”Kopenhag kriterlerine uymamıza daha var”
Elvan, "Türkiye olarak doğru yoldayız, doğru yolda ilerlemeye, reform sürecine devam edeceğiz'' dedi.
İSTANBUL- Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu (KPK) Eş Başkanı Lütfi Elvan, Türkiye'nin demokratikleşme ve Kopenhag siyasi kriterlerine tam uyum konusunda ''daha katetmesi gereken mesafe'' bulunduğunu ifade ederek, ''Ancak Türkiye olarak biz doğru yoldayız, doğru yolda ilerlemeye, reform sürecine devam edeceğiz'' dedi.
Elvan, Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu 64. Toplantısı kapsamında Eş Başkan Helene Flautre ile düzenledikleri basın toplantısında, toplantıya Avrupa Parlamentosu ve TBMM'den 40'ın üzerinde parlamenterin katıldığını, toplantıda 1967 yılından beri değiştirilmeyen iç tüzüğü ilk kez değiştirdiklerini belirtti.
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ile İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın dün toplantıya iştirak ederek konuşma yaptıklarını ve üyelerin sorularını yanıtladıklarını hatırlatan Elvan, bugün de yerel ve bölgesel kalkınma konusunu tartıştıklarını, bu konuda hem Türkiye, hem de Avrupa Birliği Bölgeler Komitesi tarafından sunumlar yapıldığını kaydetti. Elvan, ''Türkiye'nin nereye gittiği ve bundan sonra ne yapması gerektiği konusunda önemli tartışmalarımız oldu'' dedi.
AB ile müzakerelerde Enerji faslının Kıbrıs Rum kesimi tarafından bloke edilmiş durumda olduğunu anımsatan Elvan, öğleden sonraki oturumda çevre ve enerji konusunun tartışılacağını ifade etti.
Lütfi Elvan, Hollanda'dan bir yazarın bugün gazetesindeki yazısında ''Türk Eş Başkanın komisyon üyesi Hollandalı Barry Madlener'a söz vermeden önce tüm basın mensuplarını salondan dışarı çıkarttığına'' ilişkin ifadelere yer verdiğini belirterek, şunları söyledi:
''Burada 40'ın üzerinde parlamenter var. Yaklaşık 70-80 kişinin olduğu bu salonda ben böyle bir ifade kullanmadım. Böyle bir şey de yapmadım. Madlener konuşurken de bütün basın buradaydı. Bu ahlaksızca, terbiyesizce bir girişim. Hollanda'da yaşayan bir gazetecinin bu kadar ahlaksızca bir girişimde bulunmasını şiddetle kınıyorum. Bu insanların insanlık anlayışından çıkmaya doğru ilerlediklerini görüyorum. Bu kadar terbiyesizce, ahlaksızca bir şey olabilir mi? Bu basın mensubu nerede çalışıyorsa işten atılması gerekir. Yalan haber yayınlayan gazeteci olur mu? Utanması gerekir.''
"Reformlara devam edilecek"
Türkiye'nin bugün dinamik bir yapıya kavuştuğunu, krizin olduğu bir dönemde ortalama yüzde 5 büyüyeceğinin öngörüldüğünü ifade eden Elvan, bunların yapılan reformlara bağlı olduğunu belirtti.
Reformlara devam edileceğini, ancak bazı sıkıntılar bulunduğunu ifade eden Elvan, sözlerini şöyle tamamladı:
''Elbette sıkıntılar var, ama şunu da iyi anlamamız gerekiyor: Hukuk dışı birtakım eylemlere girip, girişimlerde bulunup, daha sonra 'gazeteciyim' yaklaşımı içinde olmak doğru bir şey değil. Hukuka hepimiz saygı göstermek zorundayız. Biz mevcut hukuk yapısı içinde sorunların çözümünü istiyoruz. Eğer sorunlu alan varsa elbette bunların üzerine gideceğiz. Demokratikleşme konusunda, Kopenhag siyasi kriterlerine tam uyum konusunda daha katetmemiz gereken mesafe var, bunun bilincindeyiz. Eksikliklerimiz var, bunu biliyoruz, ama Türkiye olarak biz doğru yoldayız, doğru yolda ilerlemeye, reform sürecine devam edeceğiz. Reformları yapmayı devam edeceğiz. Bu konuda hiç kimsenin şüphesi, tereddütü olmasın. Bu sorunlar aşılacak, ama biraz sabırlı olmamız gerekiyor. Demokratikleşme reform konusunda birlikte mücadele etmemiz, çalışmamız gerekiyor ki biz bu alanda başarı sağlayalım.''
"Komisyonun yaklaşımını doğru bulmuyorum"
Elvan, "Katılım öncesi yardımlar konusunda komisyonun yaklaşımının bölgesel gelişme anlamında çok doğru olmadığını düşünmüyorum" dedi.
Türkiye-AB KPK 64. Toplantısının, "Katılım öncesi yardımlar kapsamında AB'de ve Türkiye'de bölgesel politikalar" konulu oturumunda konuşan Elvan, yerel ve bölgesel kalkınmanın AB'nin en önem verdiği alanlardan biri olduğuna dikkat çekerek, Türkiye'de son 5-6 yılda yerel yönetimler alanında önemli reformlar gerçekleştirildiğini, merkezi yönetimin birçok görevinin yerel yönetime devredildiğini anlattı.
AB'nin katılım öncesi Türkiye'de büyük ölçekli projelere ve merkezi anlayışla bakanlıklara fonlar aktardığını vurgulayan Elvan, bunun AB'nin bölgesel gelişme anlayışından sapan bir anlayış olduğunu ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Katılım öncesi yardımlar konusunda komisyonun yaklaşımının bölgesel gelişme anlamında çok doğru olmadığını düşünmüyorum. Bölgesel gelişme amacıyla verilecek yardımlarla bölgeler arası gelişmişliklerin azaltılması, lokalde sahiplenme duygusunun artması ve AB'ye karşı sempati oluşmasını arzuluyoruz. Bu fonların, toplumun tüm kesimlerine ulaşmasını temin etmemiz gerekiyor. Yine bu fonların değerlendirilmesinin yerel yönetimler tarafından yapılması halinde, o bölgedeki sahiplenme duygusunu önemli ölçüde geliştirir. AB'nin Türkiye'ye yönelik mali yardımlar konusundaki yaklaşımı son derece yanlış. Yerel otoritelerin daha fazla mali yardımlarla iç içe olması gerekiyor. Ayrıca Türkiye'nin tüm illeri bu fonlardan yararlanamıyor."