Bu muhabbet hiç bitmese!
Biri İngiltere’nin, diğeri Fransa’nın dünya sinemasına armağanı: Alfred Hitchcock ve François Truffaut. Öyle iki isim ki bugünkü sinemanın mihenk taşı olarak parlıyorlar neredeyse... Görelim bakalım, bugünün ünlü sinemacıları onları nasıl anıyor?
NERMİN SAYIN
Sinemada en son ne zaman bir belgesel izlediniz? “En son ne zaman bir belgesel vizyona girdi?” diye karşı bir soruyla yanıt verdiğinizi duyar gibiyim. İşte bu hafta arayı kapatma zamanı, çünkü hem sinemayı, hem de hayatı anlamanıza araç olacak bir yapıt var sinemalarda: “Hitchcock / Truff aut.”
Onlar iki dahi! Biri İngiltere’nin, diğeri Fransa’nın dünya sinemasına armağanı: Alfred Hitchcock ve François Truff aut. 1966’da bir araya gelip tam üç gün sinema konuşuyorlar, ortaya bir kitap çıkıyor. Bir zamanlar Afa Yayınları Türkçe de basmıştı, yeni baskısı maalesef yok, ama ilk baskı sahaflardan çıkabilir... Neyse, belgesele dönelim... Benicio Del Toro’nun oynadığı etkileyici “Düş ve Gerçek” (Jimmy P.) filminin yazarlarından Kent Jones, bu bahsettiğim kitaptan yola çıkarak bir belgesel hazırladı. Bu yılki pek çok festivalin gözde filmi olan “Hitchcock / Truff aut”, bugünkü sinemanın devlerine soruyor: “Bu kitap sinemaya bakışınızı tasıl etkiledi?”
Fransa ve Amerika Birleşik Devletleri ortak yapımı olan filmde, Kent Jones’un sorusuna yanıt verenler de, en az sorunun kaynakları kadar ünlü: “Seven” ve “Dövüş Kulübü”yle algımızı allak bullak eden David Fincher, Robert De Niro’yla işbirliği yaptığı “Taksi Şoförü” ve “Kızgın Boğa”yla sinemaya iki efsane karakter armağan eden Paul Schrader, beyazperdenin yaşayan en önemli ustalarından Martin Scorsese, “Alice ve Martin” gibi yapıtlara yazar olarak da imza atan Paris doğumlu Olivier Assayas, “Paper Moon”un yaratıcısı Peter Bogdanovich, “Büyük Budapeşte Oteli” ve “Tennenbaum Ailesi” gibi yapımlarla kendinden önce olmayan bir estetiği yaratan Wes Anderson, Japon sinemasının önde gelen isimlerinden Kiyoshi Kurosawa, “Gün Doğmadan”; “Gün Batmadan” ve “Geceyarısından Önce” serisinin yaratıcısı Richard Linklater hemen aklıma gelenler... Yani, bugün komedi de, dram da, suç filmi de, gerilim de sevseniz mutlaka birinden birinden, komple sinemaseverseniz hiçbirinden vazgeçemeyeceğiniz isimler! Bu çok önemli yönetmenler, Alfred Hitchcock ve François Truff aut odaklı konuşurken; bir anlamda iki ustaya saygı duruşunda bulunurken, tema sinemayla sınırlı kalmıyor üstelik, elbette hayat ve bilgelik de giriyor işin içine... Belgeseli seslendirense günümüzün önde gelen Fransız aktörlerinden; “Kelebek ve Dalgıç”ta bakışlarıyla konuşan muhteşem Mathieu Amalric.
Bence bu benzersiz sohbete ortak olma fırsatını kaçırmayın!