Mülteci sorunu dünyayı böldü

İkinci Dünya Savaşı’ndan bugüne en büyük göç dalgası yaşanıyor. Her gün yüz binlerce sığınmacı vatanlarını terk edip yabancı bir ülkede sığınmacı olarak yaşamak adına yola çıkıyor. Büyük göç dalgası şeklinde başlayan mülteci sorunu dünyayı ikiye böldü.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Türkiye, Suriye krizi başladığından bu yana yaklaşık 3,5 milyona yakın Suriyeli sığınmacıyı kabul etti. Gün geçmiyor ki Ege'den bir sığınmacı faciası haberi gelmesin. Yeni yapılan bir araştırma dünyanın mülteci sorununa farklı baktığını ortaya koydu. 

Barem'in gerçekleştirdiği 'Mülteciler Araştırması'na göre dünya  nüfusunun yüzde 57’sinin mültecilerle ilgili görüşü olumlu, yüzde 32’si ise olumsuz düşünüyor. Olumlu düşünenlerin olumsuz düşünenlerden farkı olan net destek, global olarak yüzde 25. 

Orta gelirli ülkeler mültecilere karşı

Ülke değiştirme konusunda dünyayı 3 grupta incelemek mümkün. Alt gelir grubundaki ülkelerin büyük bir bölümü mülteciliği destekliyor. Ortalama kişi başına yıllık geliri 10 bin dolar ve altında kalan 18 ülkenin yalnızca 3 tanesi mültecilere karşı (Filistin, Gürcistan ve Kosova). Orta gelir grubundaki ülkelerinin çoğu ise mültecilere olumsuz bakıyor.

Sadece 3 ülke mültecileri destekliyor

Kişi başına yıllık geliri 10 bin ila 35 bin dolar arasında olan 34 ülke içinde sadece 3 tanesi mülteciliği destekliyor. Bu ülkeler Çin, Meksika ve Peru. Türkiye de desteklemeyenler arasında. Üst gelir grubundaki ülkeler içinde mülteciliği destekleyen ve karşı olanlar var. Kişi başına yıllık geliri 35 bin dolar ve üzeri olan bu 17 ülkenin 9 tanesi sığınmacıları desteklerken 8 tanesi sığınmacılara karşı.

Sığınmacılar konusundaki tavır, yaş ve gelir grupları arasında da önemli değişiklikler gösteriyor.  Gençler, mültecileri yaşlılara göre daha çok destekliyor. Global Net destek 35 yaş altında yüzde 30 iken 35 yaş ve üzerinde yüzde 15’e düşüyor.

Her toplumu gelir seviyesine göre 5’te birlik gruplara ayırdığımızda yüksek gelirlilerin, sığınmacıları  düşük gelirlilere göre daha çok desteklediğini görüyoruz. Gelir olarak en alt yüzde 20’lik kesimde mültecilere net destek yüzde 2 iken en üst yüzde 20’lik grupta bu oran  yüzde 53’e çıkıyor. 

Türkiye mültecilere sıcak bakmıyor

Türkiye, Dünyanın en büyük sığınmacı ağırlayan ülkesi olarak, gelen mültecilere çok da sıcak bakmıyor. Yüzde -35 net destek oranı ile araştırmanın yapıldığı 69 ülke içinde 49’uncu sırada. Türkiye son rakamlara göre ülkesindeki iç savaştan kaçan 4,7 milyon Suriyeli’nin 2,6 milyonunu misafir ediyor ve bu iş için bugüne kadar 8,5 milyar dolar harcadı. 

Türkiye’deki Suriyeli sığınmacılar  KOBİ’ler için ucuz iş gücü, devlet için ne kadar büyük bir ülke olduğunu bölgeye ve dünyaya göstermenin bir yolu, aynı zamanda Avrupa Birliği ile bir pazarlık unsuru, halkın bir kısmı için kardeş, bir kısmı için dindaş, bir kısmı için dilenci, başka bir kısmı için ise terörist.
    
Türkiye’de mültecilere karşı olumlu algı (yüzde 29), olumsuzun (yüzde 64) çok altında ve net destek yüzde 35. 2005 yılında yapılan benzer bir araştırmayla karşılaştırıldığında Türk halkının bugün mültecilere daha yakın olduğu anlaşılıyor. O araştırmada olumlu algı yalnızca yüzde 7, olumsuz ise yüzde 87 olarak görünüyor, net destek yüzde -79.

Gençlerin bakışı olumlu
 

Araştırmanın güncel global raporuna göre gençler ve üst gelir grubundan kişiler sığınmacılara daha sıcak bakıyor. Türkiye’de de benzer şekilde 35 yaş altı gençler arasında sığınmacılara olumlu bakanların oranı yüzde 39 iken, 35 yaşın üstünde bu oran yüzde 19’a düşüyor. Ancak gelir seviyesi için durum globalden farklı. Mültecilere olumsuz bakanların oranı üst sosyoekonomik sınıfta yüzde 73’e, Üniversite mezunları 

arasında yüzde 71’e, lisansüstü ve üzeri eğitimlilerde ise yüzde 79’a çıkıyor, bu tüm gruplar içinde en yüksek oran.       
    
BAREM Araştırma Kurucu Başkanı Pervin Olgun, “Araştırmanın sonuçları mülteciliğin hızla globalleşen dünyada uzun bir süre daha karşıt görüşlerin olduğu bir anlaşmazlık konusu olarak kalacağını gösteriyor. Bu  ekonomik, sosyal ve politik görüşlerin yanında duygularında işin içine girdiği çok karmaşık bir sorun. Türkiye açısından konu çok sıcak. Burası her dönemde göçlerin olduğu bir ülke ancak günümüzde dünyanın en büyük sığınmacı ağırlayan ülkesiyiz.  Araştırmacılar olarak dünyanın tüm bölgelerinde bu konudaki kamuoyunu objektif ve detaylı olarak izlemeyi sürdüreceğiz.” dedi.