”Bankacılıkta aklı selime dönmek gerek”
Ergun Özen: Türk bankaları en azından zehirli aktiflere yatırım yapmayacak kadar akıl gösterdi.
İSTANBUL - Garanti Bankası Genel Müdürü Ergun Özen, bankacılık sektörünün, nüfus kimlik numarasını müşteri numarası olarak verebilmeyi istediğini bildirdi.
IBM Türk'ün, BusinessWeek Dergisi işbirliğiyle düzenlediği ve "Düşünmenin Yeni Yolu"sloganını taşıyan İş Liderleri Forumu'nda konuşan Özen, global finansal krize değinerek, Türk bankalarının en azından zehirli aktiflere yatırım yapmayacak kadar akıl gösterdiğini söyledi.
Özen, "Sanırım bankacılıkta artık akla geri dönmek lazım. Sözün bittiği yerdeyiz. Bir şeyler yapmak lazım. Global bazda baktığımızda bu imajı değiştirmek lazım. Regülatörlerle işbirliği yaparak, onlarla çalışarak bir risk platformu oluşturmak zorundayız. İnanılmaz derecede hatalar yapıldı"diye konuştu.
Bazı yönetim kurullarında sanatçı ve film yönetmenlerinin olduğunu gördüklerini, bu kişilerin riski bilmediğini, riski biliyorlarsa da bunu nasıl yönetecekleri konusunda fikirleri olmadığını, bunun değişmesi gerektiğini anlatan Özen, bunun da global bazda bir risk yönetim sistemiyle olması gerektiğini düşündüğünü ifade etti.
Matematik modeller değil aklı selim tercih edilmeli
Dünya bankacılık sisteminde aklı selimin yerini matematik modellerine bıraktığını savunan Özen, "Aklı selimi hiçbir zaman için terk etmememiz lazım"dedi.
Satılan yanlış ürünün, müşteri ihtiyacına cevap vermeyen ürünün ilişkiyi zedeleyeceğinin bilinmesi gerektiğini kaydeden Özen, şu görüşleri dile getirdi:
"Bankacılığı artık müşterilerin iş yerlerine, telefonlarına, bilgisayarlarına sokmamız lazım. Müşteri hayatını kolaylaştırmamız lazım. Yeni eko sistemler kurmamız lazım. Burada yapılacak işler var. Artık haciz, rehin işlemlerini birçok alanda entegre etmek zorundayız. Bunun üzerinde çalışmalara başladık. Gümrüklerden, mahkemelere, hastanelere kadar artık bankacılık uygulamalarını sokmak zorundayız."
Bankaların müşterilerine numara verdiğini anımsatan Özen, "Keşke biz de nüfus kimlik numarasını müşteri numarası olarak verebilsek. Her banka başına bir kod koyar. Bu inanılmaz bir kolaylık sağlayacak"dedi.
Türkiye Yatırım, Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı Alpaslan Korkmaz da dünyada birçok yatırımcının moralinin bozuk olduğunu, yatırımcılara, "gelecekte Türkiye önemli bir konumda olacak. Şu anda bunun ivmesini görebiliyoruz"mesajı verdiklerini söyledi.
"Sizlerin ufku çok geniş"
IBM Orta ve Doğu Avrupa Genel Müdürü Marcelo Lema da Türkiye'nin büyüme hızının son yıllarda birçok gelişmiş pazarın büyüme hızını aştığını, Türkiye'nin de içinde bulunduğu ve "büyüyen pazarlar"olarak adlandırılan bölgede, dünya çapındaki iş hacmi büyümesinin yüzde 65'ini gerçekleştiren 140 ülkenin yer aldığını bildirdi.
Lema, "Bu ülkeler, altyapılarını geliştirmek için önemli yatırımlar yapıyor. Biz ise IBM'in Akıllı Dünya becerileriyle bu projelere destek olabilmek için tüm yetkinliklerimizi hizmete sunuyoruz. Bu anlamda, Türkiye'nin, inovasyon ve girişimcilik noktası haline gelme ve değişim yaratacak teknolojilerin geliştirildiği bir merkez olma potansiyeline inancımız ve desteğimiz sonsuz"dedi.
Türkiye'de çok fazla fırsat var
Türkiye'de çok fazla fırsat bulunduğunu, IBM'in Türkiye'ye büyük önem verdiğini ifade eden Lema, "Sizlerin ufku çok geniş. Artan bir nüfusunuz var. Sizler gibi olmak isterdik. Keşke Batı Avrupa'da da sizler gibi artan bir nüfus olsaydı. Batı Avrupa'da ileride emekli maaşlarını kim verecek?"şeklinde konuştu.
IBM Türk Genel Müdürü Eray Yüksek de Akıllı Dünya'nın, IBM'in birbiriyle bağlantılı teknolojilerin dünyanın işleyişini nasıl değiştirdiğine yönelik bakış açısını oluşturduğunu ifade ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bir gün tüm liderler kendilerine şunları sormak zorunda kalacak; Yalnızca bir havaalanı mı istiyoruz, yoksa akıllı bir havaalanı mı? Bir banka mı, yoksa akıllı bir banka mı? Bir kent mi, akıllı bir kent mi? Elbette, dünyayı gezdikçe, büyük sıçramalar yapan ülkeler göreceksiniz. Yalnızca en son teknolojiye ve dijital altyapılara sahip olanlar değil, aynı zamanda en modern iş tasarımlarına ve modellere geçen ülkeler bu sıçramaları yapacak. Bu, onlar için önemli bir rekabet avantajı sağlayacak. Trafikten tedarik zincirine kadar birçok alana zeka kazandıran bilişim yeteneklerini, stratejik alanlardaki yetkinliklerle buluşturmak ve sürdürülebilir 'akıllı' sistemler kurmak için kilit nokta 'işbirliği' olacak. Türkiye'nin, bu konuda sıçrama yapan ülkeler arasında yer alması, en büyük hedefimiz."
Turkcell Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Lale Saral Develioğlu da 3G ile çok önemli bir dönüm noktasına girildiğini belirtti.