Srebrenitsa'da yine yalnız bırakıldılar
Temmuz 1995 yılında soykırımın işlendiği Srebrenitsa'da Ekim'de yapılacak yerel seçimlerde kentten kaçan Boşnaklar artık oy kullanamayacak.
SARAYBOSNA - Bosna-Hersek'te Ekim ayında yapılacak yerel seçimlerde, Bosna'daki savaşın sonlarına doğru Temmuz 1995 yılında 14 yaş üstü 8 bin erkeğin katledildiği Srebrenitsa'dan kaçan Boşnakların oy kullanamayacak olması büyük tartışmalara yol açtı.
Bosna-Hersek'te Sırp partilerin diretmesi ve uluslararası toplumun da destek vermesiyle birlikte bu yıl Ekim ayında yapılacak yerel seçimlerde Srebrenitsa'dan kaçan Boşnaklar, artık oy kullanamayacak.
ABD, Fransa, İngiltere ve Rusya'nın da aralarında bulunduğu çeşitli büyükelçilikler, Srebrenitsa'da artık seçimlerin diğer bölgelerde yapıldığı gibi yapılmasını ve bu yönde "Boşnaklara bir ayrıcalık tanınmaması" yönünde görüş bildirdi.
Uluslararası toplumdan sadece Türkiye'nin Saraybosna Büyükelçisi Ahmet Yıldız, Bosna-Hersek'te faaliyet gösteren Barış Sağlama Konseyi (PIC) toplantılarında Srebrenitsa'dan kaçan Boşnakların bulundukları yerde oy kullanmalarına destek verdi.
Potoçari mezarlığı Türkiye hariç uluslararası topluma yasaklanacak
Srebrenitsa Anneleri Derneği Başkanı Hatica Mehmedoviç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, soykırımın utanç abidesi olan 7 binin üzerinde mezarın bulunduğu Potoçari Şehitliği ziyaretinin kurban yakınlarınca artık Türkiye hariç diğer uluslararası toplumun yetkililerine yasaklanacağını söyledi.
Türkiye dışında diğer ülkelerin büyükelçiliklerine ve Bosna-Hersek Federasyonu'nun en büyük partilerine mektup gönderdiklerini ifade eden Mehmedoviç, "Eğer 10 Mayıs'a kadar Srebrenitsa soykırım kurbanlarına oy hakkı tanımayan yasanın değiştirilmesine yönelik gerekli faaliyetlerde bulunmazlarsa, kurbanların yakınları olarak Potoçari Anıt Mezarlığı'na girmelerini yasaklayacağız" dedi.
Savaş döneminin Dışişleri Bakanı AA'ya konuştu
Bosna'daki savaş döneminde ülkenin Dışişleri Bakanı olan, bir dönem Birleşmiş Milletler'in Bosna-Hersek Büyükelçiliği görevi yürüten ve merhum Aliya İzzertbegoviç'in en yakın çalışma arkadaşlarından biri olan Muhammed Şaçirbegoviç, "Bu sorunu etnik temizliği tamamlayan bir süreç olarak görmek gerekiyor. Buna izin verenler de aynı şekilde sorumludur. Ve aynı şekilde sadece 1995 yılında katliamı yapanlar hakkında konuşmak değil, şu anda bu işin devamını getirenler hakkında da konuşulmalıdır" dedi.