ECB faize dokunmadı

ECB politika ve mevduat faizinde değişiklik yapmadı

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Tahvil alım programına devam eden Avrupa Merkez Bankası (ECB) politika ve mevduat faizlerini beklendiği gibi değiştirmedi.

ECB, politika faizini yüzde 0.05'te, mevduat faizini de eksi yüzde 0.20 seviyesinde bıraktı.

ECB Başkanı Mario Draghi'nin daha önce yaptığı faizlerin "alt eşiğe dayandığı" açıklamasından bu yana merkez bankasının politika faizlerinde değişiklik yapması beklenmiyor.

ECB geçen yıl 4 Eylül'deki toplantısında politika faizini 10 baz puan düşürerek yüzde 0.05'e indirmiş, mevduata uygulanan faizi de 10 baz puan düşürerek eksi 0.20'ye çekmişti.

Draghi: Parasal genişleme sürecek

ECB Başkanı Draghi faiz kararının açıklanmasının ardından Frankfurt'ta düzenlendiği basın toplantısında düzenli yapılan ekonomik ve parasal analizlerin sonucunda anahtar faiz oranlarını değiştirmeme kararı aldıklarını söyledi. 

Genişletilmiş varlık alım programını 2016 yılı eylül ayının sonuna kadar devam ettirmeyi amaçladıklarını belirten Draghi, "Enflasyonda hedefimiz olan yüzde 2'ye yakın seviyelere ulaşana kadar varlık alımı programı devam edecek. Enflasyonda kalıcı bir artış gözlenene kadar parasal genişleme sürecek" dedi. 

Draghi, ECB Yönetim Kurulu'nun değerlendirmelerini yaparken enflasyondaki trendlere de odaklanacağını ifade ederek, enflasyonda beklenmedik sonuçları da ele alacaklarını dile getirdi.  

Alınan para politikası kararlarının etkisini gösterdiğini aktaran Draghi, "Daha önce açıkladığımız gibi aylık 60 milyar euroluk varlık alım programımız düzenli olarak devam ediyor. Buna ek olarak aldığımız para politikası tedbirlerinin etkili olduğuna ilişkin açık kanıtlar var. Finansal piyasa koşulları ve özel sektör için dış finansman maliyeti son aylarda önemli ölçüde hafifledi. Firmalar ve hanehalkı için borçlanma koşulları da oldukça gelişti" diye konuştu.  

"Ekonomideki toparlanmanın yavaş yavaş genişlemesini ve güçlenmesini bekliyoruz"   

Draghi, para politikası önlemlerinin tam olarak uygulanmasına odaklanacaklarını dile getirerek, "Bu tedbirler neticesinde, ekonomik görünümün gelişmesine, para ve kredi büyümesindeki toparlanmaya katkı sağlayacağız. Bu tür gelişmeler, enflasyonun orta vadede yüzde 2 seviyesinin aşağısında ancak yüzde 2'ye yakın seviyeye gelmesini sağlayacak ve enflasyonda orta ve uzun vadedeki beklentilerin sabitlenmesine destek olacak" ifadelerini kullandı.  

Son ekonomik göstergelerin Euro Bölgesi'nde toparlanmanın 2014 yılının sonu itibarıyla daha da ivme kazandığına işaret ettiğini belirten Draghi, "İleriye baktığımızda, ekonomideki toparlanmanın yavaş yavaş genişlemesini ve güçlenmesini bekliyoruz. İç talep, mali konsolidasyon ve yapısal reformların yanı sıra finansal koşullarda devam eden iyileşmeden desteklenebilir" dedi. 

Draghi, bölgede aşağı yönlü risklerin devam etmesine karşın, ekonomik görünümü çevreleyen risklerin para politikası kararları, petrol fiyatlarındaki düşüş ve düşük euro kuru nedeniyle daha dengeli hale geldiğini bildirdi. 

Yönetim Kurulu'nun, fiyat gelişmelerinin görünümüne ilişkin orta vadedeki riskleri yakından izlemeye devam edeceğini dile getiren Draghi, bu bağlamda, jeopolitik, döviz kuru ve enerji fiyatlarındaki gelişmelerin yanı sıra para politikası önlemlerinin geçişkenliğine odaklanacaklarını ifade eti. 

"Varlık alım programından erken çıkış spekülasyonlarına şaşırdım" 

Mario Draghi, tüm para politikası önlemlerinin tam olarak uygulanması Avro Bölgesi'ndeki toparlanma için gerekli desteği sağlayacağını vurgulayarak "Para politikamız orta vadede fiyat istikrarını sağlamaya odaklandı. Ancak para politikası tedbirlerinden tam olarak yararlanmak için, diğer politika alanlarının da kararlılıkla buna katkı sağlaması gerekmektedir" şeklinde konuştu.  

Varlık alım programının planlanandan önce sona erdirileceği yönündeki iddialara şaşırdığını ifade eden Mario Draghi, "Varlık alım programının uygulanmasıyla ilgili endişeleri çok erken buluyorum ve bunlar şu ana kadar kanıtlarla desteklenmedi" değerlendirmesini yaptı.  

Draghi, ayrıca Yunan bankalarına likidite sağlandığını ve bankaların şu an yeterli teminata sahip olduklarını sözlerine ekledi.