FT: Almanya Türkiye-AB ilişkisinin tabutuna çivi çakabilir

Financial Times'da David Gardner imzasını taşıyan yorumda AB'nin Türkiye konusunda "kültürel bir körlük" ortaya koyduğunu belirtirken "Almanya'nın kararlı muhalefeti, hayati bir ilişkinin tabutuna çivi çakabilir" dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

LONDRA – Almanya'nın, Türkiye'nin AB müzakelerinde yeni bir başlığın açılmasına karşı çıkması büyük yankı buldu. Almanya'nın bu çıkışını hem haberler ve yorumlarda irdeleyen Financial Times gazetesi, "Almanya'nın Türkiye'nin (AB'ye) girişine kararlı muhalefeti, hayati bir ilişkinin tabutuna çivi çakabilir" uyarısına yer verdi. 

İngiliz gazetesinin yazarlarında David Gardner imzasını taşıyan yorumunda AB'nin Türkiye konusunda "kültürel bir körlük" ortaya koyduğunu belirtirken "Almanya'nın kararlı muhalefeti, hayati bir ilişkinin tabutuna çivi çakabilir" dedi. Gardner şunları yazdı: 
"Türkiye'nin can çekişen AB katılım müzakerelerini canlandırma planı sanki, Recep Tayyip Erdoğan'ın, onu eleştirenlerin otoriter olarak gördükleri çıkışlarına karşı bu ay yaşanan ulusal öfke patlamasına takındığı tavrın kurbanı oldu." 

Erdoğan hükümeti gösterilere aşırı tepki gösterdi
Erdoğan hükümetinin gösterilere "aşırı bir tepki" gösterdiğini, protestoların arkasında uluslararası bir komployu gördüğünü kaydeden Gardner, AB'nin ise çok dikkatle hareket etmesi gerektiğini savunarak "Erdoğan'ın paranoyak ve hoşgörüsüz davranışları"nı ele alırken kensel Türkiye'nin hem demokratik hem de Avrupalı olan canlı farklılıklarıyla angaje olmasını istedi. 

Merkel Alman Hastanesi'ne saldırı ve yeşillerin gazlanmasına özellikle öfkeli
Gardner, Fransa Türkiye'nin üyelik müzakerelerine yönelik tutumunu yumuşatırken Almanya'nın kararlı bir muhalefet gösterdiğine dikkat çektiği yorumunda Başbakan Angela Merkel'in Türk polisinin Alman Hastanesine saldırmasına ve Alman Yeşiller Partisi liderlerinin kaldığı oteli gazlamasına "özellikle öfkeli" gibi göründüğünü de kaydetti. 
"Sahnenin Almanya'nın liderliğindeki içe dönük bir Avrupa ve AB ile ilişkileri askıya almakla tehdit eden, bildiğini okuyan Türk Başbakanı arasındaki bir çarpışma için hazır gibi göründüğü" görüşünü dile getiren Gardner, soruna farklı açılardan da bakılabileceğini belirtikten sonra şöyle devam etti: 

AB olmadan Erdoğan 10 yıl önce iktidara gelemezdi
"Laik kurumların ona karşı husumeti o kadar büyüktü ki AB olmadan büyük olasılıkla Sayın Erdoğan 10 yıl önce iktidara gelemezdi. AB Kulübünün kalkanı olmadan, Avrupa resme girmeden önce Türk siyasetinin nihai hakemi olan ordunun gücünü kıramazdı. Avrupa, hem Erdoğan hem Türkiye için dönüştürücü idi. Ancak reform ve yenileme motoru, nasihat verme meraklısı AB liderlerinin (birliğe) giriş çıtasını yükseltmeyi başlattıklarında cızıladı ve Türkiye'nin demokratik hayatı görünür biçimde kabalaştı." 
Bu bağlamda Başbakan Erdoğan'ın hemen hemen her sosyal alanı "kontrol etmeye çalışmaya başladığını" savunan Gardner, Türklerin Avrupa fikri konusunda hayal kırıklığına uğradıklarını da belirtti. 
David Gardner, yorumuna son verirken de Avrupa'nın, Türkiye'ye daha fazla kucaklaması gereğini altını çizdikten sonra ama "Almanya'nın kesin muhalefetinin ardından AB'nin hayati bir ilişkinin tabutuna çakılan çivi gibi hatırlanacağı" uyarısında bulundu.