Altmış yıldan kitaplı "hatıra"lar
İş Bankası Kültür Yayınları'nın altmışıncı yaşı, geride kalan yılların toplumsal izlerini de süren bir arşiv sergisiyle kutlanıyor. Serginin en ilginç 12 parçasını sizler için seçtik...
NERMİN SAYIN
● BİR KÜTÜPHANE: Yayınevinin ilk logosu, sergi girişinde bir panoda ziyaretçilere sunuluyor. Bu ilk logodan bugünküne, dolayısıyla ilk kitap "Zabit ve Kumandan ile Hasbihal"- den TÜYAP Kitap Fuarı'na yetiştirilen son yayın olan "Kâtip Bartleby"ye tüm İş Kültür Yayınları'nı, sırasıyla, serginin ortasına kurulan kütüphanede incelemek mümkün.
● İLK KİTAP ATATÜRK'TEN: Kütüphanede yalnızca ilk kitap olan Atatürk'ün "Zabit ve Kumandan ile Hasbihal"i yok, çünkü bu nadir kitap sergi için vitrinde. Ruşen Eşref'in giriş yazısıyla, Türk Tarih Kurumu Matbaası'nda 4 bin adet basılan ve hemen tükenen bu yapıtı yayınevi basmaya hâlâ devam ediyor. Basmayı sürdürdüğü en eski kitaplardan biri de "Gog."
● TANPINAR VE HÜZÜN: Tanpınar'ın bilinen tek renkli fotoğrafı ve Sabahattin Eyüboğlu'na "gözlerinden öperek en derin dileklerimle" diye imzaladığı "Beş Şehir"e de dikkat. Baskı yılı 1960, imza Eski Türkçe. Tanpınar tutkunuysanız mutlaka görün. Bir de Hasan Âli'ye yazılmış mektup var. Alıntılıyorum: "Üniversite'ye borçluyum ve dünyada da ödeyecek halim yok. Altmış yaşında kitaplarımın tab'ı için imkân arıyorum. Ne hazin şey. Garpta benim kadar çalışmış adamın neleri olmazdı?"
● "SOYADINIZI SEVMEM": Hasan Âli Yücel'in kendisine "Kıskanmak" romanını gönderen Nahit Sırrı Örik'e "Firenk eteğine yapışmaksızın kaleme aldığınız bu eserin mevzuunun kıskanmak olmasından, henüz kitabı okumadığım halde, onun çok objektif bir görüşle yazılmış olduğunu tahmin ettim" dediği teşekkür mektubu, arşiv meraklılarını gülümsetecek bir parça. Yücel'in Örik'e "Sizi hiç pısırık olarak tanımam, sizde hoşlanmadığım tek şey soyadınız" dediğini de ekleyelim. Bu arada "örik" kazma demek!
● "KAPTAN"A SELAM: Hatırlayacaksınız, Attilâ İlhan, 2005'te okuruyla TÜYAP Kitap Fuarı'ndaki imza gününde buluşmuş, iki gün sonra da yaşamını aniden yitirerek sevenlerini şok etmişti. Şairle özdeşleşen kaptan şapkası, kaşkol ve daktilo da sergide yer alanlar arasında.
● MAVİ, MAVİ, MAVİ: Bedri Rahmi'nin ilk mavi yolculuktan itibaren tuttuğu, toplam 12 tane olan ve yayınevinin 2009'da kitaplaştırdığı "Mavi Yolculuk Defterleri"nden örnekleri de özellikle resim tutkunlarına tavsiye ediyorum.
● CANLANAN "GEYİKLİ PARK": Sunay Akın'ın -ve aslında tüm yazarların- nasıl çalıştığına dair ipuçları bulabileceğiniz bir vitrin de var sergide. Akın'ın "Geyikli Park" için aldığı elyazısı notlar, hikâyeleri bu kitapta anlatılan Çanakkale Savaşı'nda kullanılmış bir mermi ve Maçkalı bir şehidimizin künyesi, Doktor Rayn'ın orijinal fotoğrafı ve Şarlo bebeği, vitrinin dikkat çeken parçaları...
● TİTREYEN ÇİZGİLER: Grafik tasarımımızın ustalarından Mengü Ertel'i de anıyor sergi. Ertel, son olarak Erdoğan Kahyaoğlu'nun "Şuşa ile Kiki" kitabını resimlemiş Kültür Yayınları'nın. Orijinal çizimlere dikkat ederseniz, ilerlemiş parkinson'ı nedeniyle titreyen çizgisini fark edebilirsiniz ustanın.
● VE ÇANAKKALE: Çanakkale Savaşı'nın 100. yılı nedeniyle hazırlanan "Çanakkale 1915" kitabına ayrılan bölüm de hayli ilginç. Fotoğrafl ar, tütün kağıtlarından çıkan propaganda resimleri, cephede kullanılan orijinal haritalar, düşman uçaklarından atılan metal çivilerden biri, Queen Elizabeth'in güvertesinden alınan tik ağacından yapılma Çanakkale hatırası görebilecekleriniz arasında... Bu vitrininin önünde duygulanmamak mümkün değil.
● İŞTE BU CAN YÜCEL'İN: İnternette asla yazmayacağı dizeler kendisine atfedilen Can Yücel'in sahiden -hem de el yazısıyla- kaleme aldığı bir dörtlük okumak ister misiniz: "KARIMA / Güler Güler Güler / Kahkahadan geçilmiyor senden / Gıdıklıya gıdıklıya birbirimizi / Sanırım ölüyoruz biz."
60 Yılın Sergisi"nin en duygusal vitrinleri
● DOSTLARA MÜHÜRLÜ HATIRA: Ümit Yaşar Oğuzcan, Âşık Veysel'den derlediklerini "Dostlar Beni Hatırlasın" adıyla kitaplaştırıyor. İlk baskı yalnızca iki ayda bitiyor. Ozanı imza günü yapmak için İstanbul'a getiriyorlar 27 Ocak 1971'de, ama, malum, Âşık Veysel'in okuma-yazması yok. O da sevenleri için mührünü ya da parmağını basıyor kitaplara. Bu mühürlü kitap nüshası, dokunuyor insana...
● SEVGİYLE ISITACAK ÇORAPLAR: "Leylim Leylim" kitabıyla Ahmed Arif'in Leylâ Erbil'e yazdığı mektupları okumuş, aşka yeniden inanmıştık. Sergide Leylâ Erbil'den kalma el yazmalarının arasında yer alan bir yün çorap da yüreğimize değdi. Çünkü altında şu not var: "Sevgili Ahmet'in annesi tarafından örülmüş. Leylâ"