Fransa Cumhurbaşkanını seçiyor

Fransa halkı bugün cumhurbaşkanını seçmek için sandık başına gidiyor. 11 adayın yarışacağı ilk turda Macron ve Le Pen'in ismi ön planda.. Piyasalar ise Macron'un zaferi yönünde pozisyon aldı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Fransa cumhurbaşkanı seçiminde ilk tur oylama bugün yapılıyor.

Kamuoyu yoklamalarında "En Marche" (Yürüyüş) Hareketinin lideri Emmanuel Macron ile aşırı sağcı Ulusal Cephe Partisinin (FN) adayı Marine Le Pen önde görünüyor.

Cumhurbaşkanı seçiminde Fransa'nın ana kara topraklarında 45.67, denizaşırı topraklarında 1.3 milyon seçmen tercihini ortaya koyacak.

Geniş güvenlik önlemleri altında toplam 69 bin 245 seçim merkezinde gerçekleşecek oy kullanma işlemi Fransa'nın ana kara topraklarında, Fransa saatiyle 08.00'de (TSİ 09.00) başladı ve 20.00'de (TSİ 21.00) sona erecek. Oy verme işlemi saatleri deniz aşırı topraklarda ise değişebiliyor.

Öte yandan piyasalar açısından Macron zaferi daha olası görülüyor ve bu yönde pozisyon alınıyor. 

Resmi sonuçlar çarşamba günü açıklanacak

Araştırma şirketleri sandıkların kapanmasından itibaren 11 adayın yarışacağı seçimin tahmini sonuçlarını vermeye başlayabilecek. Resmi sonuçların ise Anayasa Konseyi tarafından 26 Nisan Çarşamba TSİ 21.00'e kadar açıklanması bekleniyor.

Seçimin ilk turunda hiçbir adayın yüzde 50'lik oy oranını yakalayamaması durumunda en çok oyu alan iki aday 7 Mayıs'ta yapılacak seçimlerde yarışacak. Kazanan aday 14 Mayıs'a kadar Cumhurbaşkanı François Hollande'dan görev devralacak.

Paris'in Champs Elysee caddesinde önceki gün, bir polisin hayatını kaybettiği ve iki kişinin yaralandığı saldırının ardından Odaxa şirketinin yaptığı ilk kamuoyu yoklaması Macron'un 24.5 puanla önde, Le Pen'in ise 23 puanla ikinci olduğunu gösteriyor.

Yoklama, merkez sağ Cumhuriyetçiler Partisi adayı François Fillon ve aşırı solcu aday Jean-Luc Melenchon'un yüzde 19'larda olduğunu ortaya koyuyor.

İlk turda yarışacak ve kamuoyu yoklamalarında ön plana çıkan ilk dört adayın tamamı, mevcut sistemi yoğun şekilde eleştiriyor.

Bu durum biraz da adayların seçilme süreçlerinin sürprizlere dayanmasından kaynaklanıyor. François Hollande liderliğindeki iktidardaki Sosyalist Partinin (SP) sosyal ve ekonomik politikalarda başarısız olduğu düşüncesi, partinin aday belirleme sürecine de doğrudan yansıdı. Kamuoyundaki popülaritesi son dönemlerde hızla düşen Hollande, partinin ön seçiminde adaylığını koymayarak, ikinci dönem için aday olmayan ilk cumhurbaşkanı ünvanını aldı.

Başbakan Manuel Valls ise aday olmasına rağmen ön seçimleri geçemedi. Ön seçimleri sürpriz bir şekilde kazanan Benoit Hamon ise kamuoyu yoklamalarına göre seçmenden ilk turda bile iddialı olacak desteği alamıyor. Hamon, Valls tarafından sola kaymakla eleştiriliyor.

Diğer taraftan SP iktidarının başarısızlığı, Yürüyüş Hareketini başlatan ve politik merkezde olduğunu iddia eden SP'nin eski Ekonomi Bakanı Emmanuel Macron'un işine yaradı. Önerdiği politikaların tutarlılığı olmadığı ve ekibinin tecrübesiz olduğu yönünde eleştiriler alan ve kamuoyu yoklamalarında zaman zaman inişli-çıkışlı bir grafik sergileyen Macron son yoklamalara göre yüzde 24.5'lik bir kamuoyu desteğini arkasında toplayabiliyor.

Fillon ve Le Pen yolsuzluk dosyalarıyla yara aldı

Eski Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ve eski başbakanlardan Alain Juppe'yi geride bırakarak sürpriz bir şekilde merkez sağ Cumhuriyetçiler Partisinin adayı olan François Fillon ise son dönemde eşi ve çocuklarının da adının karıştığı yolsuzluk iddiaları nedeniyle büyük yara aldı.

Çekilmesi yönündeki çağrılara rağmen çekilmeyen ve özellikle Katoliklerden destek alan Fillon'ın seçmen popülaritesi yüzde 19'lar civarında kalmış görünüyor.

Le Pen de yolsuzluk kıskacında

Yolsuzluk iddiaları yüzünden düşüş yaşayan bir başka isim ise aşırı sağcı Marine Le Pen. Partisi aleyhine pek çok yolsuzluk dosyası bulunan Le Pen, en son Avrupa Parlamentosunda yolsuzluk yaptığı gerekçesiyle çağrıldığı ifadeye gitmemişti.

Bir önceki seçimlerde gösterdiği başarıyı en azından tekrarlamak isteyen Le Pen yüzde 26'larda başladığı seçim anketlerini, şu aralar yüzde 23'lerde sürdürüyor.

Diğer taraftan kurulu sistemi en çok eleştiren adayların başında gelen aşırı solcu aday Jean-Luc Melenchon ise son kamuoyu yoklamalarında yüzde 19'lara kadar tırmanmış görünüyor.

Karizmatik kimliği ile SP seçmeninden de oy alabildiği değerlendirilen Melenchon antikapitalist yaklaşımıyla ilgi topluyor.

Ekonomi

Adayların en çok tartıştığı konuların başında gelen ekonomi konuları arasında ortak para birimi, maliye politikası ve rekabet gücü ön planda yer alıyor.

Macron, Fillon ve Hamon, Euro Bölgesi içinde kalmayı öngörürken, Le Pen çıkmayı, Melenchon ise konuyu yeniden müzakere etmeyi istiyor. Melenchon işsizlik ve büyüme konusunda sonuç alınamazsa bölgeden çıkacağını söylüyor.

Le Pen, bütçe açığını 2018'de yüzde 4.5, 2022'de ise 1.3'e indirmeyi vadediyor. Macron Euro Bölgesinin yüzde 3'lük bütçe açığı hedefini tutturacağını söylerken Melenchon bu hedefin "aptalca" olduğunu savunuyor.

Fillon kısa dönemde bütçe açığında artış, 2022 yılında ise dengeye ulaşmayı hedefliyor. Herkese temel bir gelir düzeyi sağlamayı vadeden Hamon, savunma bütçesinin bütçe açığı hedefinden çıkarılmasını istiyor.

Rekabet gücü konusunda Le Pen korumacı politikalar ve Fransızların işlere öncelikli olarak alınmasını önerirken, Macron, Amerikalı bilim insanlarını Fransa'ya davet etmeyi planlıyor.

Hamon, otomasyondan alınan vergiyi artırmayı planlarken, Melenchon çevresel dönüşüme 100 milyar euro ayırmak istiyor. Fillon ise ilk 100 günde ekonomik program hedeflerine ulaşmayı amaçlıyor.

Rusya

Le Pen ve Fillon, Rusya'ya karşı yaptırımların kaldırılmasını isterken, Macron ve Hamon yaptırımların devamından yana görüş bildiriyor, Melenchon ise, "Rusya Fransa'nın doğal müttefikidir, NATO ise vazgeçilmez" görüşünü savunuyor.

Trump

Le Pen, ABD Başkanı Donald Trump'ın Fransa için iyi bir müttefik olduğunu düşünüyor. Fillon Trump'ın hemen her icraatını eleştirirken, Macron özellikle Trump'ın göçmen yasaklarına ve Meksika sınırına duvar örmesine karşı çıkıyor.

Hamon, Trump'la işbirliğine alternatif olarak Avrupa savunma işbirliğini gündeminde tutuyor. Melenchon ise Trump'ın diğer ABD başkanlarından daha kötü olmadığını belirtiyor.

Göç ve güvenlik

Le Pen göç konusunda sınır güvenliğini artırmayı ve göçmen başvurularını durdurmayı planlıyor.

Fillon göçmen kotasını mümkün olduğu kadar düşük seviyede tutmayı vadederken, Macron polis sayısını ve savunma harcamalarını artırmayı hedefliyor.

Hamon yerel polisleri güçlendirmeyi amaçlarken, Melenchon, göçmenlerin maliyetlerinden daha fazla topluma katkıları olacağını belirtiyor.

Cumhurbaşkanı seçiminin 23 Nisan'daki ilk turunda yarışacak 11 adaydan herhangi birinin salt çoğunluğu sağlayamaması halinde, en çok oyu alan iki aday 7 Mayıs'ta ikinci turda yarışacak.