CHP’li Böke: Büyüme hedefi aşırı iyimser

Orta Vadeli Program'da 2016 için öngörülen yüzde 4,5 büyüme hedefinin aşırı iyimser olduğunu belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, "Son 4 yılda yakalanan yüzde 3'lük ortalamanın ötesine taşıyacak bir çerçeve yok" dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Ekonomi muhabirleri ile sohbet toplantısı gerçekleştiren CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, hükümetin açıkladığı 2016-2018 dönemini kapsayan yeni OVP'yi değerlendirdi. 

Yeni OVP'yi "suni" olarak nitelendiren ve gerçekçi varsayımlar üzerine inşa edilmediğini savunan Böke, OVP'lerin amacının kamu ve özel sektör için öngörülebilirlik sağlayarak, yol haritası belirlemek olduğunu söyledi. Böke, OVP'nin bu anlamda öngörülebilirlik sağlamadığını ifade ederek, "Türkiye'ye yol göstermiyor, gerçeklerden kopuk" diye konuştu.  

Böke, OVP'nin sağlıklı olmadığı durumlarda kamu kaynaklarının kullanımının da sağlıklı olmayacağının altını çizerek, Türkiye'nin, gerçekleri okuyabilen yeni bir OVP'ye ihtiyaç duyduğunu kaydetti.  

OVP'deki Amerikan Merkez Bankasının (Fed) faiz kararının, jeopolitik risklerin ve Çin ekonomisindeki yavaşlamanın diğer gelişmekte olan ülkelere oranla Türkiye'ye etkisinin sınırlı olacağına ilişkin tespitleri de eleştiren Böke, "Türkiye, gelişmekte olan ülkelerden olumsuz ayrışmaktadır. Dünyada ne oluyorsa Türkiye'de bunun etkileri diğer gelişmekte olan ülkelere kıyasla çok daha olumsuz bir şekilde hissedilmektedir" diye konuştu. 

OVP'nin aşırı iyimser bir küresel büyüme tahmini üzerine inşa edildiğini öne süren Böke, bu durumun OVP'nin Türkiye'nin gerçek anlamda yakalayacağı büyüme ile ihracat performansını yansıtmadığını, cari açık tahmininin de aşırı iyimser olarak nitelendirilebileceğini belirtti.  

"İç siyasi belirsizlik olmadığı varsayımıyla hazırlanmış"

CHP Genel Başkan Yardımcısı Böke, yeni OVP'nin Türkiye'de iç siyasi belirsizlik olmadığı varsayımıyla hazırlandığına dikkati çekerek, buna karşın ülkenin ciddi bir iç siyasi belirsizlikle karşı karşıya bulunduğunu savundu.  Türkiye için jeopolitik risklerin gelecek dönemde azalacağı öngörüsünü de eleştiren Böke, "Bırakın jeopolitik risklerin azalacağını, bu işin uzmanları 2016 yılının dünyada son yıllarda görülmüş en yüksek jeopolitik risklerinin yaşayacağını ifade etmektedir" değerlendirmesinde bulundu.  

OVP'de dikkat çekilen reformlara ilişkin görüşlerini de paylaşan Böke, 25 Öncelikli Dönüşüm Programı'ndaki tamamlanmış eylemler ile bu eylemlerin hayata geçirilmesi ile elde edilen başarıların kamuoyuyla paylaşılması gerektiğini söyledi. 

"Küresel iklim değişikliği, siber güvenlik gibi konular yok"

Böke, yeni OVP'de küresel iklim değişikliği, siber güvenlik gibi konulara ilişkin ifadeler yer almadığını kaydetti.  Dünyada ekonomik ilişkilerin yeniden şekillendiğini de vurgulayan Böke, "Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı (TTIP) Anlaşmasının müzakereleri hala devam ediyor. Türkiye hala masanın etrafında yok, olmalı. Olmak için gösterdiği gayreti destekliyoruz. Hükümetin bu yönde attığı adımların önemli olduğunu ve bunun daha etkin yapılması gerektiğini bir kez daha anımsatıyoruz" diye konuştu. 

"Ben de bir iktisatçı olarak bu süper üçlünün gerçekleşmesini istiyorum"

OVP'deki makro ekonomik çerçeveye yönelik eleştirilerde de bulunan Böke, OVP'ye göre Türkiye'nin iç tüketimle canlanmasına karşın enflasyon ve cari açığın düşeceğini belirtti. "Ben de bir iktisatçı olarak bu süper üçlünün gerçekleşmesini istiyorum" diyen Böke, iç tüketimde canlanmanın mutlaka enflasyona yol açacağını, mevcut para politikasıyla aksinin mümkün olmadığını dile getirdi.  

Soru-Cevap

Konuşmasının ardından gazetecilerin, OVP'deki enflasyon, cari açık, büyüme gibi hedeflere ilişkin görüşleri ve tahminleri sorulan Böke, Rusya ile yaşanan krizin etkisiyle turizm gelirleri ve ihracatın düşecek olması nedeniyle Türkiye'nin büyümesinin 0,5-1 puan arasında azalacağına dair politika analizleri bulunduğunu kaydetti. 

2016 için "yüzde 4,5 büyüyeceğiz" diyerek büyümenin mümkün olmadığını belirten Böke, söz konusu oranın sadece Rusya ile yaşanan kriz nedeniyle en az 0,5 puan daha düşük geleceğinin söylenebileceğini dile getirdi. 

Yüzde 4,5 büyüme hedefinin aşırı iyimser olduğunu savunan Böke, "Son 4 yılda yakalanan yüzde 3'lük ortalamanın ötesine taşıyacak bir çerçeve yok" diye konuştu.  

Böke, petrol fiyatlarına yönelik OVP beklentilerine ilişkin olarak ise petrol fiyatlarının oynak seyrettiğini, Türkiye'nin 20 dolara da 70 dolara da hazır olması gerektiğini belirtti.  

Merkez Bankası Başkanın nisanda değişeceğinin anımsatılarak, değişikliği bir risk olarak görüp görmediğinin sorulması üzerine Böke, "Türkiye ekonomisinin en büyük sorunu isimler üzerinden siyasete sıkıştırılmış olmasıdır" değerlendirmesinde bulundu. 

Asıl önemli olan şeyin yapılan işin niteliği olduğunu vurgulayan Böke, başkanın yanı sıra Para Politikası Kurulunun büyük çoğunluğunun da değişeceğini ifade etti.  Böke, isim değişikliğinin risk faktörüne dönüşmemesinin iktidarın yükümlülüğünde bulunduğunun altını çizerek, bu anlamda yeni gelecek isimlerin şimdiden sunulması gerektiğini sözlerine ekledi.