İsrail'in 2023'te karşı karşıya kalacağı en büyük tehdit "uluslararası değişimler"
Askeri İstihbarat Dairesi'nin raporuna göre, İsrail'in 2023’te karşı karşıya kalacağı tehditler arasında ilk sırada "uluslararası değişimler" geliyor
Israel Hayom gazetesinin Askeri İstihbarat Dairesi'nin raporundan aktardığı bilgilere göre, İsrail'in 2023’te karşı karşıya kalacağı tehditler arasında "uluslararası değişimler" birinci sırada geldi.
İsrail için 2023'ün güvenlik tehdidi sıralamasında İran ikinci, işgal altındaki Filistin sahasındaki gelişmeler ise üçüncü sırada yer aldı.
Önceki raporlardaki tahminlerin aksine İran’ın "ana odak noktası" olmadığına işaret eden gazete, "İran en önemli ve karmaşık meydan okuma olabilir, ancak Askeri İstihbarat Dairesi bunu, birbirini etkileyen ve birbirine bağlı parçalardan oluşan çok daha büyük bir yapbozun yalnızca bir parçası olarak görüyor." değerlendirmesinde bulundu.
İsrail'i ve güvenliğini etkileyen uluslararası değişimler ve istikrarsızlığın, 2023'te daha da şiddetlenmesi beklenen ABD-Çin çatışmasından kaynaklandığı kaydedildi.
Bu tehdidi şiddetlendiren unsurlardan biri olarak Ukrayna'daki savaşa işaret edilen raporda, özellikle Rus gazının kesilmesi ve Çin ile iptal edilen sözleşmeler nedeniyle tedarik zincirlerindeki aksamanın Avrupa'yı olumsuz etkilediği belirtildi.
Rapor, küresel trendlerin etkilerinin Orta Doğu'da da görüldüğüne, örneğin Mısır ve Ürdün’ün yüksek tahıl fiyatları ve Ukrayna'daki savaş nedeniyle benzeri görülmemiş bir gıda ve ekonomik kriz yaşadığına dikkati çekti.
İkinci sırada İran var
Raporda, ikinci sırada gösterilen İran’la ilgili tehdidin, her ne kadar ana bileşen olsa da sadece nükleer faaliyetleri ile sınırlı olmadığı, bölgesel bir oyuncu olarak daha geniş bir kapsamda yer aldığı ifade edildi.
Üçüncü ise Filistin
Sıralamada üçüncü olan Filistin ise, önceki raporların aksine işgal altındaki Batı Şeria ve abluka altındaki Gazze şeklinde ayrı ayrı değerlendirilmeden tek bir saha olarak ele alındı.
Raporun Filistin konusundaki odak noktasını, Devlet Başkanı Mahmud Abbas sonrasında Filistin yönetiminin nereye evrileceği oluşturdu.
Ayrıca Filistin genelinde “son birkaç aydır yaşanan güvenliği istikrarsızlaştırıcı eğilimlerin devam etmesinin beklendiği” kaydedildi.
Askeri İstihbarat Dairesince her yıl hazırlanan "güvenlik tehdidi raporu" İsrail hükümetine sunuluyor. Önceki yıllarda İsrail için en önemli güvenlik tehdidi İran gösteriliyordu.