Kapıdan krizle giriyor
Temmuz 2013'te AB'ye tam üye olması beklenen Hırvatistan da ekonomik krizin girdabındaki Avrupa ülkelerine katıldı.
YAYINLAMA
GÜNCELLEME
ZAGREB - Avrupa Birliği'ne (AB) gelecek yılın ikinci yarısında tam üye olması beklenen Hırvatistan da Avrupa'daki ekonomik krizin etkilerini derinden hissederken, enflasyon, ekonomik büyüme ve işsizlik rakamlarındaki kötü gidişat kaygılara neden oluyor. Hırvatistan Devlet İstatistik Kurumu'nun açıkladığı son verilere göre ülkede Ekim ayı enflasyonu yüzde 4,4. Geçen yılın aynı döneminde enflasyonun yüzde 1,8 olduğu ülkede bir yıl içerisinde enflasyonun yüzde 100'ün üzerinde artması "ekonomik kriz etkisi" olarak değerlendirildi.
Son rakamlara göre Hırvatistan'ın ekonomik büyümesi de eksiye geçti. Geçen yıl yüzde 0,8 olan büyüme oranı, ekonomik krize paralel olarak -1,9 olarak gerçekleşti. Geçen yıl yüzde 17,3 olan işsizlik oranı ise 2 puandan fazla artışla yüzde 19,6'ya çıktı.
Hırvat Halk Partisi (HNS) milletvekili ve Hırvat-Türk Dostluk Derneği Başkanı Goran Beus Richembergh ise, Hırvatistan'daki krizin küresel krizin bir sonucu olmadığını söyledi. Richembergh, "Hırvatistan'daki kriz, ülkedeki bankalar ve finans kurumlarıyla ilgili. Bu kriz özellikle ekonominin zayıf altyapısı, savaşın etkileri, ihracatın düşmesi ve son 20 yıllık kötü ekonomi politikalarının bir sonucu" dedi. Richembergh, ekonomik krizin ne zamana kadar süreceğini tahmin etmenin zor olduğunu söyledi.
"Köklü reformlar yapılması gerekiyor"
Hırvatistan'ın gelecek sene sadece dış borcun faiz ödemesi için ayırması gereken miktarın 1,5 milyar avro olduğuna dikkati çeken Richembergh, "Bu hoş bir durum değil. Bunun düzeltilmesi için çok köklü reformlar yapılması gerekiyor" ifadesini kullandı.
Bu durumu düzeltmek için bazı öneriler olduğunu, önlerinde tasarrufa gitmek ya da tüketimi teşvik etmek gibi seçenekler bulunduğunu ifade eden Richembergh, şöyle konuştu:
"Tasarruf zaten iyi bir şey getirmez. Çünkü tüketimin seviyesini düşürüyor ve işsizliği de artırır. Diğer taraftan tüketime teşvik de eğer kontrolsüz olursa enflasyona neden olabilir. Akıllı hükümet bu iki seçenek arasında başarılı bir denge tutturabilen hükümettir. Biz HNS olarak, Hırvatistan'ın ancak bu şekilde krizden çıkabileceğini düşünüyoruz fakat bu kolay değil. Hırvatistan şu anda iyi bir yolda ancak önünde zor bir süreç var."
Hırvatistan'da yolsuzlukla mücadelenin ciddi bir şekilde sürdüğüne işaret eden Richembergh, ülkenin eski başbakanı, eski başbakan yardımcısı ve bazı eski bakanların yolsuzluktan tutuklandığını ve hapse atıldığını hatırlattı.
Hırvatistan'ın AB üyeliğine de değinen Richembergh, "ekonomik krizle karşı karşıya olan Hırvatistan'a, kendisi de iyi durumda olmayan Avrupa Birliği'nin nasıl yardım edeceğine" ilişkin soru üzerine de şunları söyledi:
"Avrupa Birliği fikri, dünden bugüne olan bir şey değil. AB sadece ekonomiye dayalı bir birlik de değil. Avrupa çok daha fazla bir şey. Avrupa Birliği bir barış projesidir ve bu bizim için çok önemli. Hırvatistan şimdiye kadar 50 yıllık bir barış yaşayamadı ve savaşın etkisin hissetmeyen vatandaşı da yok. Dolayısıyla, silahla sorunlarını çözmeyen bir birlik içinde olmamız bizim için çok önemli. Bana göre Avrupa er ya da geç onu ekonomik dar boğazdan çıkaracak bir yol bulacaktır."