Ekonominin patronları piyasalara moral verdi / Devlet Bakanı Nazım Ekren
Ekonominin patronları piyasalara moral verdi / Devlet Bakanı Nazım Ekren
"Yeni dönemde yabancı fonlar Türkiye'ye çekilecek" ANKARA - Hükümet 'türban ve Irak'a sınır ötesi operasyon' tartışmalarının ardından uzun süredir ihmal ettiği ekonomiyi piyasalardaki dalgalanmanın ardından tekrar gündemine aldı. Uzun süredir üzerinde çalışılan istihdam paketi ve TÜİK'in milli gelir rakamlarında revizyonunu son noktaya getiren hükümet, ekonomide yeni nesil reformlarını belirledi. Bu kapsamda kabinenin ekonomiden sorumlu bakanlarından Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Nazım Ekren, Hazine'den Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Şimşek ve Maliye Bakanı Kemal Unakıtan bir basın toplantısı düzenleyerek, ekonomide gelinen noktayı ve bundan sonra yapılacakları anlattılar. Toplantıda konuşan Nazım Ekren, TÜİK'in milli gelir revizyonu ile Türkiye'nin makro ekonomik açıdan daha zengin durumda gösterdiğini dile getirirken, 500 milyar dolarlık milli gelir ile sektörel ve bölgesel odaklı teşviklerin ve vergi konusunda daha atak bir zeminin oluştuğunu kaydetti. Ayrıca Ekren, artık böyle bir ekonomide uluslaraarası yatırımcının Türkiye'ye daha farklı bakacağını dile getirirken, yeni dönemde yabancı fonlardan daha fazla yararlanılacağını belirtti. Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye'nin milli gelirinin kamu net borç stokuna göre dayanıklılığının arttığını ve kırılganlığının azaldığını söylerken, YTL'nin yüzde 5 değer kaybı veya kazancı durumunda devlet brüt borç stokunun GSYİH'ye etkisinin 2001 yılında yüzde 2.2, 2007 yılında ise yüzde 0.6 oranında etkilediğinin altını çizdi. Şimşek, yeni milli gelir rakamları ile kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye'nin notunu yükselteceğine dikkat çekti. Maliye Bakanı Unakıtan ise yeni milli gelir rakamları ile mali disiplinde taviz vermeyeceğini belirtirken, "Mali disiplin, ayağını yorganına göre uzatmak demektir. Ödeneğimiz varsa harcama yapacağız, yoksa yapmayacağız. Bu dengeler değişti. Türkiye yeniden değerlemeye alınacak. Türkiye ekonomisinin analizi yeniden yapılacak. Ama Türkiye'nin vazgeçmeyeceği konulardan birisi de yapısal reformlardır. Yapısal reformlar devam edecek, mali disiplin devam edecek, özelleştirmeler devam edecek. Mikro ekonomik anlamda, rekabet gücünü artırıcı önlemler devam edecek" diye konuştu. Nazım Ekren: "Türkiye gerçekten büyüdü" Basın toplantısında basın mensuplarının sorularını almaktan kaçınan Ekren, kamuoyunda merak edilen konuları konuşması sırasında kendisi sorarak kendisi cevaplandırdı. Ekren, TÜİK'in milli gelir rakamlarını revizyonu ile milli gelirde yüzde 31.6 artışa yönelik gazete başlıklarına taşınan 'Türkiye bir günde zengin oldu" haberlerine atıfta bulunarak, "milli gelir rakamlarından sonra ülke daha mı zengin oldu" sorusunun cevabı olarak, "milli gelir büyüklüğü değiştiği için makro açıdan bakıldığında Türkiye gerçekten daha zengin durumda görünüyor ama güncellemenin oldukça muhafazakar tutulduğunu ve çok ciddi araştırmalardan sonra en iyi seçeneğin ortaya çıkarıldığını da söylemek gerekir" dedi. Ekren, kişi başına düşen geliri vatandaşın hissedip hissetmediğine ilişkin olarak ise milli gelirin güncellemesi gelir dağılımındaki herhangi bir değişimi ya da gelişmeyi ifade etmediğini belirtti. Güncellemeyle AB'ye tam uyum sağlanıp sağlanamadığına ilişkin olarak ise önemli ölçüde uyumun sağlandığını ama tam uyumun daha sonraki veri ve bilgi setlerini de dikkate alarak 2011 yılında tamamlanacağını ifade etti. Şimşek: "Enflasyon hâlâ yüksek, kur ve faiz riski azaldı" Devlet Bakanı Şimşek, yeni milli gelir rakamları ile borcun endişe kaynağı olmaktan çıktığının önemli bir göstergesi olduğunu belirtirken, Türkiye'nin enflasyonunun hâlâ bir miktar yüksek olduğunu ve faizlerin 2 haneli rakamlarda olduğunu kaydetti. Şimşek, enflasyon ile ilgili "Her ne kadar hedeften epey uzakta gibi görünüyorsak da aslında temel trend son derece olumlu" dedi. Öte yandan Şimşek, kur ve faiz riskinin azaldığını belirterek, "Brüt olarak baktığınız zaman döviz cinsinden toplam kamu borç stokunun toplam borca oranı yüzde 31'lere inmiş, bu rakam bildiğiniz gibi 2003 yılında yüzde 46'nın üzerindeydi. Aynı şekilde değişken faizli tahvillerin, bonoların toplam borç stoku içerisindeki payı da düşmüştür. Yani Hazine olarak biz kamu borç stoku çerçevesinde hem faiz riskini hem kur riskini azaltmış bulunmaktayız" dedi. Reyting kuruluşları temkinli Şimşek, son milli gelir hesaplamalarının kredi derecelendirme kuruluşlarının önümüzdeki dönemde dikkate alınacağını söyledi. Şimşek, erken açıklamaların ciddi bulunmayacağını, yeni rakamların modellere girmesi gerektiğini belirtirken, uluslararası piyasaların sıkıntılı bir süreçten geçmesi nedeniyle de reyting kuruluşlarının temkinli davrandıklarını kaydetti. Şimşek, "Biz evimizi düzene sokmaya devam edeceğiz. Türkiye, çok daha iyi konumda. Son verileri kimse ihmal edemez. Bir süre sonra dikkate almak zorunda kalacaklar. Türkiye, güncellemeyle mevcut notun üzerinde bir notu hak edecek bir noktaya gelmiştir. Ben çok ümitliyim" dedi. Unakıtan: "Mali disiplinden taviz yok" Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, ise yeni milli gelir rakamlarının ardından Türkiye'ye bakışın biraz daha iyileşeceğini belirterek, "Bütün dengeler değişti. Dünya kamuoyu Türkiye'yi bundan sonra daha farklı değerlendirmek mecburiyetinde. Hesaplamalar acaba fazla mı yapıldı? Hayır, öyle bir şey söz konusu değil. Ne kadar zengin olursak olalım, GSYİH ne kadar artarsa artsın, mali disiplinden ayrılmamız söz konusu değil" dedi. Unakıtan, vergi gelirlerinin GSYİH'ye oranının düşmesine ilişkin olarak, "Ev sayısı artmış. Bunlar kirada mı, değil mi, vergisi verilmiş mi, verilmemiş mi biz onlara bakacağız. İşyeri sayısı artmış. Biz, vergi sayısını artırmayı, yeni vergiler koymayı düşünmüyoruz. Ama vergileri tabana yaymayı düşünüyoruz" dedi. Unakıtan'ın milli gelirin güncellenmesinin bütçe rakamlarına etkisi hakkında verdiği bilgiye göre 2006'da bütçe giderlerinin GSYİH'ye oranı eski milli gelir serisinde yüzde 30,9 iken yeni seride yüzde 23,5'e düştü. Yüzde 30,1 olan bütçe gelirlerinin GSYİH'ye oranı yeni seride 22,9 olarak hesaplandı. Vergi gelirlerinin GSYİH'ye oranı 2006'da eski seriye göre yüzde 23,9, yeni seriye göre ise yüzde 18,1 oldu. Faiz dışı fazlanın GSYİH'ye oranı da 2006 yılında yeni seriye göre yüzde 5,4 olarak hesaplandı. Gözden geçirmeler birleşiyor Bu arada Mehmet Şimşek, IMF ile imzalanan stand-by anlaşması çerçevesinde gözden geçirmelerin birleştirilebileceğini açıkladı. Şimşek, Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu'ndan geçen sosyal güvenlik reformunun IMF olsa da olmasa da hayata geçirileceğini belirtirken, reform nedeniyle 7. gözden geçirmenin tamamlanması geciktiğinden, stand-by'ın son üç gözden geçirmesinin birleştirilmesinin gündeme geldiğini açıkladı. Şimşek, mayıs ayında tamamlanması öngörülen stand-by anlaşması çerçevesinde gözden geçirmeleri tamamlayacak zaman kalmadığını ve ABD'de gelecek hafta gerçekleştireceği temaslarda konuyu karara bağlayacağını kaydetti. İkinci nesil reformlarla neler sağlanacak? -Büyümenin sürdürülmesi -Makro ekonomik istikrar, -Rekabet gücünün artırılması, -Sosyal gelişmenin artırılması, -Mali kurallarla kayıtdışılık önlenecek Ulaştırma fonu destek görmedi Bu arada toplantıda Ulaştırma Bakanlığı'nın ulaştırma altyapı yatırımlarının finansmanı için kurulması öngörülen 'fon'u gündeme geldi. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, bütçe disiplinini bozacak hiçbir adıma izin vermeyeceklerini dile getirirken, Mehmet Şimşek, 5 yıldır bütçede saydamlık ilkesini oturttuklarını bundan sonra da öyle devam edeceğini belirterek fona sıcak bakmadığını ifade etti. Revize milli gelir, faiz dışı fazlayı vurdu TÜİK'in milli gelir rakamlarını güncellemesinin ardından diğer ekonomik büyüklüklerde değişiklikleri beraberinde getirdi. 2006 yılında bütçe giderlerinin gayri safi yurtiçi hasılaya oranı eski seride yüzde 30.9 oranındayken, yeni seride 23,5 oranına düştü. Bütçe gelirlerinin GSMH'ye oranı ise eski seride yüzde 30,1'den 22,9'a geriledi. Öte yandan hükümetin IMF'ye taahhütleri arasında yer alan faiz dışı fazla hedefinin 2006 yılında tutturulamadığı dikkat çekti. Kamuoyuna ve IMF'ye 7.2 olarak açıklanmasına karşın, revize edilen milli gelir rakamları ile FDF'nin GSYİH oranının yüzde 5.4 olduğu ortaya çıktı. Ulaştırma fonu destek görmedi Bu arada toplantıda Ulaştırma Bakanlığı'nın ulaştırma altyapı yatırımlarının finansmanı için kurulması öngörülen 'fon'u gündeme geldi. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, bütçe disiplinini bozacak hiçbir adıma izin vermeyeceklerini dile getirirken, Mehmet şimşek, 5 yıldır bütçede saydamlık ilkesine oturttuklarını bundan sonrada öyle devam edeceğini belirterek fona sıcak bakmadığını ifade etti. Revize milli gelir Faiz Dışı Fazla'yı vurdu TüiK'in milli gelir rakamlarını güncellemesinin ardından diğer ekonomik büyüklüklerde değişiklikleri beraberinde getirdi. 2006 yılında bütçe giderlerinin Gayri Safi Yurtiçi Hasılaya oranı eski seride yüzde 30.9 oranındayken, yeni seride 23,5 oranına düştü. Bütçe gelirlerinin GSMH'ye oranı ise eski seride yüzde 30,1'den 22,9'a geriledi. öte yandan Hükümetin IMF'ye taahhütleri arasında yer alan Faiz Dışı Fazla hedefinin 2006 yılında tutturulamadığı dikkat çekti. Kamuoyuna ve IMF'ye 7.2 olarak açıklanmasına karşın, revize edilen milli gelir rakamları ile FDF'nin GSYİH oranının yüzde 5.4 olduğu ortaya çıktı. Yıllar Bütçe giderleri/GSYİH 87 baz 98 baz 2001 48.7 36,2 2006 30.9 23,5 Yıllar Bütçe gelirleri/ GSYİH 87 baz 98 baz 2001 32,7 24,3 2006 30.1 22,9 Yıllar Vergi gelirleri/GSYİH 87 baz 98 baz 2001 24,4 18,2 2006 23,9 18,1 Yıllar Bütçe açığı/GSYİH 87 baz 98 baz 2001 16,0 11,9 2006 0,8 0,6 Yıllar Faiz dışı fazla/GSYİH 87 baz 98 baz 2001 7,0 5,2 2006 7,2 5,4