Fed'in faiz hamlesi piyasaları ikiye böldü

ABD Merkez Bankası'nın düğmeye basıp yedi yılık sıfıra yakın faiz dönemine son vermesinin yankıları sürüyor. Tarihi karar piyasaları ikiye böldü. İşte piyasalardan farklı Fed yorumları...

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

dunya.com / Ajanslar

Fed, tarihi bir kararla faiz oranını 2006 yılından bu yana ilk kez artırdı. Bu hamle piyasalarda kimilerini memnun ederken kimileri faiz artışının riskli ve zamanlamasının da yanlış olduğunu belirtiyor. 

'Zamanlama yanlış'

Küresel piyasalarda 'Doktor Kıyamet' olarak bilinen Gloom, Boom & Doom Report editörü Marc Faber, Fed'in faiz oranlarını kesinlikle yanlış zamanda artırdığını söyledi. 
    
CNBC'ye konuşan Faber, ABD ekonomisinin ve global ekonominin yavaş şekilde iyileştiği izlenimlerine karşı çıkarak, "Global ekonomi çok kötü şekilde yavaşladı ve birçok ülkü hali hazırda resesyonda veya resesyona gidiyor" değerlendirmesini yaptı.

Faber, savunduğu ekonomik görünüm nedeniyle Fed'in faiz artırımının yanlış olduğuna inandığını vurguladı. 

"ABD ekonomisinde güçlenmenin yansıması"

Öte yandan Fed'in faiz oranlarını 2006 yılından bu yana ilk kez artırmasını değerlendiren IMF, "FOMC'nin kararı ABD ekonomisinde güçlenmenin bir yansıması" ifadelerini kullandı. 
      
FOMC'nin para politikasında sıkılaştırmanın devam edeceğine işaret ettiğini belirten IMF, ancak bu sıkılaştırmanın ücretlerde güçlenme olduğuna dair açık kanıtlar temel alınarak kademeli şekilde olması gerektiğini vurguladı. 

"Kredi riskleri yaratabilir"

Bu arada Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody's, Fed'in faiz artırma kararının en zayıf ABD şirketleri için kredi riski yarattığını bildirdi. 
     
Kredi kalitesi iyi ABD şirketlerinin yüzde 0,25 faiz artırımını sindirebileceklerini belirten Moody's, "Ancak petrol ve gaz sektörü ile hizmet sektöründe yer alan ve en zorlu kredi şartları ile mücadele eden şirketler için kredi riskleri ortaya çıkacak" değerlendirmesini yaptı. 
     
Bununla birlikte Moody's, Fed faiz artırımının ABD şirketlerinin çoğunu, ciddi miktarda refinansman ihtiyacının ortaya çıkacağı 2017-2018 dönemine kadar etkilemeyeceğini de savundu.