'Enflasyon'un sebebini ortadan kaldıracağız'

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, "Türkiye'nin kullanılmayan kapasitesini, yer altı ve yer üstü zenginliklerini, akıl ve insan gücünü daha çok üretime ve ihracata dönüştürerek, aynı zamanda ihracatımızın katma değerini artırarak milli kaynağımızı üreteceğiz" dedi.

Zeybekci, Türkiye İhracatçılar Meclisinin (TİM) 23. Olağan Genel Kurulu ve İhracat Şampiyonları ödül töreninde yaptığı konuşmada, Türkiye ekonomisinin yüz akı olan ihracatçıların bugüne kadar çok önemli başarılara imza attığını, mal ve hizmet ihracatındaki başarılarıyla Türkiye’nin ekonomik bağımsızlığının kahramanı olduklarını belirtti. 

İhracatçıların, Türkiye'yi dünyanın her noktasında başarıyla temsil ettiğini ifade eden Zeybekci, şunları kaydetti:

"İhracatçılar olarak hedefimiz her gün bir önceki günden daha fazla üreten, daha fazla ihracat yapan, ekonomik olarak daha bağımsız, edilgen değil etken bir Türkiye hedefine ulaşmaktır. Türkiye olarak dış ticarette geldiğimiz nokta asla küçümsenecek bir seviye değildir. Bugün mal ticaretimize bavul ticareti ve hizmet gelirlerini de eklediğimizde ithalat ile birlikte dış ticaret hacmimiz 450 milyar dolar seviyesine ulaşmıştır. Bu seviye asla hedeflediğimiz bir seviye değildir. Bu seviyeye başkaları tarafından kontrol edilen finansman, ham madde ve enerji kaynaklarının olduğu, başkalarının kontrol ettiği teknolojiler, tasarımlar ve patentler ile yine başkalarının hükmettiği dağıtım ve tüketim kanalları ortamında ulaştık. Fasoncu üretim ve ihracatın neden olduğu zor bir ortamda bu seviyelere gelmek büyük bir başarı. Ancak bu yola devam edersek daha fazla bir ilerleme kaydedemeyeceğiz de ortada."

Zeybekci, 2008 küresel krizinin etkilerinin halen devam ettiği bu süreçte 150 milyar dolar civarındaki ihracat seviyelerinde oyalanmaya başladıklarını anlatarak, 2023 hedeflerine ulaşmak için yeni bir anlayışa ihtiyaç olduğunu söyledi.

Türkiye olarak sürdürülebilir bir şekilde enerji ve ham madde geleceğini garanti altına almak zorunda olduklarını aktaran Zeybekci, "Finansman güvenliğimizi garanti altına alarak sanayicilerimizi, ihracatçılarımızı, yatırımcılarımızı, müteahhitlerimizi ucuz, bol ve kolay ulaşılabilir finansman imkanlarına kavuşturmalıyız." dedi.

Zeybekci, başta kültür coğrafyasının kendilerine sağladığı avantajları kullanarak dağıtım ve tüketim kanallarını kontrol eden bir yapıya ulaşmaları gerektiğini vurgulayarak, "Bilgiyi ve teknolojiyi tüketen değil üreten, kendi patentlerine sahip, kendi moda, marka ve tasarımını yaratan ve bu şekilde üretip ihraç eden bir ülke olmalıyız." diye konuştu.

1990’lı yıllar ile birlikte dünya haritasının yeniden çizildiğini belirten Zeybekci, "Bu yeni dünya haritasını çizen kalem ekonomi ve ticaret kalemidir. Tüm savaşlar ve mücadeleler ham madde enerji ve pazar hakimiyeti üzerinde dönmektedir. Bizden istenen, başkaları bu haritaları çizerken ve kendi hakimiyet alanını belirlerken bizim kendi sorunlarımızla boğuşmamız, onların işine karışmamamız, projelerine müdahale etmememizdir. Allah’ın izniyle Türkiye artık başkalarının etken alanlarında edilgen bir ülke olmayacaktır. Başkalarının çizdiği dünyada pasif bir şekilde yer almak yerine, yeni dünya haritasını çizen bir ülke olacaktır." yorumunu yaptı.

"Gerekirse kişiye özel elbise diker gibi kararlar alacağız"

Bakan Zeybekci, yeni dünyanın etken ülkesi Türkiye’yi ihracatçılarla beraber inşa edeceklerini ifade ederek sözlerine şöyle devam etti:

"İhracat politikamızı sizlerle birlikte gözden geçirerek yeni bir ihracat seferberliğini başlatacağız. Eksikliklerimizi ve engelleri birlikte belirleyip çözümlerini birlikte bulacağız. İthalat politikamızı sizlerle birlikte tekrar gözden geçirerek haksız rekabete yol açan uygulamaları tespit edip, üretim ve ihracatı destekleyen politikalarla yolumuza devam edeceğiz. İhracat, pazarlama, fuar, tanıtım, yurt dışı temsilcilik politikamızı gözden geçirip gerekli tedbirleri alacağız. Yatırım ve ihracat teşviklerinde noktasal çalışmalarımıza ağırlık vererek gerekirse kişiye özel elbise diker gibi kararlar alacağız.

Elimizi kolumuzu bağlayan uluslararası uygulamalar için gerekli adımları birlikte atacağız. En kısa sürede yurt dışı ticaret müşavirliklerdeki eksik kadrolarımızı yeni atamalar ile dolduracak ve yurt dışı ticaret merkezlerimizi hızla hayata geçireceğiz. 7 gün 24 saat tüm sorunlarınızda ve projelerinizde yanınızda olacağız. Dünyanın yeni ekonomik ve ticari bloklarla yapılandığı bu dönemde Cumhurbaşkanımızın o muhteşem destek ve yaklaşımlarıyla serbest ve tercihli ticaret anlaşmalarını artıracağız."

Türkiye, ihracatçılar, sanayiciler ve yatırımcılar için Avrupa Birliğine (AB) tam üyeliğin stratejik bir hedef olduğuna dikkati çeken Zeybekci, bu hedeften asla vazgeçmeden hızlı bir şekilde gerçekleştirecekleri diğer bir hedefin ise Gümrük Birliğinin güncellenmesi olduğunu dile getirdi.

Zeybekci, bu kapsamda, Türkiye’nin Gümrük Birliği ile ilgili karar alma mekanizmalarına taraf olmasını, AB'nin üçüncü ülkelerle imzaladığı ve imzalayacağı STA ve benzeri anlaşmalara otomatik olarak taraf olmasını ve bu sayede Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı Anlaşması (TTIP)  ve benzeri sonuçlandığında Türkiye’nin bu yapının içinde bulunmasını, Gümrük Birliğinin çerçevesinin tarım ürünleri, gıda, hizmetler ve yatırımları da kapsayacak şekilde değiştirilmesini sağlayacaklarını anlattı.

Enflasyon ve yüksek faizle mücadele

Sanayicinin, ihracatçının, aslında tüm Türkiye'nin en önemli sorunlarından birisinin yüksek faizli, kolay ulaşılamayan finansman ortamı olduğuna işaret eden Zeybekci, şunları söyledi:

"İhracatçılar ve sanayiciler olarak bu yüksek faiz ile mücadeleyi taşın altına kendimizi koyarak sonuna kadar sürdüreceğiz. 65. Hükümetimizin en önemli önceliklerinden biri sanayicilerimizin, ihracatçılarımızın finansmana, dünyada rekabet ettikleri rakipleri gibi ucuz ve kolay ulaşmasını sağlamaktır. Enflasyonla mücadelede ülkemizin gereksiz ithalatını, cari açığı gereksiz artıran tüketim alanlarını yeniden gözden geçirerek, sıkı para politikalarını devam ettirmenin yanı sıra enflasyonun sebebini talebin arzdan fazla olması olarak değil, arzın talepten az olması şeklinde yorumlayarak, arzı yani üretimi, yatırımları, istihdamı ve büyümeyi artıracak mücadele yöntemleri ile enflasyonun sebebini ortadan kaldıracağız."

Zeybekci, Türkiye’nin yıllardan beri içinde olduğu bir diğer fasit daire, büyümesinin, yatırımının, istihdamının önündeki en önemli engelin cari açık olduğunu belirterek, "Türkiye hızlı büyürse bu büyümenin finansmanı mevcut tasarruf oranları ile sağlanamayacağı için büyümenin ancak yurt dışı borçlanma ile yani cari açığını artırarak sağlayacağı söyleniyor. Bunun için maalesef zaman zaman Türkiye tam koşacakken zorunlu olarak fren yapıyor." dedi. 

Türkiye'nin  her yıl en az yüzde 5 büyümek zorunda olduğunu ifade eden Zeybekci, bunun için de net ihracatın büyümeye sürekli pozitif katkı vermesi gerektiğini ve bu şekilde 2023 hedeflerine ulaşılabileceğini dile getirdi. 

Zeybekci, "Türkiye'nin kullanılmayan kapasitesini, yer altı ve yer üstü zenginliklerini, akıl ve insan gücünü daha çok üretime ve ihracata dönüştürerek, aynı zamanda ihracatımızın katma değerini artırarak, büyüme istihdam ve yatırım için gerekli olan, kimseye hesap vermediğimiz ve faiz ödemediğimiz milli kaynağımızı üreteceğiz." diyerek, sürdürülebilir bir cari açık oranı ile bunu başaracaklarına inandığını kaydetti. 

Geri dönüşü hızlı ve karlı projeleri hayata geçirdikten sonra sağlıklı borçlanmanın da bir gereklilik olduğunun bilincinde olduklarını anlatan Zeybekci, "2016 yeniden ihracat seferberliği için şahlanan üreten reel sektör liderliğinde yeni bir başlangıcın yılı olacaktır. 2015-2016 ihracat rakamlarının dünya ortalamasından daha iyi olduğunu, dünya ticaretinin aldığımız payın yüzde 0,87 ile tarihi zirvede olduğunu anlatarak teselli bulmayacağım." şeklinde konuştu. 

Zeybekci, "Himayelerinde gerçekleştirdiğimiz tüm seyahatlerde bizlere cesaret ve motivasyon veren tavırları ve sorunların çözümünde bizden önde giden yaklaşımı ile gerçek bir ihracatçı olan baş ihracatçımız, Cumhurbaşkanımıza sizler adına, hepimiz adına çok teşekkür ediyorum." dedi.