Mültecilerin kotaya göre dağıtılmasına karşı çıktı

BERLİN  - Merkezi Nürnberg kentinde bulunan Federal Göç ve Mülteciler Dairesi (BAMF) Başkanı Manfred Schmidt, Avrupa Birliği'ne gelen mültecilerin genel olarak belirlenecek bir kotaya göre ülkelere dağıtılması düşüncesine karşı olduğunu söyledi. 

Schmidt, Alman Haber Ajansı (DPA) yaptığı açıklamada, AB'ye gelen mültecilerin ülkelere nasıl dağıtılacağı yönündeki tartışmaların sürekli gündemde olduğunu belirterek, kota uygulamanın, mevcut sorunları çözmeden bunu uygulayacak dairelere ek bürokratik yük getirebileceğini ifade etti. 

Ülke nüfusuna veya ülkelerinin ekonomik gücüne göre mültecilerin dağılımı konusunda her ülke için kota getirilebileceğine işaret eden Schmidt, nüfusa göre belirlenmiş bir kotanın özellikle ekonomisi güçsüz olan İspanya ve İtalya gibi ülkelere daha fazla yük getirebileceğini belirtti.  

Almanya'nın 2012 yılında 77 binin üzerinde iltica talebini değerlendirmek zorunda kaldığını, İtalya'da ise bu sayısının 15 bin 700 olduğuna işaret eden Schmidt, Almanya'nın kotayı şimdiden yerine getirmiş olduğunu kaydetti. 

"Bugün kota düzenlemesi olması durumunda İtalya ve İspanya'nın daha fazla sığınmacı kabul etmesi gerekiyor" diyen Schmidt, kota düzenlenmesiyle de sığınmacıların aynı sorunlarla karşılaşacağını belirtti. 

Sığınmacıların iş bulma şanslarının daha yüksek olduğu ekonomisi güçlü olan Almanya, Fransa ve İsveç gibi ülkelere gitmek istediğine dikkati çeken Schmidt, kota düzenlemesinde bunun değişmeyeceği, kota uygulamasından dolayı İspanya ve İtalya'da bulunan sığınmacıların Almanya veya Fransa'ya gitmek isteyeceklerini kaydetti. 

Schmidt, kota uygulamasında tüm AB ülkelerinin ekonomik gücünün ve sığınmacıların hangi ülkeye gönderileceği yönündeki dağılım anahtarının her yıl yeniden hesaplanması gerektiğine işaret ederek, "Ben bunun bugünkü uygulamaya göre bir avataj getireceğini görmüyorum" ifadesini kullandı.  

Almanya'da iltica talebinin incelenme işlemlerinin ortalama 8 ay, bazı durumlarda bunun 1 yıldan fazla sürdüğünü, bunun da bu insanların söz konusu süre içinde sosyal yardıma muhtaç kaldıkları anlamına geldiğine işaret eden Schmidt, Alman hükümetinin sığınmacılara 3 ay sonra çalışma izni verme planlarını olumlu karşıladığını kaydetti.