Çöpte 10 milyar dolarlık enerji var

MALATYA - Evsel ve endüstriyel enerji kazanları üreticisi Mimsan, ayçiçek kabuğundan zeytin çekirdeğine, çay çöpünden mısır sapına, kayısı çekirdeğinden odun talaşına kadar bitkisel atıkları enerjiye dönüştürüyor. Mimsan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet İlhan, "Türkiye çöpe attığı bitkisel atıklarını enerjiye dönüştürebilse enerjiye her yıl ödediği 50 milyar doların 10 milyar dolarını tasarruf eder" diyor. Türkiye'de satılan her dört kazandan birini Malatya'daki merkezinde üreten Mimsan, ülkemizde ilk defa geliştirilen bitkisel atıkları enerjiye dönüştüren ısı sistemlerini basın mensuplarına tanıttı. Bugüne kadar Türkiye'de çöpe atılan ve çevreyi kirleten bitkisel atıkların gelişmiş ülkelerde enerji maliyetlerini yüzde 65'e varan oranlarda düşürdüğünü belirten Ahmet İlhan, "Türkiye enerjide dışa bağımlı. Her gün artan enerji maliyetleri yüzünden fabrikalar kapanıyor veya üretim tesisleri enerjisi ucuz ülkelere kayıyor. Çöpe giden bitkisel atıklar değelendirilerek ciddi bir tasarruf sağlanabilir. Bu yüzden fabrikalara bitkisel atıkla çalışan enerji sistemleri kuruyoruz. Zımpara tozundan ayçiçek kabuğuna, odun talaşından zeytin ve kayısı çekirdeğine, pamuk şiftinden çay çöpüne kadar üretim sonrası ortaya çıkan bitkisel atıkları enerjiye dönüştürerek fabrikaların enerji maliyetlerini azaltıyoruz" diye konuştu. "OYKA'nın ağaç kabuklarını enerjiye dönüştürdük" Mimsan, Türkiye'nin bitkisel atıkla çalışan yüzde 100 yerli ilk enerji santralını Zonguldak Çaycuma'daki Oyak Grubu'na ait OYKA Kağıt fabrikasında kurmuş. 5 milyon dolara mal olan tesisin mart ayında faaliyete geçtiğini anlatan İlhan, "OYKA bugüne kadar kağıt hamuru, talaş ve ağaç kabuklarını atacak çöp bile bulamıyordu. Buna karşılık yüksek enerji giderleri ile karşı karşıyaydı. Biz OYKA'ya yerli kömür, doğalgaz ve bitkisel atıkların tümünü aynı anda yakabilen 28 MW'lık bir enerji sistemi kurduk. Bu sayede hem yüzde 80 enerji tasarrufu sağlandı, hem de atıkların çevreyi kirletmesi önlendi. Sistem 1 yılda da kendini amorti edecek" diye konuştu. İlhan, ağaç kabuğu, talaş, MDF atıkları ve zımpara tozu atıklarıyla çalışan benzer enerji sistemini 2 milyon Euro yatırımla Samsun Vezirköprü'deki bir sunta fabrikasında kurduklarını ve haziran ayında devreye alınacağını söyledi. Yüzde 30 enerji yoğun çalışan çay işletmelerinde de çay çöplerini değerlendirdiklerini vurgulayan İlhan, ÇAYKUR ve Doğuşçay'a aynı sistemi kurduklarını kaydetti. Avrupa'da konutların bitkisel atıkla çalışabilen enerji kazanlarına geçmesi için daire başına 2 bin 500 Euro destek verildiğini belirten İlhan, bu yüzden doğalgazdan vazgeçildiğine dikkat çekti. İlhan, AB ülkelerine konutlarda çalışan kazan sistemleri ihraç ettiklerini, Gürcistan ve Romanya'da iki fabrikaya da bitkisel atıkla çalışan sistem kurduklarını söyledi. 300 kişinin çalıştığı Mimsan'da yıllık 5 bin ton metal imalatı yapılıyor. 2007'de 22 milyon dolar ciro elde eden Mimsan'ın 2015 hedefi ise bin 500 çalışan ve 200 milyon dolar ciro. Saman ve anız, enerji için yakılacak Mimsan Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet İlhan, "Mimsan, anız ve samanın enerji kazanlarında yakıt olarak kullanılması ile ülkemize yıllık 400 milyon dolar kazanç sağlanması konusunda bir proje üzerinde çalışıyor. Ayrıca her yıl yaz mevsiminde anız yakılması yoluyla yaşanan ekolojik tahribatın önlenmesi gerekiyor" dedi. "Efsane markayı ayaklandıracağız" Mimsan, 1980 yılında Türkiye'nin ilk 500 şirketi arasına giren ancak dünya ekonomisine ayak uyduramayarak 1989 yılında faaliyetleri sona eren ısıtma sanayiinin efsane markası Sungurlar'ı bünyesine kattı. ABD'de tahsil gören merhum Sabahattin Sunguroğlu tarafından 1947 yılında kurulan Sungurlar markasını ve hisselerini sembolik bir fiyata satın aldıklarını belirten Ahmet İlhan, "Ortada üretim tesisi ve maddi bir değer yoktu. Sadece iki kamyon dolusu proje arşivi çıktı" dedi. Günümüzde başta Petrol Ofisi, Coca-Cola ve çimento fabrikaları olmak üzere birçok tesiste halen kullanılmakta olan kazanların yüzde 80'inin Sungurlar markalı olduğunu belirten İlhan, "Biz bu markayı devralarak bu kazanların da teknik bakım sorumluluklarını üstlenmiş olduk. Ayrıca günümüzde kazan işinde çalışan yöneticilerin yüzde 70'i Sungurlar'da çalışmıştır. Bu yönüyle bir okul olarak kabul ediliyor. O zaman 200'ü mühendis toplam 2 bin çalışanı bulunan Sungurlar gibi bir marka günümüzde bile yok. O dönemde Sungurlar'da çalışan ve halen hayatta olan yöneticileri danışman olarak bünyemize katacağız. Sungurlar markasını da endüstriyel ürünlerimizde kullanacağız" diye konuştu.