Bir belgeselin içindeymişiz gibi...
Bu “Hafta Sonu Molası”nda su altı dünyasıyla iç içe günler geçireceğiz... Rengarenk sayısız balığın, mercanların ve diğer denizaltı canlılarının sessiz ama muhteşem dünyasına davetliyiz...
NERMİN SAYIN
İnanılmaz bir coğrafya: Bir yanda altın rengi uçsuz bucaksız Sina Çölü, öbür yanda su altı yaşamı gökkuşağının bütün renklerini barındıran Kızıldeniz... Özellikle deniz tutkunlarının, profesyonel ya da amatör dalış meraklılarının ziyaret ettiği bir yerde geçecek bu “Hafta Sonu Mola”- mız: Mısır’ın Şarm El Şeyh kentinde... Hazır mısınız?
Epey soğuk bir akşam, İstanbul’dan kalkan uçağımız, aralarında benim de olduğum bir grup gazeteciyi, Şarm El Şeyh’te iki oteli bulunan (Sharm El Sheikh ve Seagate Sharm) Rixos’un davetlisi olarak, bir zamanlar küçük bir bedevi kasabası olan kente, yaklaşık iki buçuk saatlik bir uçuşla ulaştırdı. İyot kokulu havayı soluyarak, konaklayacağımız 2016’da açılan Rixos Seagate Sharm’a geçerken, hepimiz sabahın bir an önce olması için sabırsızlanıyorduk. Gündoğunca bizi rüzgârlı bir hava karşıladı ama ne gam! Kızıldeniz’e nazır yaptığımız kahvaltı ve sonrasında, palmiyelerin çevirdiği kumsalı ardımızda bırakıp otelin neredeyse 1 kilometre uzunluğundaki iskelesinde coral'ları, aralarında konaklamış şaşkın balıkları, ilerideki lagünü ve su sporları yapanları seyrederek laciverdi iç okşayan “denize” ulaştığımız yürüyüş, içimizden kasveti uzaklaştırıverdi.
Şnorkelleri takıp...
Dilerseniz burada da şnorkelinizi takıp denizle kucaklaşabiliyor, envai çeşit balıkla ve mercanlarla hasbıhâl edebiliyorsunuz. Gün içindeyse deniz, bulunduğumuz coğrafyaya uygun bir sihirle çekiliyor ve bu medcezir, iskelelerin üstünden bile Kızıldeniz’de yaşayan en az on tür balığı gözlemlemenizi, fotoğraflarını çekmenizi, yiyecek arayan deniz kuşlarıyla selamlaşmanızı sağlayabiliyor.
Gün batımında çöle doğru...
Daha durun: Şarm El Şeyh’te denizi ve çölü görür görmez içinizde uyanan “Bir belgeselin içindeyim” hissi, gün batımı yaklaşırken Sina Çölü’nde çıkacağımız safariyle taçlanacak... İşte ATV’ler çölün gizemini biraz olsun sezinleyebilmeniz için bugünün seyyahlarını bekliyor. Dilerseniz cip benzeri araçlarla da katılabiliyorsunuz konvoya. Ve sonra çöl. Altın sarısı kumların üstünde duyup duyabileceğiniz tek ses motorlardan gelen yeknesak ton... Önde bedevi rehberiniz, kumları savurarak volkanik oluşumlar arasında ilerliyorsunuz. Yorucu evet, ama, bedevi çadırında “çölde çay” içip, dilerseniz safarinize deveyle küçük bir turu da katıp, rehberinizin gösterdiği yerde konaklayıp o sessizlik içinde yankı oyunları oynarsanız, emin olun yorulduğunuza değecek. Dilerseniz Şarm El Şeyh’in hareketli gece yaşamıyla günün stresini atabilirsiniz, ama, yarın dalış günü, unutmayın!
BATIKLAR BURADA ADETÂ TURİSTİK DEKOR OLMUŞ
Deyim yerindeyse dünyanın akvaryumundayız, denize doymak mümkün değil. Teknelerle dalış yapacağınız noktalara giderken, batıklar göreceksiniz, -ne demiş Orhan Veli- sakın şaşırmayın! Batıklar adetâ turistik dekor olmuş burada, çevrelerinde yüzebiliyorsunuz. Yüzmeyenlerse benim gibi fotoğrafl ayabilmek için birbiriyle yarışıyor! Zaten dünyanın en ünlü batıklarından biri olan Thistlegorm da buradaymış. Bu arada, hemen ekleyeyim, kentte kış döneminde de dalış yapılabilecek hava koşulları mevcut...
YILDIZLAR BURADA DAHA MI YAKIN, NE!
Burada gökyüzü sanki daha yakın, uzansanız yıldızları tutabileceksiniz! Son akşamsa bize bir sürpriz hazırladı: Kum fırtınası... Uçakları geciktirdi ama, şehrin içini fazla etkilemedi, üstelik enteresan, masalımsı bir ışık verdi sokaklara.
KIZILDENİZ’İN ÜSTÜ AYRI, ALTI AYRI GÜZEL...
Şarm El Şeyh’e büyük çoğunluk, harika denizi ve tabii ki dalış turizmi için geliyor. Coral'ların olduğu yerler neredeyse beyaz denecek kadar açık mavi, lagünler turkuaz, gemilerin geçtiği açık deniz ise lacivert. Deniz ve sualtı zenginlikleri büyük bir özenle korunuyor.
Dalış yapmak isteyenlerin ilk adresleri Tiran Adası ve dünyanın en büyük sualtı tabiat parklarından biri olan Ras Mohammed. Teknelerle açılıyor, rehberlerinizin uygun gördüğü alanlarda duraklıyor ve kısa bir eğitimden sonra dalıyorsunuz. Tercih etmezseniz, şnorkelle yüzerken bile onlarca farklı tür balığı gözlemlemeniz mümkün. İster dalın ister dalmayın, Şarm El Şeyh’te deniz yaşamını gözlemleyebilmeniz için bir önerim var size: Submarine yani denizaltı turları. Tabii bildiğiniz anlamda bir denizaltı değil bu. İki türü var. İlkinde teknelerin dipleri camdan, bu tekneler daha küçük... İkincisi daha büyük teknelerle: Alt katlarının iki cephesinde televizyon ekranı büyüklüğünde camlar var, önlerinde de tabureler... Tekne Akabe Körfezi’nde ilerledikçe sarı, siyah, kırmızı, eflatun, beyaz, mavi aklınıza gelen her renkte, farklı iriliklerde -Örneğin epey kallavi bir Napolyon balığı gördüm ben- balıklar geziniyorlar ekranınızın önünde. Mercanların nefasetine de hayran olacaksınız. Binbir çeşit renkleri ve şekilleriyle denizi süslüyorlar. Submarine’nin pencerelerini ve o pencerelerden çektiğim bir görüntüyü sağda görebilirsiniz... 2 saate yakın süren bu tur, kısa süreli dalışlarla Kızıldeniz’e doyamayan herkes için ideal. Hele aileseyseniz kesinlikle katılın. Çocuklar inanılmaz eğleniyorlar... Üstelik belli bir bölümünde güverte alanından şehri seyretme imkânı da veriyor... Su sporlarının yanı sıra rüzgârla da aranız iyiyse, sürat motorunun çektiği bir paraşütle yapılan parasailing de deneyebilecekleriniz arasında. Ekleyeyim, kıyıdan izlemesi de keyifli...
ÇÖLÜ VE VOLKANİK OLUŞUMLARI GÜN BATIMINDA SAFARİYLE KEŞFEDİN!
Şarm El Şeyh’te en popüler aktivitelerden biri Sina Çölü’nü -sadece başlangıcından da olsa- anlayıp yaşayabileceğiniz safariler. ATV’lerle çıkılan safarilerde dinlenen bedevilere ve develerine rastlamak da mümkün. Verilecek çölde çay molasıysa en keyifl i anlardan biri.
KENTİN MODERN VE YEREL YÜZLERİ
Hem hediyeliklerinizi alabileceğiniz hem de eğlence hayatına dahil olabileceğiniz bölgelerinden Old Market, Soho ve Naama Bay’i gezmeden dönmeyin Şarm El Şeyh’ten. Geçen yıllarda yaşananlardan sonra kentte yoğun güvenlik önlemi var. Büyük bir meydan ve çevresindeki restoran-kafelerle Soho, şehrin modern yüzü. Yerleştirdikleri onlarca heykelin arasında Hollywood ikonları Marilyn Monroe ve Lorel ile Hardy’ye dahi rastlayabilirsiniz. Meydanın ortasında düzenlenen ışık gösterileri de ilgi çekiyor. Old Market ve Naama Bay bölgeleriyse kısmen daha yerel. Naama Bay’in ortasındaki sahnede dans gösterisine ve yılanlı bir şova denk geldik örneğin... Şarm El Şeyh'te otantik hediyelikler arıyorsanız zorlanabilirsiniz, en ilginçleri papirüsler, baharatlar, doğal yağlar ve tahta objeler. Yukarıda görebileceğiniz çöl gülleri de enteresan, suya koyduğunuzda hareketleniyorlar. Ya yemek? Dünya mutfağı restoranları var Şarm’da. "Ben Türk mutfağından vazgeçmem" derseniz, adres Rixos Sharm el Sheik, Lalezar Restoran.