Petrol aramasında "parseller çakışıyor"

KKTC Dışişleri Bakanı Özgürgün, Rumların 2. tur ihalesi için uyardı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME





LEFKOŞA - KKTC Dışişleri Bakanı Hüseyin Özürgün, Kıbrıs Rum yönetiminin petrol ve doğalgaz araması için ihaleye açtığı paresellerin birçoğunun, KKTC'nin Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'na (TPAO) petrol ve doğalgaz arama çıkarma ruhsatı verdiği alanlarla çakıştığına işaret ederek, ilgili tarafları, Rum tarafı ile işbirliğinden kaçınmaya çağırdı. Özgürgün, yaptığı yazılı açıklamada, Rum yönetiminin, Doğu Akdeniz'de gayrı yasal bir şekilde yürüttüğü hidrokarbon arama faaliyetleri çerçevesinde sözde münhasır ekonomik bölgesinde 11 Şubat 2012 tarihinde açtığı ikinci tur uluslararası hidrokarbon arama ruhsat ihalesinin bir adım daha ileriye götürülerek yapılan tekliflerin değerlendirilmeye alınmasının talihsiz ve gerginliği tırmandıracak bir gelişme olduğunu belirtti.

Adanın iki eşit ortağından biri olan Kıbrıs Türk halkının, her konuda olduğu gibi, adanın deniz yetki alanlarında bulunan doğal kaynakların araştırılması, çıkarılması ve işletilmesinde de eşit ve ayrılmaz haklara sahip olduğunun altını çizen Özgürgün, "Rum tarafının bir oldu-bitti yaratmak suretiyle Kıbrıs Türk halkının haklarını gasp etmesine göz yumulmasının söz konusu olmadığını, bu bağlamda hak ve menfaatlerimizi korumak için garantör Türkiye ile birlikte, her türlü tedbiri almak konusundaki kararlılığımızın devam ettiğini bir kez daha vurgulamakta fayda görmekteyim" ifadesini kullandı.

"Parseller çakışıyor"

Rum yönetiminin ihaleye açtığı parsellerden birçoğunun, adanın kıta sahanlığı üzerinde var olan hakları çerçevesinde, 22 Eylül 2011'de KKTC Bakanlar Kurulu'nun adanın etrafındaki petrol doğalgaz arama-çıkarma sahaları üzerinde Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'na (TPAO) verdiği ruhsatlarla çakıştığına işaret eden Özgürgün, şöyle devam eti: "KKTC, bu ruhsat alanlarında TPAO ile birlikte ve Anavatan Türkiye'nin de tam desteğiyle, hidrokarbon arama ve çıkartma faaliyetlerine devam etme konusunda kararlıdır. Kıbrıs sorununun çözümsüzlüğünün devam ettiği ve Kıbrıs Türk tarafı ve Kıbrıs Rum tarafı arasında petrol-doğalgaz konusunda henüz ortak bir karar alınmamış olduğu gerçeği ışığında, ilgili tüm taraflardan beklentimiz, sağduyulu hareket etmeleri ve adadaki iki taraf arasında denizdeki hidrokarbon kaynakları konusunda ortak bir karar alınıncaya kadar Güney Kıbrıs Rum yönetimi ile işbirliğinden kaçınmaları istikametindedir. Aksi takdirde, Rum tarafı ile işbirliğine girecek ilgili taraflar bilmelidirler ki hem ihtilaflı bir sahaya girmiş olacaklar hem de Rum tarafının gayrıyasal faaliyetlerinin bir parçası haline geleceklerdir." Doğu Akdeniz'de hidrokarbon arama faaliyetlerinin ilgili taraflar arasında bir ihtilaf değil işbirliği vesilesi olabilmesi için henüz geç kalınmadığını kaydeden Özgrügün, bu bağlamda, Kıbrıs Türk tarafının bu konudaki iyi niyet ve uzlaşıcı tavrının bir göstergesi olarak Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu'nun 24 Eylül 2011 tarihinde New York'ta doğal kaynakların hakça paylaşımına ilişkin sunduğu dört maddeden oluşan önerinin halen geçerli olduğunu hatırlattı.

Rum tarafının bu yapıcı öneriye olumlu cevap vermesi durumunda, bölgede tansiyonun artmasına sebep olan önemli bir sorunun, adil bir şekilde halledilmiş olacağını ve Kıbrıs'ta iki taraf arasında güven ortamının oluşturulmasının da mümkün olabileceğini belirten Özgürgün, "Yapmış olduğumuz tüm uyarılara rağmen Kıbrıs Rum tarafının ihalenin daha ileriye götürülmesi ve sonuçlandırılması konusundaki ısrarının devam etmesi durumunda, bölgede tansiyonunun yükselmesi kaçınılmaz olacak ve Kıbrıs Türk tarafının iyi niyet ve uzlaşıcı tavrı bir kez daha karşılıksız kalacaktır" ifadesini kullandı. Rum tarafının ikinci tur hidrokarbon ihalesi 11 Mayıs'ta tamamlanmış, ihaleye 15 başvuru olduğu açıklanmıştı.

Bu konularda ilginizi çekebilir