Avrupa pazarına kısmen geri dönüş başlayacak

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, önceki gün akşam Ekonomi Gazetecileri Derneği'nin (EGD) yılbaşı buluşması öncesinde, bir grup gazetecinin sorularını cevapladı.
 
Yaklaşık 2 saat süren bu toplantıda önemli mesajlar verdi. Bazı sanayi şirketlerinin hizmetlere yatırımına, yerli otomobil markası konusunda global şirketlere tepkisi dikkatimi çekti.
 
Bu şirketler için "Türkiye'ye hamallık işini bırakıyorlar. Sacı düzelt boya" dedi. Elektrikli oto konusunda da tepkiliydi. "Yerli oto markası derken golf arabası kastetmiyoruz" dedi. İhracat açısından verdiği en önemli mesaj, "Avrupa pazarına kısmen geri dönüş başlayacak" sözleriydi. Dış borçlar konusunda dikkat çekici sözleri vardı: "Özel sektör ve kamu borcunu bir araya koyarsan borçlar doğru ama özel sektörün borcundan bana ne?
 
Özel sektörün 203 milyar dolar borcunu düşersek Türkiye borçlu değil, net alacaklı. Bu cumhuriyet tarihinde ilk defa oluyor. Merkez Bankası'nda 121 milyar dolar rezerv var. Kamu dış borcunu düşersek 10 milyar dolar fazlamız var" dedi. Bu hesap, Merkez Bankası'nın 60.6 milyar dolarlık döviz yükümlülükleri sayılmazsa böyle. Rezervin tamamı bankanın kaynağı değil. Ancak borç oranlarında Türkiye'nin çok iyi seviyeler yakaladığı da bir greçek. 
 
Çek ve eş kefaleti konularında çalışmalar yapıldığını belirten  Çağlayan'ın açıklamalarını özet olarak aktarıyorum:
 
Avrupa'da kötü gidiş durdu ithalatları 2013'te artacak
 
"İhracatta pazar ve ülke çeşitlemesinin çok yararını gördük. Son 3 yıldır, ihracatta 29 milyar dolar artı ordan geldi. Yaptığımız çalışmalara göre Avro Bölgesi'ndeki kötü gidiş durdu. 2013'te negatif bir büyüme ile karşılaşılmayacak, pozitife doğru bir yönelim olacağı ve binde 4 daralan reel ithalatın 2013'te yüzde 1,8'lik artış göstereceği tahmini var. Avrupa'ya yeniden dönüş olacağı kanaatindeyim. Avrupa'nın Türkiye'nin ihracatı içindeki payı 2012'den daha iyi olacak. Başbakan başkanlığında Gabon, Nijer, Senegal'den başlayarak bazı seyahatler olacak. İhracatta Avrupa'ya kısmen dönüş başlayacak. Bunu derken diğer pazarları bırakacağız anlamında algılanmasın. Tuttuğumuz pazarı evvel Allah bırakmayız. Şu anda 2012'de parite konusunda kazık yediğimizi çeşitli ifadelerle dile getirdim. Şu an itibariyle 1.32. Gelecek birkaç ay ihracatı olumlu etkileyecek.
 
İhracattaki yeni meselemiz birim fiyatlar: 2011'de Türkiye 250 milyon ton sanayi üretimi yaptı. Üretimin tonu bin dolara geldi. Türkiye bununla bir seviyeye gelemez. Turquality kapsamındaki firmaların ihracatının kilogramı 2 dolar 14 cent. Türkiye ortalaması ise 1 dolar 46 cent. 2010'dan itibaren birim fiyatlarımız sürekli artıyor. Miktar olarak yaklaşık 88-90 milyon ton mertebesindeydi. Buradaki problem sanayi üretimidir. 100 dolarlık üretim için 43 dolar ithalat yapılıyor. 2023 hedefimiz 500 milyar dolar. Bunu 270 milyon ton ihracatla yapamayız. Almanya 4 dolara yapıyor, Kore, Japonya 3-3,5 dolara yapıyor. Benim başım kel mi? ' 
 
 
2013'te OVP hedefi 158 milyar dolar: 1 - 26 Aralık itibariyle ihracat 10 milyar dolardır, değerli madenler, altın hariç. Bu yılı 151 - 152 milyar dolarla kapatacağız gibi görünüyor. Hedef öngörüsü 148.5 milyar dolardı. 2013 OVP hedefi 158 milyar dolardır. 2013'te ihracatın büyümeye katkısı sıfır olarak gözüküyor. Biliyorsunuz yumuşak iniş oldu. Bizde herşey, büyüme, küçülme sert olurken, 2012'de kontrollü yumuşak iniş oldu. Ekonomi ihracat odaklı büyüdü. 2013'te iç talepte canlanma olacak. Bu da ithalatı artıracaktır. Bu artış ihracatın katkısını aşağı çeker. Bizim temennimiz ihracatın katkısının sıfırın üstünde olması.
 
İran'la altın alışverişi ticarettir: Biz altını, İran'la para değişimi aracı olarak kullanmıyoruz. Yaptığımız legal mal ticaretidir. Bir malı dışarı gönderirseniz ihracattır. 10 ayda 12 milyar dolarlık altın ihracatı olmuş. 7 milyar dolar da ithalat var. Geçen yıl 5 milyar dolar açığımız vardı, bu yıl o kadar fazla var. İhracatın yüzde 60'i İran'adır. Yüzde 30'u BAE'ye. İsviçre, İngiltere'ye ihracat vardır. 
 
Bazı sanayi şirketleri hizmetlere geçiyor, bu olmamalı
 
[PAGE]
 
Bazı sanayi şirketleri hizmetlere geçiyor, bu olmamalı
İmalat sanayinin gerek istihdamda, gerek GSYİH içindeki payı artmalı. Türkiye'de sanayicilikten gelen bazı şirketler süratle sanayiciliği unutup, başka hizmetler sektörüne gidiyor. İmalat sanayinin payını artırmak zorundayız. GSMH'de imalatın payı minimum yüzde 25 - 26 olmalı. şu anda yüzde 15'lerde. Türkiye 250 milyon ton üretim yapıyor. Sanayi üretiminin tonu bin dolar. Bu çok düşük bir seviye. 
 
KKO ölçümünde yeni çalışma var: Kapasite Kullanım Oranı (KKO) konusunda farklı düşünüyorum. TÜİK de bu konuda bir çalışma yapıyor. Kapali ışletmelerde ölçüme dahil ediliyor. 
 
STA'larda Türkiye'nin kabahati büyük
 
Türkiye, Gümrük Birliği (GB) sayesinde ihracatta rekabeti öğrendi. Ancak AB'nin haksız, riyakar politikalarına maruz kaldığmız da bsir gerçek. Serbest Ticaret Anlaşmaları (STA) konusunda Türkiye'nin kabahati, hatta haltı diyeyim, büyük. AB ile GB anlaşmaları yapılırken, AB, bir başka ülkeyle STA yaparken Türkiye'yi katmam dememiş. Bunu anlaşmadan Türkiye tarafı çıkarttırmış, Güney Kıbrıs'la ticaret yapmak zorunda kalırız, diye kaçınmış.  Şimdi GB gereği benim gümrüğüm 4.2'dir. Ancak bizim ürünlerimiz STA anlaşması olan Meksika'ya, Cezayir'e yüzde 40 gümrükle giriyor şimdi. 3 STA anlaşması onaydadır. Güney Kore tarafı meclisinden geçirdi, bizde sırada bekliyor. 10 STA anlaşması müzakerededir. Japonya ile başlayacak. ABD ile görüşüyoruz. AB, bu anlaşmaları yaparken, tamam biz hata ettik, ama siz de bari tavsiye edin diyoruz, onu da yapmıyorlar. 
 
Yabancılar hamallık yaptırıyor Yerli marka golf arabası olamaz
 
Yerli otomotiv markası derken, kendi mühendislerimizin emek ürünü, kendi tasarımımız bir markadan sözediyoruz. Üretim lisansı veren otomotiv markaları Türkiye'ye hamallık görevi vermiş. Motor, aktarma organı yok. Al sacı, düzelt, boya demişler. Araç maliyetinde yüzde 26 - 27 motor ve aktarma organıdır. Halen Türkiye'de otomotivde yerli payı yüzde 44, yüzde 56 ithalattır. Aslında yan sanayicimiz canavar gibi, yüzde 85'ini üretebiliriz. Yüzde 100 demedik zaten. Lisans veren bunu vermiyor. 6 milyar dolar motor ve aktarma organı ithalatı var. Başbakan çağrı yaptı. Bir grubumuz İtalyan ortağı ile konuştular. yaparız dediler, olmadı. Şimdi elektrikli araç modeli konuşuluyor. Arkadaşlar, yanlış anlaşılmaları düzeltelim. Bu değil! Elektriklide 10 bin euroluk araçta batarya 7 bin eurodur. Elektrikli otoya karşı değiliz. Motoru daha basittir. İthal edilir ama benim derdim ithalat değil. Elektrikli otoyu tamamen ürettik diyelim. Batarya üretimi için yüzde 50'sini yine ithal etmiş olurum. Akü, lityumdur. Türkiye'de yok, başka yerde, tedarik güvenliği şart. Babayiğitten kastımız bu değil. Golf arabasından bahsetmiyorum. 4 - 5 kişi binecek, oturacak, yüzde 85'i bizden olacak ciddi araba istiyoruz. Babayiğit arayışım sürüyor. Adaylarım var.
 
Ekonomi basınında yeni SPK Kanunu tedirginliği
 
[PAGE]
 
Ekonomi basınında yeni SPK Kanunu tedirginliği
Ekonomi Gazetecileri Derneği'nin (EGD) geleneksel yılbaşı buluşması gerçekleşti. Buluşma öncesi EGD Yüksek İstişare Kurulu toplantısı yapıldı. Toplantıda yeni SPK Kanunu'nun bazı maddelerdeki net olmayan ifadelerin ekonomi basını ve gazeteciler açısından ciddi riskleri gündeme getirebileceği üzerinde duruldu. Halen Cumhurbaşkanlığı onay sürecinde olan kanunun, 104 ve 107. maddeleri üzerinde duruldu. Başbakan Yardımcısı Ali babacan'ın da dikkatine getirilen bu maddelerde, 'haber'in 'piyasa bozucu' sayılması ve 500 bin liraya kadar cezalandırılması riski olduğu, özellikle 107'inci maddedeki "Sermaye piyasası araçlarının fiyatlarını, değerlerini, yatırımcıların kararlarını etkilemek amacıyla yalan, yanlış veya yanıltıcı bilgi veren, söylenti çıkaran, haber veren, yorum yapan ve rapor hazırlayan...." şeklinde devam eden ifadelerin belirsizlik içerdiği, bu alanda gazeteciliği, KAP'a açıklamaların yayınına indirgediği belirtildi. 
 
Toplantı sonrası gerçekleşen törende meslekte 20 yıllarını dolduran gazetecilere plaket verildi. Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin Çobançeşme'deki merkezinde gerçekleşen törende konuşan Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Başbakan Erdoğan'ın olduğu toplantılarda kısa konuşmayı öğrendiğini belirterek, ''İnovasyon haftasında Başbakanımızın katıldığı toplantıda kısa bir konuşma yaptım. 'Bu da bir inovasyondur' dedim. Bu akşam da aynısını gerçekleştireceğim'' diye konuştu. Toplantıya Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış da katıldı. TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi konuşmasında ''Bol kazançlı sağlıklı, mutlu, 2013 yılı diliyorum. Türkiye'nin özellikle ekonomi basını son derece saygıdeğer. 2013 yılında da desteklerini sürdürmelerini temenni ediyorum'' dedi. Bakan Bağış, seçici kurul üyeleri gazeteciler Hasan Arslan, Murat Gülderen, Uğur Küçük, Kaan Zenginli, Metin Can, Ceyhun Kuburlu, Zeynep Ceylan, Ayşegül Sakarya Pehlivan, Burçin Göktan, Burak Karagöz, Burcu Göksüzoğlu, Erkan Zing, Meltem Ersoy ile Gönül Yıldırım'a plaketlerini verdi. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan da meslekte 20 yılını dolduran gazetecilere ekonomi gazeteciliğine katkılarından dolayı ödül verdi. Ödül alan diğer gazeteciler ve kurumları şöyle: ''Oğuz Demir (Para Dergisi), Ömer Türkdönmez (Dünya Gazetesi), Cengiz Çambel (Retail Türkiye), Talat Yeşiloğlu (Ekonomist), İbrahim Ekinci (Dünya Gazetesi), Emine Munyar (Star TV), Nedim Şener (Posta Gazetesi), İsmail Yanmaz (emekli gazeteci), Emin Çapa (CNN Türk), Kerem Alkin (Bloomberg HT), Bülent Ekimci (Para Dergisi), İsmail Altunsoy (Zaman Gazetesi).''