Birleşme sonrası pazarda yüzde 25 paya ulaşan AvivaSA Genel Müdürü Egemen; Global kriz, sektörde pazarı küçültmez

İSTANBUL - AvivaSA Genel Müdürü Meral Egemen, global ekonomideki gelişmelerin toplam fon büyüklüğünde bir iniş etkisi yaratacağını, ancak pazarın küçülmesinin söz konusu olmadığını belirterek, bütün şirketlerin satıcı sayılarını artırmakta olduğunu bildirdi. Egemen, AK Emeklilik ile Aviva Hayat ve Emeklilik'in birleşmesinden doğan ve 31 Ekim 2007 itibariyle faaliyete geçen AvivaSA Emeklilik ve Hayat'ın ilk 3 ayında yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Birleşme çalışmaları kapsamında irili ufaklı 125 proje yürütüldüğünü belirten Egemen, şirketlerin operasyon ve teknoloji altyapılarını birleştiren ve bu yılın şubat ayı başında tamamlanan bilişim teknolojisi altyapısı entegrasyon çalışmasının ardından birleşmenin yüzde 80'inin bittiğinin söylenebileceğini, artık birleşmenin en kolay gibi görünen ama bir taraftan da en zor ve uzun süreli olan kültürel birleşme kısmının kaldığını ifade etti. Birleşme sürecinde en tehlikeli gelişmelerden birinin, en önemli çalışanları, pazar payını ve satıcıları kaybetmek olduğuna işaret eden Egemen, böyle durumlarda birleşerek daha büyük, güçlü bir şirket kurmayı hayal eden ortakların beklentilerinin tersi bir durumla karşılaşabildiğini belirterek, "Birleşerek, yaklaşık yüzde 25'le en büyük pazar payını elde ettik, şimdi de bu pazar payını sürdürüyoruz. Ayrıca en iyi elemanları tutabileceğimiz bir lüksümüz oldu" dedi. Hedef, pazar payımızı korumak AvivaSA'da şu anda hedefin mevcut pazar payını korumak olduğunu dile getiren Egemen, sektöre yeni yabancı girişlerinin beklendiğini hatırlatarak, yeni girişlerin büyüyen bir pazarda kendi pazarını da yaratacağını ancak sektörün büyüklerinden eleman almaların da söz konusu olabileceğini aktardı. Egemen, AvivaSA'nın 2008 Şubat ayı itibariyle 233 bin katılımcı ve 1 milyon 136 milyon YTL fon büyüklüğüne sahip olduğunu belirterek, "Başta söylediğimiz çoklu dağıtım kanalı dediğimiz şeyi 3 ayın sonunda tamamlamış bulunuyoruz" dedi. Sektördeki gelişmelere de değinen Egemen, kurumların çalışanlarına bireysel emeklilik sigortası yapması için beklenen hakediş süresi (vesting) uygulamasının sigortacılık kanunu ile yasalara girdiğini hatırlatarak, şunları kaydetti: "Kurumların çalışanları adına yapacakları bireysel emeklilik uygulamalarında belli bir süre çalışanı kuruma bağlamanın anahtarı aranıyordu. Kanunda o boşluk olduğu için birçok kurum yapmıyordu. Yasanın ardından hepimiz bu kadar işin arasında ciddi bir satış furyasına başladık. Geçen senelerde bekleyen birçok kurum 'Tamam biz hazırız ve artık kanun da çıktığına göre yapmak istiyoruz, gelin bir daha anlatın' diyor." Vakıflarla ilgili çalışmanın da bu yılın nisan-mayıs aylarında tamamlanmasını beklediklerini kaydeden Egemen, çokuluslu şirketlerin özel emeklilik benzeri uygulamaları kapsamında yurtdışında değerlendirdikleri ancak vergi avantajı gibi olanaklardan faydalanmayan birikimler bulunduğunu ifade etti. Türkiye krizden doğrudan etkilenen ülke değil 2008 yılında global ekonomide yaşanan gelişmelerin Türkiye'ye ve sektöre etkisi konusunda da, Türkiye'nin yaşanan krizden doğrudan etkilenen bir ülke olmadığına işaret eden Egemen, büyük yatırımcıların riskli döneme girilmesi nedeniyle yatırımlarını az riskli ülkelere kaydırma eğiliminin etkisinin hissedileceğini belirtti. Egemen, hisse senedi fiyatlarının düşüşü veya faizlerin yükselişinin sektörün birikimlerine olumsuz etki edecek iki faktör olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti: "Toplam fon büyüklüğünde bir iniş olacak tabii. Bu tür dalgalanma ya da volatilite ortamları insanların orta ve uzun vadeli yatırımlarında tedirginlik yaratıyor. Böyle durumlarda önce kısa vadede kredimi kapatayım diyor. Ancak, her şeye rağmen büyüyecek bir pazar. Pazarın küçülmesi söz konusu değil, bütün şirketler satıcı sayılarını artırıyorlar. Satıcı sayıları geçen yılın başına göre neredeyse iki katına çıkıyor."