”Enerji ve arz talebi için önlem almalıyız”

McCormick, Peterson Enstitüsünde petrol fiyatlarının artmasının nedenlerine ve bunun nasıl önlenebileceği üzerine konuştu

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

WASHINGTON - ABD Hazine Bakanlığı Uluslararası İlişkiler Müsteşarı David H. McCormick, uzun vadede enerji arz ve talebinin dinamiklerini değiştirmek için bugün güvenilir ve kapsamlı önlemler alınması gerektiğini kaydetti.

McCormick, ABD'deki uluslararası ekonomi konusunda faaliyet gösteren Peterson Enstitüsünde yaptığı "Petrol Pazarları: İlkeler, Algılamalar ve Fiyatlar" başlıklı konuşmada, petrol fiyatlarının artmasının nedenlerine ve bunun nasıl önlenebileceğine değindi. Müsteşar McCormick, "petrol fiyatlarındaki dramatik artışın temelinde, dünyanın petrol tüketme isteği ile petrol üretme kapasitesi arasındaki artan boşluk" olduğunu belirterek "Uzun vadede enerji arz ve talebinin dinamiklerini değiştirmek için bugün önemli, güvenilir ve kapsamlı önlemler almalıyız" dedi.

"Öncelikle hızla değişen pazarı daha iyi anlamalıyız" diyen müsteşar, petrol pazarının dinamiklerini anlamak için çalışmalar yürüttüklerini anlattı. McCormick, arz konusunda hem ABD'de hem de dışarıda, ikili yatırım anlaşmaları ve serbest ticaret anlaşmaları yoluyla açık bir yatırım ortamı geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. McCormick, "Kendi sınırlarımız içinde de daha çok yatırım yapmalıyız" diyerek bunun çevre açısından sürdürülebilir şekilde yapılması gerektiğini anlattı. ABD ekonomisi açısından zor zamanlardan geçildiğini belirten McCormick, bu çerçevede Amerikalı tüketicilerin kafasındaki en önemli endişe kaynağının artan petrol fiyatları olduğunu belirtti. McCormick, petrol fiyatlarındaki artışın sadece Amerikalı aileleri değil, dünya çapında tüm aile ve ekonomileri sarstığını belirtti.

2002'de bir varil petrolün yaklaşık 20 dolar olduğunu anımsatan McCormick, bu ayın başında bu fiyatın varil başına 150 dolara yaklaştığını, ancak son dönemde 125 dolar civarında seyrettiğini hatırlattı. McCormick, konuşmasında, petrol rezervlerinin jeolojik olarak geliştirilmesi güç yerlerde bulunduğuna ve bu kaynakları çıkarmak için çok daha fazla yatırıma ihtiyaç duyulduğuna dikkati çekti. Bu yıl, arz ve talep beklentilerinin önemli ölçüde değiştiğini ve bunun da son altı aydaki ani fiyat artışına neden olduğunu belirten McCormick, bu gelişmenin "gelecekle ilgili arz ve talep algısının bugünün fiyatlarını etkilemesiyle açıklanabileceğini" vurguladı. Geçtiğimiz yıl içinde arzın talebe yetişememesinin birçok küçük olaya da bağlanabileceğini belirten McCormick, bu olayları "yeni petrol alanlarındaki üretim gecikmeleri, petrol çıkarma aletlerindeki eksiklik, küresel ekonomi yavaşlarken yükselen piyasalardaki şaşırtıcı esneklik ve Basra Körfezindeki artan jeopolitik belirsizlik" olarak sıraladı.

Enerji çeşitliliği

Konuşmasında, enerji çeşitliliğine de değinen Müsteşar McCormick, "Dünyada ve ABD'de alternatif enerji kaynaklarına yatırımı artırarak enerji çeşitliliği elde etmeye çalışmalıyız" dedi. McCormick, bu çerçevede bazı şirketlerin, örneğin elektrikle çalışan arabalar üretmeye başladığını belirterek, zorluğun büyüklüğü düşünüldüğünde, kendilerinin ve diğer milletlerin modern ve güvenli nükleer olanaklar ile rüzgar enerjisi gibi yeni teknolojiler geliştirme çabalarını hızlandırmaları gerektiğini dile getirdi.

"Küresel petrol talebini azaltmak için adımlar atmalıyız" diyen müsteşar, bu konuda tüketicileri eğitmenin de önemine değindi. McCormick, bu çerçevede Gallup araştırma şirketinin "Amerikalıların yüzde 80'inin günlük araba kullanımlarını azaltmak için adımlar attığını" ortaya koyan çalışmasını da hatırlatarak, "bunun etkisinin ABD'de benzin kullanımında bu yıl yüzde 4'lük bir azalmayla görüldüğünü" söyledi. McCormick, "enerji üreticilerinin ve tüketicilerinin petrol tüketimini azaltmak, enerji arzındaki çeşitliliği artırmak ve fiyatları daha aşağıya ve daha istikrarlı bir yörüngeye çekmek için harekete geçmeleri gerektiğini" bildirdi. McCormick konuşmasında ayrıca, "Petrol maliyetindeki dramatik artış küresel bir ikilem olduğundan, bununla diğer ülkelerle birlikte baş etmeliyiz. Ödenebilir, çevresel olarak sağlam, ve ekonomik olarak sürdürülebilir enerji arzı tüm küresel toplumun, üreticilerin, tüketicilerin, gelişmiş ülkelerin ve gelişmekte olan ülkelerin yararınadır" ifadelerini kullandı.