Petrol ve doğalgazda yeni birleşme dalgası yaklaşıyor
Petrol fiyatlarının ocakta 50 doların altına inmesi ve fiyatların 40 doların da altına inebileceği spekülasyonlarıyla birlikte sektörde tıpkı 1998-2000 döneminde olduğu gibi yeni bir birleşme ve satın alma dalgasının kapıda olduğu belirtiliyor
EVRİM KÜÇÜK
DIŞ HABERLER - 1998’lerde petrol fiyatlarının 20 dolarlarla fl ört ettiği ve petrol şirketlerinin gelirlerinin çakıldığı dönem sektörde büyük bir değişimi tetikledi. O dönemde fiyatlarda yaşanan ve 1999 yılında 10 dolar/varil seviyesine varan çöküş enerji şirketlerini ayakta kalmak için birleşme ve satın almalara itti. Bugünün devleri yaklaşık 20 yıl önce yaşanan o petrol şokunun eserleri. Fiyatlarda yaşanan yüzde 60’dan fazla düşüşe sektör konsolidasyon ile cevap verdi. 1998’de Exxon ile Mobil güçlerini birleştirdi; 1998- 99’da BP, Amoco, ARCO aynı çatı altında bir araya geldi; Total, Petrofina ve Elf 1999 ile 2000 yıllarında birleşmeye imza attı. 2000’te ABD’nin önde gelenlerinden Chevron ve Texaco da güç birliği yapma kararı ald. İtalyan ENI İngiliz Borneo, Lasmo ve son olarak 2002’de Fortum’u satın aldı.
1998 yılından bu yana çok şey değişti. Talep Doğu’ya kaydı, şirketler daha zorlu ve yüksek maliyetli petrol sahalı bulup işletiyor ve son olarak da ABD’de kaya petrolü devrimi sayesinde ülkenin üretimi günde 9 milyon varilin üzerine çıkmış durumda. 2011-2014 arasında petrol fiyatları 100 doların üzerinde bir yerde tutundu fakat 1998’den bu yana fiyatlarda yaşanan 90 doların üzerindeki artışa karşın sektörde kar marjı aynı ölçüde artış göstermedi. Bu nedenle petrol fiyatlarında yaşanan yüzde 50’nin üzerinde bir düşüşün, 1999 ya da 2008 yılında fiyatlarda meydana gelen gerilemeden çok daha büyük bir etki göstermesi olası.
Petrol fiyatlarının ocakta 50 doların altına inmesi ve fiyatların 40 doların da altına inebileceği spekülasyonlarıyla birlikte sektörde yeni bir birleşme ve satın alma dalgasının kapıda olduğu belirtiliyor. AT Kearney tarafından hazırlanan rapora göre, enerji sektöre liderleri üzerinde satın alma stratejesi belirlemesi için baskılar artmaya başlıyor.
2014’te 440 milyar dolarlık 1800 anlaşma yapıldı
Rapora göre doğalgaz ve petrol sektöründe birleşme ile satın almalar 2014 yılında güçlü bir canlanma gösterdi. Kuzey Amerika en canla bölge olurken, arama ve üretim faaliyetleri en hareketli alan oldu. AT Kearney’nin verdiği rakamlara göre, 2014’te ocak-kasım döneminde 1.800 anlaşmaya imza atılırken, anlaşma hacmi 440 milyar dolarla 2013’ün tümünde elde edilen büyüklüğü geride bıraktı. 2014’ün ilk yarısında anlaşmaların toplam değeri önceki yılın aynı dönemine oranla yüzde 24 artarak canlanmanın sinyallerini vermişti zaten. Anlaşma hacminin yüzde 65’i Kuzey Amerika’da elde edildi. Bunun başlıca nedeni ABD’de kaya petrolü sektöründeki gelişim. Asya pazarında da canlanma vardı; anlayşmaların parasal büyüklüğü önceki yıla oranla yüzde 65’in üzerinde artış gösterdi. Arama ve üretim faaliyetleri en hareketli alan oldu ve anlaşmalarda parasal değerin yüzde 13’ü bu alanda gerçekleştirildi. Bu sektördeki anlaşma hacmi de 2014’te kasım sonu itibariyle toplam içinde yüzde 64’lük paya ulaştı. Taşıma/depolama/ pazarlama gibi ‘midstream’ faaliyetlerde yapılan anlaşmaların değerinde ise yüzde 100’lük bir artış gözlemlendi. Son yıllarda en büyük alıcılar ise Asya ve Kafkaslar’daki ulusal şirketlerle egemen fonlar oldu. Sektördeki en büyük birleşme ise Baker Hughes ve Halliburton’ın 35 milyar dolara el sıkışmasıyla gerçekleşti. Repsol’un Talisman Energy’i satın alması da kurumsal konsolidasyonda öncü gelişmelerden biri olarak yorumlandı.
Goldman’a göre fiyatlarda toparlanma geçici
Petrol iki günlük kayıpların ardından dün yükselirken, kazanımlarda ABD’de petrol kuyularının sayısının azalmaya devam ettiğini göstermesi beklenen veri etkili oldu. Brent ham petrolünün varil fiyatı dün sabah piyasaların açılış saati itibariyle 60.54 dolar seviyesinde işlem gördü. Petrol fiyatlarında bu ay yaşanan toparlanmanın perakende yatırımcıların talebinden kaynaklandığını belirten Goldman Sachs, ancak arz fazlasının devam ettiği ortamda fiyatların yeniden gerileyeceğini savundu. Goldman Sachs analistleri yaptıkları değerlendirmede, “Bizim Batı Teksas petrolü için fiyat hedefimiz 39 dolar/varil, Brent için ise 42 dolar/varil” ifadelerine yer verdiler.
Satın almalar için 18 ay içinde harakete geçilmeli
Bu yıl da baskı altında kalan marjlar ve düşük petrol fiyatları nedeniyle birçok şirket aktif olarak satın almalara katılması bekleniyor. Artan talebin petrol fiyatlarını aşağı çekmesi son yıllarda endüstrinin dinamiklerinde değişime yolaçtı. Bu da fırsatlar yaratıyor. Fiyat düşüşleri sonsuza kadar süremez ve fiyatların daha na kadar gerileyeceği konusunda keskin görüş ayrılıkları var. Bir enerji şirketinin CEO’su “Alıcılar cesur davranmalı ve satın almalar için elverişle gözüken gelecek 18 ay içinde harakete geçmeli” değerlendirmesinde bulunuyor. Rapora göre birleşme ve satın almalar konusunda 2015 yılında sorulması gereken birçok soru var:
• Şirketlerin yeni gerçekliklere göre kendilerini ayarlamaları için petrol fiyatlarının ne kadar süre daha düşük kalması gerekiyor?
• Portföyleri güçlendirmek amacıyla büyük ölçüklü birleşmelyere şahitlik edecek miyiz?
• Harekete geçmek için doğru zaman nedir. Erken davrananlar stratejik üstünlük elde edecek mi yoksa daha temkinli takipçileri daha iyi bir sonuç mu elde edcek?
• Kim satın alma yapacak kadar gücçlü, kimler satın alınacak? Gelecek çeyrek dönemlerde yapılacak elden çıkarmalar nakit akışı sağlamak için en iyi seçenek mi? Varlık satışlarında hangi kriter dikkate alınacak?
Türkiye enerji pazarında geçen yıl 5.6 milyar dolara imza atıldı
Türk enerji pazarı, 2014 yılında toplamda 5,6 milyar dolar değerinde 40 birleşme ve satın alma işlemi ile 2013 yılında gerçekleşen işlem sayısına ulaşırken, işlem değeri olarak 2014 yılının gerisinde kaldı.
40 birleşme gerçekleştirdi
2014 yılında Türkiye enerji pazarı, toplamda 5,6 milyar dolar değerinde 40 birleşme ve satın alma işlemi ile 2013 yılında gerçekleşen işlem sayısına ulaşmış oldu, ancak 2014 yılındaki toplam işlem değeri, 2013 yılında ulaşılan 7,1 milyar dolara kıyasla 5,6 milyar dolarda kaldı. Ortalama işlem değeri açısından da küçülme yaşanırken 2013 yılındaki 176 milyon dolarlık ortalama işlem değerine karşın 2014 yılında bu değer 140 milyon dolar olarak gerçekleşti.
İGDAŞ, 2015'in en değerli anlaşması olabilir
2015 yılının geçen yıldan çok farklı olması beklenmiyor. Sektör uzmanları, düşen petrol fiyatlarının olumlu etkisi olsa da dolar kurundaki artış karşısında Türk ekonomisinin hassasiyetini koruduğunu söylüyor. Yılın ikinci çeyreğinde yapılacak seçimlerin piyasadaki faaliyetleri olumsuz etkilemesi beklenmese de bununla birlikte bazı işlemlerin yılın ikinci yarısında ertelenmesi söz konusu olabileceği ifade ediliyor. 2015 yılında İGDAŞ özelleştirme işlemi gerçekleşirse, 2015 yılının en yüksek değerli işlemi olabileceği belirtiliyor.
Şirketlerin satın alma eğilimleri şöyle şekillenecek:
AT Kearney, satın almalarla ilgili olarak şirketleri şöyle gruplandırdı:
Bağımsızlar
• Güçlü bilançolar ve daha yüksek başabaş fiyatlı varlıklara yatırımlar, kazanan ve kaybedenleri belirleyecek. Büyük bazı finansal yatırımcıların da fırsatları değerlendirerek satın almalara yönelmesi bekleniyor.
Uluslararası petrol şirketleri
• Rafinaj faaliyetleri elden çıkarma, üretim ve arama faaliyetlerini satın alma için gerekli finansmanın elde edilmesinde önemli bir kaynak olabilir. Mega anlaşmaların sayısı ise sınırlı olacak.
Ulusal petrol şirketleri
• Satın alma ve birleşme faaliyetleri kendi hükümetlerinin ulusal ajandasıyla paralel şekilde sürdürülecek. Bu da kısa vadeli yerel gereksinimlere ve politikalara uyumlu haraket edileceği anlamına geliyor. Bu şirketlerin çoğu birleşmelerde önemli bir rol oynamak için gerekli finansal güce sahip ve 2015’de daha faal olmaları bekleniyor.
Petrol hizmet şirketleri
• İşletme marjları büyük baskı altında kaldığından bu şirketler düşük fiyatlardan sert darbe almaya devam edecek. Çok parçalı alt segmentlerindeki anlaşmalar nedeniyle bu şirketler arasında satın alma ve birleşme potansiyeli büyük. Sermaye sahibi finansal yatırımcılar bu alanda aktif olacak. Mühendislik şirketleri gibi derin sbir cebi olan yeni oyuncular stratejik girişimlerde bulunabilir.
Finansal yatırımcılar
• Bu tip yatırımcıların petrol sahası hizmet sektörü, üretim sonrası hizmetlerin elden çıkarılması sırasında devreye girmesi bekleniyor.
Ülkelerin satın alma stratejileri yakından takip edilecek
Raporda ülkelerin satın almalarla ilgili stratejilerine de göz atıldı ve ulusal şirketlerin izleyeceği trendler şöyle aktarıldı:
Çin
• Petrol fiyatları düşük kalırsa satın almalar için iyi fırsatlar doğabilir özellikle de jeopolitik bariyerlerin diğer yatırmcıları engellediği durumlarda Çinli şirketler yatırımcı ya da ortak olarak davet edilebilirler.
Rusya
• Arktik ve kaya petrolünü geliştirmek için Rus şirketlerin teknolojik ‘know-how’a ihtiyacı vvar. Ancak Batılı şirketlerin yatırımları yaptırımlara takılmış durumda. sınır ötesi anlaşmalar ise Rus ulusal şirketlerin etkinliklerini artırmaları açısından önem taşıyor.
Hindistan
• Uluslararası satın almalarda diğer ulusal şirketlerin gerisinde kalıyorlar. Ancak düşük petrol ortamında satınh almalarda daha faal hale gelebilirler. Bazıları doğalkaynak alımında hevesli olduğunu çoktan duyurdu bile ancak harakete geçmeleri için bürokratik engelleri aşmaları gerekli.
Ortadoğu
• Güçlü kaynaklara sahip olmalarından dolayı Ortadoğulu enerji şirketleri üretim ve araştırma alanlarında satın almalarda fazla varlık göstermiyor. Bunun yerine sektörün diğer segmentlerine yöneliyorlar. Örneğin Suudi Aramco geçen yıl Güney Koreli rafinaj şirketi S-Oil’i bünyesine kattı. Güçlü nakit pozisyonları ve petrol fiyatlarının düşük kalması halinde ortaya çıkacak fırsatlar Ortadoğu’daki şirketlerin stratejilerini gözden geçirmelerine neden olabilir.
Çin, petrolde ‘süper güç’ peşinde
Çin, düşen petrol fiyatlarının gelirleri azalttığı devlet kontrolündeki bazı petrol şirketlerini birleştirmeyi planlıyor. Halka açık PetroChina’nın ana şirketi CNPC ile rafinaj hizmetleri veren Sinopec’in birleştirilmesiyle ‘süpergüç’ oluşturulacağı belirtiliyor. Yeni oluşum gelir olarak ExxonMobil’i ikiye katlayacak. Ancak adı geçen Çinli şirketlerin bu plana karşı çıktığı kaydediliyor. İki şirketin yetkilileri de konuyla ilgili yorum vermekten kaçınıyor.