Bu ihracatla ne 2023 hedefleri tutar ne de 2071

ANKARA - Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) , Türkiye'nin niteliği düşük mallar üretip ihraç etmesinin, 2023 hedeflerine ulaşmayı hayal kılacağını belirterek, "Bunu satabiliyoruz, elimizden ne gelir?" demek yerine, "Niteliği yüksek sektörlerde nasıl küresel bir oyuncu olabiliriz?" sorusuna cevap aranması ve bu sektörlerin gelişiminin desteklenmesi gerektiğini vurguladı. 

 

TEPAV Finans Enstitüsü Araştırmacısı Ekrem Cunedioğlu tarafından hazırlanan "Tamahkârlığı Bırakıp, Doğru Sektörlere Odaklanmak Gerek" başlıklı politika notu yayımlandı. Çalışmada ihracatın niteliğini ölçmek için kullanılan EXPY değişkeni kullanılarak, "2023 hedeflerine ulaşmak için hangi sektörlere önem verilmeli?" sorusuna cevap arandı. 1990-2005 arasında yükselen EXPY'nin 2005'ten sonra durağan bir seyir izlemeye başladığı açıklanan raporda, değişkenin 2010-2011 döneminde ise düşüş yaşadığı bildirildi. Rapora şöyle devam edildi: 

 

"Niteliği görece düşük sektörlerdeki yükselişin devam edip etmeyeceğini söylemek şu an için mümkün değil ama şayet Türkiye böyle bir sürecin başındaysa daha çok yol alınmadan bu gidişata dur demekte yarar vardır. EXPY'nin uzun vadede büyüme performansıyla pozitif ilişkisi göz önüne alındığında, Türkiye'nin niteliği düşük mallar üretip ihraç etmesi, 2023 hedeflerine ulaşmayı bir hayal kılacaktır. ‘Bunu satabiliyoruz, elimizden ne gelir!' demek yerine, ‘Niteliği yüksek sektörlerde nasıl küresel bir oyuncu olabiliriz?' sorusuna cevap aranmalı ve bu sektörlerin gelişimi desteklenmelidir." 

 

Güney Kore başardı

Çalışmada 1980'lerden önce Türkiye'den daha zayıf bir ekonomi olan Güney Kore'nin, dünyanın önde gelen ekonomilerinden biri haline geldiğine dikkat çekilerek, Güney Kore'nin gelişim sürecinde uyguladığı sanayi politikaları incelendiğinde, niteliği yüksek sektörlerin geliştirilmesine öncelik verildiğinin gözlendiği ifade edildi. Niteliği yüksek sektörlerde üretim yapabilir hale gelmenin, aslında üretim becerilerinde artış sağlamakla eşdeğer kabul edilebileceği açıklanan çalışmada, "Dolayısıyla bir ekonomide nitelikli sektörlerin payı arttıkça, o ekonominin üretim olanakları eğrisi genişlemektedir. Üretim olanakları eğrisi genişleyen bir ekonomininse hem üretim yapabileceği sektör sayısı hem de bu sektörlerdeki çıktı miktarı artacaktır. Türkiye 2023 hedeflerine, niteliksiz mallarını, bulduğu her pazara satan bir ekonomi olarak ulaşamayacaktır" denildi. 

 

Hedeflere ulaşabilme için 4 öneri

Çalışmada hedeflere ulaşabilmek için dört öneriye yer verildi: 

"1- Makine, elektronik ve ulaşım araçları ile plastik ve kimyasallar sektörlerinin üretimden ve ihracattan aldığı pay arttırılmalıdır. 

2- Her sektörün içinde hem sıradan hem de nitelikli mallar vardır. Öncelik verilecek sektörlerin niteliğinde, sektördeki niteliği yüksek mallara öncelik vermek suretiyle artış sağlanmalıdır. 

3- Firmaların uluslararası rekabete açılmasının yenilikçiliği tetikleyip verimliliği arttırdığı ve dolayısıyla büyümeye katkıda bulunduğu unutulmamalıdır. 

4- Küresel ekonomideki trendleri zamanında yakalanıp, bu trendler politika gündeminde yer almalıdır. Güney Kore'nin öncülüğünü yaptığı yeşil büyüme kavramı, günümüzün trendi olarak karşımıza çıkmaktadır."