”Kimse müzakerelerin kolay geçmesini beklemiyor”
Kıbrıs Rum Yönetimi Dışişleri Bakanı Kipriyanu, Atina Haber Ajansı'na demeç verdi
ATİNA - Kıbrıs Rum Yönetimi Dışişleri Bakanı Markos Kipriyanu, "hiç kimsenin Kıbrıs müzakerelerinin kolay geçmesini beklemediğini" belirtti.
Salı günü Atina'ya bir çalışma ziyareti yapması beklenen Kipriyanu, Atina Haber Ajansı'na demeç verdi. Kıbrıs'ta tarafların tezleri arasında farklılıklar olduğunu belirten Kipriyanu, Rum Yönetimi Lideri Dimitris Hristofyas ile KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'ın çözüm için ortak zemin oluşturan, BM Güvenlik Konseyi kararlarında belirtildiği gibi, siyasi eşitlik temelinde, tek egemenlik, tek uluslararası kimlik, tek vatandaşlık çerçevesinde iki bölgeli, iki toplumlu bir federasyon üzerinde anlaşmaya vardıklarını kaydetti.
Kipriyanu, "Rum tarafının, anlaşmaya varılan bu ortak zemin üzerinde, tüm Kıbrıslıların yani Kıbrıslı Rumlar ve Kıbrıslı Türklerin çıkarlarına hizmet edecek kalıcı ve işleyebilir bir çözüme ulaşılması için, iyi niyet ve kararlıkla müzakereler katıldığını" ifade etti.
Türk tarafının zaman zaman bu ortak zemin konusunda şüphe yaratabilecek resmi açıklamalarda bulunduğunu öne süren Kipriyanu, "Buna rağmen Türk tarafının da müzakere masasında aynı iyi niyeti göstererek, üçüncü ülkelerin değil, Kıbrıs halkının yararına dürüst bir müzakereye hazır olacağını ümit ediyoruz. Şu anda iki tarafın yaklaşımları arasında görülen farklılıklar sadece bu koşullar altında giderilebilir ve müzakereler olumlu bir sonuca varır" dedi.
Tarafların görüşleri arasındaki farklılıkların müzakere konusu olduklarını ve açıkça tartışmasının bilgece olmayacağına inandığını da kaydeden Kipriyanu, sözlerini şöyle sürdürdü:
" Başlıca hedefimiz, Kıbrıs sorununun çözümünün, BM çerçevesinde kalmasına rağmen, Kıbrıslılara ait olması. Hedefimiz, hep varacakları çözüm ile ortak bir vatanda kendileri yaşayacak olan Kıbrıslıların kendi aralarında anlaştıkları bir çözüme varmasıydı ve halen de öyle.
Ayrıca garantörlük, yerleşimciler ve Türk askerinin Ada;dan ayrılması doğrudan Türkiye'yle ilgilidir. Bu nedenle, Türkiye;den isteğimiz, AB;ye karşı da üstlendiği yükümlülükler çerçevesinde, Kıbrıs sorununun çözüm çabalarına olumlu ve faal olarak, yapıcı bir şekilde katkıda bulunmasıdır. Ayrıca, Türkiye;den beklentimiz, çözüm konusunda, kendi çıkarlarına değil, Kıbrıslıların çıkarlarına yoğunlaşmasıdır."
Rum tarafının "bakire doğum" süreciyle iki devletli bir çözümü kabul etmesinin mümkün olmadığını da savunan Kipriyanu, federal çözümün, iki toplumun ortaklığı çerçevesinde ve her yerde olduğu gibi devletler değil yerel hükümetler tarafından yaşama geçirilecek bir federasyon oluşturulması anlamına geldiği görüşünü ifade etti.