(10:00)"Gayretimiz ekim'e kadar sanayi envanterini kurmak"

(10:00)"Gayretimiz ekim'e kadar sanayi envanterini kurmak"

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan "Gayretimiz, ekim ayına kadar sanayi envanterinin, sanayi stratejisinin üzerine teşvik sistemini kurulabilir hale getirmek" şeklinde konuştu. Ankara Hilton Otel'de 77. İzmir Uluslararası Fuarı'nın tanıtımı için düzenlenen resepsiyona katılan Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir soru üzerine, sanayi stratejisi revizyon belgesinin hazırlandığını anımsatan Çağlayan, bakanlık bürokratlarının bu konuda Daimi Özel İhtisas Komisyonu ile (DÖİK) görüştüklerini, ilerleyen günlerde de kendisinin bürokratlarla görüşeceğini söyledi. Bu ayın sonu itibariyle sanayi strajesini önce DÖİK'e sonra da Ekonomik Koordinasyon Kurulu'na (EKK) göndererek son biçimini vereceklerini belirten Çağlayan, "Gayretimiz, ekim ayı sonuna kadar sanayi envanterinin, sanayi stratejisinin üzerine teşvik sistemini kurulabilir hale getirmek" diye konuştu. Çağlayan, bu çalışma kapsamında şirketlerin ölçeksel bazda, karlılıklarından, sektörel ve bölgesel bazda verimlilik hesaplarına dek birçok önemli bulguya ulaştıklarını bildirdi. Yeni teşvik sistemiyle ilgili de bilgiler de veren Çağlayan, kendisinin de görev aldığı EKK'nın, yeni teşvik sistemini oluşturacağını, bölgesel, sektörel ve proje bazlı oluşturulacak yeni teşvik sisteminin yapılırken, gerek AB gerek Dünya Ticaret Örgütü kurallarının dikkata alınacağını anlattı. Daha sonra yeni teşvik sistemine son biçiminin Bakanlar Kurulu ve Başbakan tarafından verileceğini belirten Çağlayan, yıl sonuna dek Türkiye'nin yeni "sıfır kilometre" cumhuriyet tarihinde bir devrim yaratacak yeni teşvik sistemine kavuşacağını bildirdi. Çağlayan, yeni teşvik sisteminin, kendisinin 3Y olarak formüle ettiği yüksek katma değer, yüksek teknoloji ve uluslararası yüksek rekabet gücünün üzerine oturacağını, bu yapılırken ne illerin birbiriyle haksız rekabet ortamı içine sokulacağını, ne de sektörler arasında haksız rekabet ortamı yaratılacağını kaydetti. Yaptıkları bir diğer çalışmanın ise esnaf ve sanatkarlara yönelik olduğunu anlatan Çağlayan, "Şu anda bir taraftan sanayi stratejisini, diğer taraftan da esnaf stratejisini 3D değidimiz değişim, dönüşüm ve destek projesini hazırlıyoruz" dedi. Çağlayan, bu konuda Teskomb ile TESK ve bu kurumlarda daha önce görev yapan milletvekilleriyle beraber çalıştıklarını, türlü komisyonlar ve çalışma birimleri oluşturduklarını dile getirdi. Bu komisyon ve çalışma birimlerinde ciddi belirleme ve tahliller yapıldığını anlatan Çağlayan, bu çalışmayı da ağustos ayı içerisinde ilgili kurullara götüreceklerini kaydetti. "Hasılatla kar arasındaki denge çok gerilerde kalıyor" Gelecek hafta KOSGEB İcra Kurulu'nun toplanacağını ve burada esnaf ve sanatkarlarla ilgili sorunların ele alınacağını belirten Çağlayan, esnaf ve sanatkarların mutlaka birleşerek güçbirliği yapmaları gerektiğini ifade ederek, şöyle devam etti: "Dünyanın gidişatı da bu yönde. Bir yandan da yine onların işletme sermayesi noktasında mevcut imkanlar dahilinde çalışmalar yapacağız. Yani bir taraftan bahsettiğim gibi sanayi stratejisini hazırlarken diğer taraftan da esnaf stratejisini hazırlıyoruz. Şu anda yapmış olduğumuz çalışmalarda, 2007 yılı sonu itibariyle 530 bin kurumlar, 1 milyon 570 bin de gelir vergisi mükellefi var. Toplam 2 milyon 100 bin mükellef bulunuyor. Bu, 2 milyon 100 bin mükellefle beraber Türkiye, 2007 yılında 1.7 trilyon YTL'lik bir satış hasılatı oluşturmuş. Bu 2 milyon 100 bin işletmemizin ortaya çıkarmış olduğu kar toplamı ise toplam 95 milyar YTL. Yani 95 milyar YTL net satış hasılatının yüzde 6'sından daha az bir karlılık var Türkiye'de. Hep diyorum ya yapısal dönüşüm ve değişim sancısı bu. Yani geçmiş dönemlerde çift haneli enflasyonda bu hesaplar zaten yapılmazdı. Kar ettiğinde belli olmazdı. Şu anda benim tesbit ettiğim hasılatla kar arasındaki denge çok gerilerde kalıyor. 2 milyon 100 bin işletme 95 milyar karı yaparken, yaklaşık bu 95 milyar YTL karın 50 milyar YTL'si yani yüzde 52'si toplam bin 541 firma tarafından yapılıyor. Geriye kalan firmalar yüzde 48'i oluşturuyor. Evet bu yaptığımız çalışmada Türkiye'nin MR'ını çekiyoruz. Öyle röntgen falan yok. Eski teknoloji o. Böyle her milimetrekarede bu MR çalışmalarını yapacağız."