Çin, gıda krizine formül buldu: Yurtdışında üretim

Çin, gıda krizine formül buldu: Yurtdışında üretim

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Gıda fiyatlarındaki artıştan kaynaklanan kriz, BM'den Dünya Bankası'na kadar birçok kuruluşu harekete geçirirken, Çin devasa nüfusunu doyurmak için kendi formülünü buldu; yurtdışında üretim yapmak. Tarımsal üretimi talebi karşılamaya yetmeyen Çin, çareyi Avustralya, Latin Amerika ve eski Sovyet ülkeleri gibi yurtdışındaki alanlarda üretim yapmakta arıyor. Hükümet, yatırımcıları yabancı ülkelerde toprak almaya ya da kiralamaya teşvik ediyor. Kentleşmenin beslenme alışkanlarını değiştirdiği ve gıda talebinin hızla arttığı Çin'in gıdada kendi kendine yettiği günlerin sayılı olduğu belirtiliyor. Ülkenin daha şimdiden soya fasulyesinin büyük bir bölümünü ithal ettiği ve önümüzdeki dönemde diğer bazı tarım ürünlerini de ithal etmek zorunda kalacağı tahmin ediliyor. Bu nedenle yeni tarım alanlarının bulunmaması halinde, ülkede gıda fiyatlarındaki yükselişin devam edeceği belirtiliyor. Bir süredir küresel gıda krizinden çıkışın çarelerini arayan Çin hükümeti de, Küba ve Afrika'daki bazı pilot uygulamaların ardından, yatırımcıları ülke dışında kaynak yaratmaya yönlendirmeye karar verdi. BBC'nin Pekin basınına dayandırdığı habere göre, Çin Tarım Bakanlığı'ndan yetkililer, Çinli üreticileri, Latin Amerika, Avustralya, Rusya ve eski Sovyet cumhuriyetlerinde toprak kiralamaları ya da satın almaları konusunda cesaretlendirdiklerini dile getirdi. Çinli üreticilerin işleyecek toprak için ülke dışına bakmaya başlamasının bir başka nedeni de ülkede üretim maliyetlerinin artması. Küba ve Meksika'daki tarım projelerini yürüten Suntime Group'un başkanı Zhang Xichen, başka bölgelerdeki zengin su ve toprağın kullanılmasının Çinli şirketlerin maliyetlerini düşürebileceğini söyledi. Kentleşme ekilebilir alanları yok ediyor Çin hükümeti, 1,3 milyarlık nüfusu açısından herhangi bir gıda sıkıntısı bulunmadığını dile getirse de, fiyat artışlarını engellemekte güçlük çekiyor. Bu türden bir adımın, ülkenin gıda kaynaklarının güvenliğini uzun vadede sağlama konusunda da faydası olacağı düşünülüyor. Çin'de kentleşme nedeniyle tarım alanlarının ticaret bölgelerine dönüşmesi, ekilebilir alanların azalmasına yolaçıyor. Kırsal kesimden kentlere göç dalgası yaşanıyor; önümüzdeki 12 yıl içinde 320 milyon kişinin kentlere yerleşmesi bekleniyor. Kentlerde yaşayanların beslenme alışkanlıkları ise daha çok protein ağırlıklı. Ancak Çin'deki tarım alanları, hem hayvanların hem de insanların beslenmesi için gerekli tahılın üretimini karşılamakta yetersiz kalmaya başladı. Son verilere göre, ülkedeki ekilebilir alanın büyüklüğü geçtiğimiz yıl 40 bin 700 hektar azalarak 121.73 milyona indi ve Pekin yönetiminin 'kritik seviye' olarak kabul ettiği 120 milyon hektara yaklaştı. Ülkede tarım alanların çoğunun çiftçilere ait olmaması da bu alanların etkin bir şekilde kullanılmasını engelliyor.