"Türk toplumunu, İngiliz sisteminde görmek istiyoruz"

İngiltere'deki "TURKUAS-UK" vakfının başkanı Profesör Mustafa Camgöz, İngiltere'de yaşayan Türkçe konuşan toplumun ülkedeki siyasi hayata dahil olmalarına yardım etmek istediklerini belirtti.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

LONDRA - Birleşik Krallık'ta yaşayan Türk toplumunu güçlendirmeyi ve toplumun ülkedeki sisteme dahil edilmesi ile yaşam standartlarının artırılmasını amaçlayan "TURKUAS-UK" vakfının başkanı Camgöz, vakfın Londra'daki merkezinde basın toplantısı düzenledi. 

Camgöz, 12 kişilik bir ekiple TURKUAS-UK vakfının temellerini kurduklarına değinerek, "Son 1 yılda bu 12 kişi sıkı bir şekilde çalışıp, ciddiyetini gösterdi. Şimdi 6 kişiyi daha bu ekibe katmak istiyoruz. 18 kişilik bir ekip olacağız. Aktif bir şekilde bizimle birlikte çalışacak, fikirler sunacak, beyin fırtınası yapacak kişileri arıyoruz. Bizim de teklif götürmeyi düşündüğümüz isimler var ancak kapımız herkese açık, bizimle çalışmak isteyenler iletişime geçebilirler" diye konuştu.

"Bizde beyin gücü var, gelin beraber çalışalım"

Vakfın Birleşik Krallık'ta Türkçe konuşan toplumların sorunlarına değindiğini ve bu sorunlara çözüm getirmek istediğini vurgulayan Camgöz, "TURKUAS-UK'nin başkanlığını kabul etme sebebim, sorunları kanımda hissetmemdendi. Toplumdaki sorunlar belli. TURKUAS-UK olarak toplumumuzun yaşadığı sorunları ortaya çıkarıp, bunları çözümlemek istiyoruz. İngiltere'deki diğer derneklere 'bizde beyin gücü var, gelin beraber çalışalım demek istiyoruz'" ifadesini kullandı.

TURKUAS-UK'nin dernek, federasyon, sivil toplum kuruluşu, çatı ögrütü ya da klüp olmadığını vurgulayan Camgöz, şöyle konuştu:

"Biz, tamamen İngiliz sistemiyle iletişim içerisinde kayıtlı bir vakıfız. Biz, kimseyi temsil etmiyoruz. Şeffaflık bizim için çok önemli. Her şeyimizin açıkta olması, tüzüğümüz, bütçemiz, yıllık raporlarımız, gelirimiz ve giderimiz, tüm konularda açık olmakta ısrar ettik. İlk günümüzden bugüne, toplumumuzun güvenini kazandık." 

Profesör Camgöz, TURKUAS-UK'nin İngiltere'de yaşayan Türkçe konuşan topluma fayda sağlayacak yedi projesi olduğunu belirterek, "İlk projemiz, İngiltere'de siyasi hayata katılım ve teşvik. Belirli mevkilere gelmiş birçok insanımız var. Bu kişilerin siyasi hayata dahil olmalarına yardımcı olmak istiyoruz. Bizim kimseye ne yapacağını söylemeye niyetimiz yok. Rol modelleri bulup, İngiliz toplumuna sunmak, gücümüzü göstermek istiyoruz" değerlendirmesinde bulundu.

Camgöz, Almanya, Avusturya ve Belçika'da Türk parlamenterlerin mecliste yer aldığına ancak İngiltere'de, hiç Türk milletvekilinin parlamentoda bulunmadığına dikkati çekti. 

Bir diğer projenin ise Türkçe konuşan toplumunun yaşadığı sorunları ele almak olduğunu dile getiren Camgöz, "Belediye mensuplarıyla toplantılar yapıp, belediyelere ne gibi sorunların geldiğini konuşacağız" dedi.

Eğitim ve sağlık alanlarında ayrı projeler yürüttüklerine değinen Camgöz, "Okullarda rol modelleri yaratmak, teşvik etmek istiyoruz. Bazı çocuklar dilde sorunlar yaşıyor, bu alanda çalışmalarımız olacak. Belki bilgi yarışmaları düzenleyeceğiz. En önemlisi, staj yapmak isteyen gençlere yardım sağlayacağız. Ben bunu da bir yatırım olarak görüyorum" ifadesini kullandı.

"Türk toplumunu, İngiliz sisteminde görmek istiyoruz"-

Lobiciliğin bir başka projeleri olduğunu aktaran Camgöz, parlamentoya yakın olmak ve Türk toplumunu İngiliz sisteminde görmek istediklerini dile getirdi. Uluslararası tıp literatüründe "Behçet Sendromu" olarak adlandırılan hastağın bir Türk doktor olan Hulusi Behçet tarafından teşhis edilip, bu nedenle kendi adının verildiğini anlatan Camgöz, "Bu hastalığa adını vermiş doktorumuz var ancak bunu kimse bilmiyor. Türk olduğunu tanıtacağız, bizim de böyle doktorlarımız var demek istiyoruz" dedi.

Camgöz iletişim ve halkla ilişkilerin başka bir projeleri olduğunu ve toplumu olan bitenden haberdar etmek, bilgilendirme ve bilinçlendirmek istediklerini belirtti. Son olarak "özel günleri tanımak ve tanıtmak" projesi ile diğer dernek ve kurumlarla iş birliği yapmak istediklerini vurgulayan Camgöz, hem Türkçe konuşan toplumu özel günlere daha fazla dahil etmek hem de özel günlerin önemini vurgulamak istediklerini söyledi.

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı tarafından desteklenlendiklerini belirten  Camgöz, İngiltere'de yerleşik bazı Türk şirketlerinden de destek aldıklarını kaydetti.

İngiltere'nin başkenti Londra'da dün temaslarda bulunan Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'la yaptığı görüşmeye de değinen Camgöz, "kendisini faailiyetlerimiz ve projelerimiz hakkında bilgilendirdik" dedi.

Camgöz ayrıca bu ay sonunda Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı yetkililerinin, Londra'ya yapacakları ziyaret çerçevesinde TURKUAS-UK temsilcileri ile bir araya geleceğini ve düzenleyecekleri toplantıda vakfın bugüne kadar gerçekleşen çalışmalar hakkında bir sunumda bulunacaklarını açıkladı.