”Rum tarafı sorunu büyütmeye çalışıyor ”
KKTC Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün, Kıbrıs Rum tarafının Doğu Akdeniz'de yeni krizler yaratmaya çalıştığını söyledi.
LEFKOŞA - KKTC Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün, Kıbrıs Rum tarafının Doğu Akdeniz'de yeni krizler yaratarak Kıbrıs sorununu kendi amaçları doğrultusunda ilerletmeye çalıştığını belirtti.
Kıbrıs Rum yönetimi sözcüsü Stefanos Stefanu'nun Doğu Akdeniz'de petrol ve doğal gaz arama çalışmalarına ilişkin olarak, "Petrol aramak egemenlik hakkımızdır" şeklindeki açıklamasına yanıt veren Özgürgün, bu açıklamaların, Kıbrıs Rum tarafının, Türk tarafının tüm uyarılarına rağmen sorumsuz politikalarına devam edeceğini gösterdiğini ifade etti.
Özgürgün, Bakanlık Basın Büroso aracılığıla yaptığı açıklamada, Rum tarafının, "Ben egemen tarafım, ne istersem yaparım" iddiasının, hukuki açıdan tamamen temelsiz bir iddia olduğunu ve hem adada, hem de bölgede gerginliği tırmandırma yanında, Kıbrıs Rum tarafının "Elen bir Kıbrıs adası" hayalini açıkça gözler önüne serdiğini vurguladı.
"Rum tarafının kapkaççı zihniyeti gerginliği tırmandırıyor"
Rum tarafının Doğu Akdeniz'de yeni krizler yaratarak, Kıbrıs sorununu kendi amaçları doğrultusunda ilerletmeye çalıştığının ortada olduğunu ifade eden Özgürgün, gerek Kıbrıs'ın doğal kaynakları, gerek münhasır ekonomik bölge belirlenmesi gibi hususların Kıbrıs konusuyla bağlantılı olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Bu konularda mevcut durumu Rum tarafının kendi lehine değiştirmeye çalışmasına tepkisiz kalmamız beklenemez. Bu tip konular kapsamlı çözüm çerçevesinde çözümlenecektir. Bu bağlamda, Doğu Akdeniz'de olduğu varsayılan petrol ve doğal gaz rezervlerinin Kıbrıs'taki iki halkın ve bölge insanlarının yararına kullanılabilmesi için Kıbrıs sorununa erken ve adil bir çözüm bulunması gerektiği ortadadır.
Kıbrıs konusunda kapsamlı bir anlaşmaya varmadan, kapkaççı bir zihniyetle sürdürdüğü politikalarla Rum tarafı, bölgemizdeki gerginliği tırmandırmakta ve Kıbrıs'ta yaşayan iki halk arasında oluşturulmaya çalışılan güveni zedelemektedir."
Bu tutumun müzakere sürecinin verimli bir şekilde sürdürülmesine engel olduğunu ifade eden Hüseyin Özgürgün, Rum tarafının Türk tarafının egemenlik haklarını hiçe sayan bu provokatif davranışlarının, iki tarafın gelecekte nasıl yaşayabilir bir ortaklık kurabileceği sorusunu akla getirdiğini kaydetti.
Türklerin temsil edilmediği yapı adanın egemen devleti olamaz
Kıbrıs Türk halkının temsil edilmediği bir yapının, haksız yere uluslararası camia tarafından tanınsa dahi, tüm adanın egemen devleti olarak kabul edilemeyeceğinin altını çizen Özgürgün, açıklamasında şunları kaydetti:
"Kendi yönetimlerini meşru göstermeye ve tüm ada üzerinde egemen olduğu söylemini sürekli olarak gündemde tutmaya çalışan Güney Kıbrıs Rum Yönetimi yetkililerine ve sözcü Stefanu'ya hatırlatmakta yarar vardır ki, temsil ettiklerini iddia ettikleri 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti iki halkın egemenlik hakları kullanılarak kurulmuş bir Ortaklık Cumhuriyeti'dir. 'Kıbrıs Cumhuriyeti' 1963 yılında Rum tarafınca silah zoruyla gasp edildiğinden beri iki halkı temsil etmemektedir. Kıbrıs Türk halkının temsil edilmediği bir yapı, haksız yere uluslararası camia tarafından tanınsa dahi, tüm adanın egemen devleti olarak kabul edilemez. Kıbrıs Rum yönetimi sadece Kıbrıs Rumlarını temsil etmektedir ve bu yönetimin bir bütün olarak Kıbrıs adına hareket etme yetkisi de bulunmamaktadır. Kıbrıs Türk halkının egemenlik haklarının savunucusu ve yasal temsilcisi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve onun hükümetidir."