralleri kulandıkları uranyumun yüzde 12'sini Rusya'dan temin etmişti. Bu tasarının kabul edilmesi, Başkan Joe Biden'ın geçen hafta Ukrayna'ya 61 milyar dolarlık mali destek sağlayan dış yardım paketini imzalamasının ardından geldi. Ulusal Güvenlik Konseyi, ABD için güvenli ve bağımsız bir nükleer yakıt tedarik zinciri oluşturmanın önemini vurgulayarak Kongre'yi uranyum ithalat yasağını uygulamaya çağırmıştı. Amerikan nükleer santrallerinin ihtiyaç duyduğu uranyumun yüzde 25'i Kazakistan, yüzde 27'si de Kanada tarafından karşılanıyor.