Aradaki ticari denge aleyhimize gelişti

Türkiye-İran İş Forumu'nda konuşan Halkbank Dış İşlemler Daire Başkanı Aydoğan, Halkbank'ın iki ülke ticaretinde son dönemde yaşananlar nedeniyle finansman temini için yeni uygulamalara gittiğini söyledi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Halkbank Dış İşlemler Daire Başkanı Hakan Aydoğan, Halkbank'ın İran'a uluslararası arenada uygulanan yaptırımları takip eden çok sayıdaki organizasyonla iletişim halinde olduğunu belirterek, "Görüştüğümüz tarafların çok sayıda talepleriyle karşılaşıyoruz. Biz banka olarak bu talepleri optimize etmek zorundayız. En azından mevcut olan, açık olan kanalın isabetli bir şekilde işleyebilmesi için tüm taleplerin optimize edilmesi, herkesin faydasının maksimum olduğu bir noktada buluşturulması temel amacımızdır" dedi. 

Temmuzda alınan kararlarla otomotiv ticareti ve kıymetli maden ticaretinin yasaklanmasıyla birlikte, Türk firmalarının İran'a satabileceği ürünlerin ve bu ürünlerin hacimlerinin son derece sınırlandırıldığını anımsatan Aydoğan, iki ülke arasındaki ticari dengenin Türkiye aleyhine geliştiğini dile getirdi. 

Bunu önlemek adına, Türk firmalarının işin içine girebilmesini teminen transit ticaret de olsa, ürünün Türkiye gümrüğüne girip girmemesinden bağımsız olarak faturaların içerisine Türkiye'de yerleşik bir firmanın girmesi zorunluluğunu getirdiklerini vurgulayan Aydoğan, "Türk ortaklı firma ile Türkiye'de yerleşik firma arasında da ciddi bir fark var. Biz bu firmaların ortağının İranlı, Türk, Azeri farketmeksizin, milletine bakmaksızın sadece Türkiye'de bir vergi kimlik numarası bulunmasını öngördük. Amacımızın da Türkiye'de katma değer yaratılması, Türkiye İran arasındaki ticarete bir katkıda bulunmak" ifadelerini kullandı. 

Aydoğan, Dış Ekonomik İlişkileri Kurulu (DEİK) tarafından düzenlenen Türkiye-İran İş Forumu kapsamında gerçekleştirilen "Türkiye-İran Ticari İlişkileri ve Ticaretin Finansmanı" konulu panelde yaptığı konuşmada, Halkbank'ın 30 yıldır İran'da özel temsilciliği bulunduğunu hatırlatarak, "Bizler rakiplerimize oranla bu tecrübe ve birikimi kullanarak daha hızlı iletişim kurabiliyoruz" dedi. 

Aydoğan, "Normalde finansal kuruluşlar üzerindeki yaptırımlar, İran'la yaptırımlar çerçevesindeki meşru ticaretin finansal hareketlerine herhangi bir engel oluşturmamaktadır. Fakat övünerek belirtmek isterim ki sadece Halkbank bu işlemlere aracılık etmeye devam etmektedir" diye konuştu. 

Aydoğan, uluslararası yaptırımlar çerçevesinde İran bağlantılı firmaların, İran kökenli vatandaşların dolar üzerinden işlem yapması yasaklandığı için dolar hesabı açamadıklarını söyledi. 

Halkbank'ın uluslararası mevzuata uymak zorunda olduğunu aktaran Aydoğan, bu kapsamda çalışmayı reddettikleri firmalar olduğunu kaydetti. 

Yaptırım kapsamında olmayan sektörler ve kişilerin İran ile ticaretine aracılık ettiklerini kaydeden Aydoğan, Cenevre görüşmelerinde sivil havacılık ile ilgili yaptırımlarda bir gevşemenin gündemde olduğunu, bu resmiyet kazandığı andan itibaren mutluluk duyacaklarını dile getirdi. 

Aydoğan, ilaç bedellerinin transferi ile ilgili Halbank'ın aracılık etmeye devam ettiğini vurguladı. 

Hedef 2015'te Türkiye ve İran arasındaki ticaret hacmini 30 milyar dolar seviyesine çıkarmak

Ekonomi Bakanlığı Dış Ticaret Uzmanı Hakkı Barutçu ise, Türkiye ve İran ekonomilerinin birbirini bütünlediğini ifade ederek şunları kaydetti: 

"2013 verilerine göre İran dünyada saptanmış doğalgaz rezervinin yüzde 18'ine sahip ve ilk sırada yer alıyor. Petrol açısından baktığımızda ise ispat edilen petrol rezervlerinin yüzde 9,7'sine sahip ve 4. sırada yer alıyor. Türkiye ise uluslararası ekonomiyle entegrasyonunu tamamlamış sanayi altyapısına sahip ve enerji ihtiyacı olan bir ülke. Dolayısıyla iki ülkenin birbirini tamamlayan nitelikleri ön plana çıkıyor. Bu çerçevedeki ticari ilişkilerimize baktığımızda 2015 yılında Türkiye ve İran arasındaki ticaret hacminin 30 milyar dolar seviyesine çıkartılması hedeflenmekte. 2012'de yakalanan 22 milyar dolar ticaret hacmi bu hedefi tutturabileceğimizi gösteriyor."