(15:00)"Uluslararası bir kodlama sistemi kurduk"
(15:00)"Uluslararası bir kodlama sistemi kurduk"
ANKARA - Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, ekonomik aktivitelere ilişkin istatistiklerin üretilebilmesine imkan verecek uluslararası bir kodlama sistemi kurduklarını söyledi. Bakan Çağlayan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile birlikte düzenlediği basın toplantısında, ülkedeki her şirketin, yaptığı faaliyete ilişkin uluslararası tanınırlığı bulunan bir kodu olmasını içeren NACE kodlama sistemine ilişkin bilgi verdi. Ekonominin bütünüyle kayıt altına alınmasının önemine işaret eden Çağlayan, kayıt altına almanın sadece bireylerin, şirketlerin kazancının ortaya çıkarılması ve adaletli bir vergilendirmenin tesis edilmesi anlamına gelmediğini, "ülkede kaç işletme var, bunlar nerede, ne kadar üretim yapıyorlar, ne üretiyorlar, ne kadar kazanç sağlıyorlar, ne pazarlıyorlar?" sorularının yanıtını verecek bir kayıt sistemini kastettiğini söyledi. Gelişmiş ülkelerin hemen hepsinde bunu sağlayacak ulusal kayıt sistemleri bulunduğunu anlatan Çağlayan, "Şimdi ülkemizde de sanayi envanteri başta olmak üzere ekonomik aktivitelere ilişkin istatistiklerin üretilebilmesine imkan verecek, firmalarımızın faaliyetlerinin sınıflandırılmasında kullanılacak uluslararası bir kodlama sistemi kuruyoruz" dedi. "Sanayi envanteri çalışmasının altyapısını oluşturacak" Bu sistemin Avrupa Birliği'nin (AB) kullandığı ve kısa adı NACE olarak belirlenen bir sınıflama sistemi olduğunu belirten Çağlayan, şu bilgileri verdi: "Sistem kapsamında oda ve borsalardaki mesleklerin gruplandırılmasının yeniden düzenlenmesi görevi, ilgili kanunla TOBB'a verilmiştir. TOBB yaptığı çalışmalar sonucunda bu sistemi bölgesel ve ulusal bazda ekonomik faaliyetlere cevap verebilecek hale getirmiştir. Sistem, 14 Ocak tarihli Ticaret Sicil Gazetesi'nde (Oda ve Borsalarda Mesleklerin Gruplandırılması Rehberi)adı altına yayınlanmıştır. Bu çalışmaların, ekonominin sağlıklı bir biçimde izlenmesi, değerlendirilmesi ve uluslararası karşılaştırmaların yapılabilmesi açısından büyük önem taşıdığına işaret eden Çağlayan, NACE kodlama sisteminin, sanayi envanteri çalışmasının da altyapısını oluşturacağını söyledi. Bakan Çağlayan, hükümet olarak yeni bir sanayileşme stratejisini hayata geçirmekte kararlı olduklarını belirterek, "Türkiye'nin nasıl sanayileşeceği, nerede sanayileşeceği, hangi sektörde sanayileşeceği ve ne zaman sanayileşeceğini sorgulayarak, özel sektörümüzle diyalog içinde uygun çözümleri gerçekleştireceğiz" dedi. Başka alanlarda da veri tabanı oluşturulması noktasında sıkıntılar bulunduğunu ifade eden Çağlayan, istihdamdaki kayıt dışılık yüzünden işsiz sayısına, kayıt dışı faaliyet gösteren ticari işletmeler yüzünden ticaretteki gerçek rakamlara ulaşılamadığını vurguladı. Çağlayan, durum böyle olunca milli gelirin hesaplanmasından, vergilendirmeye, üretimin planlanmasından sanayi ve ticaretin yönlendirilmesine kadar bir dizi sorun yaşandığını söyledi. Bakan Çağlayan, bu çalışmalar tamamlandığında devletin elinin ülkenin en ücra köşelerine bile uzanacağını ve daha sağlıklı politikalar üretilebileceğini kaydetti. "Devrim niteliğinde bir karar" TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da, söz konusu kodlama sisteminin ülkenin ticari ve sanayi envanterlerini üretecek bilgi sistemlerinin oluşturulmasına ve buradan üretilecek bilgilerin güvenilirliğine büyük katkı sağlayacağına inandıklarını söyledi. Hisarcıklıoğlu, bugüne kadar kullandıkları meslek kodlarının faaliyet veya sektör bazında uluslararası karşılaştırılabilirliği olan bir bilgiyi üretmek bir kenara, ulusal bazda bile standart bilgi üretilmesine imkan tanımadığını anlattı. Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti: "Uluslararası kodlama sistemine uyumlu olarak meslek gruplarının belirlenmesi devrim niteliğinde bir karardır. Tarihimizde ilk defa sektör ve faaliyet bazında şirketlerimizin envanterinin elde edileceği bir ticaret bilgi sistemi oluşturulabilecektir. Buna bağlı olarak ilk defa ülkemiz sanayisinin sektör ve ürün bazında envanterinin elde edileceği sanayi bilgi sisteminin oluşturulmasında önemli bir aşama kat edilmiştir." Sistem sayesinde firmaların kendi faaliyetlerine ve ürünlerine uygun şekilde uluslararası işbirlikleri kurmalarının da çok daha kolay hale geleceğine işaret eden TOBB Başkanı, kısa bir süre içinde odaların her bir şirkete kendi NACE kodunu postayla ileteceğini, şirketlerin kendilerine gönderilen bu duyuruları takip edip varsa itirazlarını en kısa süre içinde bağlı oldukları odaya iletmeleri gerektiğini de sözlerine ekledi. 6 ay içinde uygulanacak Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan ile TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtladılar. Çağlayan, sistemin neleri değiştireceğinin sorulması üzerine, şöyle konuştu: "Bu dönem Cumhuriyet tarihinde çok önemli bir dönem olacak. Sanayi envanteri için bu kodlamaya ihtiyaç var. Mevcut bilgilerin sürekli güncellenmesi gerekiyor. Sanayi envanteriyle beraber Türkiye'nin ticaret envanteri de ortaya çıkacak. (Hangi sektörlerde Türkiye global oyuncu olacaktır?) bu çıkacak bunların sonucunda." TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu da, "Sisteme ilişkin işlemler ne kadar süre içinde tamamlanacak?" şeklindeki soru üzerine, şirketlerin 6 ay içinde bu kodlamayı yapmak durumunda olduklarını kaydetti. İtiraz süresinin ise duyuru alındıktan itibaren 10 gün olduğunu anlatan Hisarcıklıoğlu, sanayi envanterinin doğru düzgün yapılabilmesi için herkesin bu sisteme uyması gerektiğini söyledi. Hisarcıklıoğlu, bir başka soru üzerine de, bu standartla Türkiye'deki bardak üreticileriyle Fransa'daki, Almanya'daki bardak üreticilerinin aynı kodda buluşacağını ve aynı dili konuşabilir hale geleceğini söyledi. "Giyinme özgürlüğünü vermemek yanlış olur" Hisarcıklıoğlu, "Türban konusundaki net görüşünüz nedir?" şeklindeki soru üzerine de şunları söyledi: "Net görüşümüz belli. Geçmişte söylediklerimizle bugün söylediklerimiz arasında fark yok. Türkiye'nin konsensüs içinde olduğu bir şey var; demokrasi, laiklik ve sosyal hukuk devleti. Bu değişmez kural. Bir de Anayasada düşünce, din ve inanç hürriyeti, teşebbüs hürriyeti var. Bunlara da saygılıyız. 18 yaşına gelmiş birine oy verme, kendini yönetebilme hakkı verirken giyinme özgürlüğünü vermemek yanlış olur. Giyinme özgürlüğünü de vermek lazım. İnsanların başı örtülü olarak üniversiteye gidebilmelerinde yüzde 80-90 mutabakat söz konusu. Ama kaygısı ve endişesi olanların bu kaygı ve endişelerini gidermek TBMM'nin işi. Müzakereleri izlerken bu konuda da bir adım atılacağı noktasında bir kanaat oluştu bende. Bu endişelerin giderilmesiyle ilgili kurallar uygulanmaya başlandıktan sonra esas enerjimizi doğru yerlere vermemiz lazım."