Ekonomistler işsizlik rakamlarını değerlendirdi

Halk Yatırım Menkul Değerler AŞ Araştırma Direktörü Banu Kıvci Tokalı, "İşsizlik oranındaki artışın önemli bir kısmı, mevsimsel davranışla ilgili" dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

AA Finans Analisti ve Ekonomist Haluk Bürümcekçi, mevsimsellikten arındırılmış iş gücüne katılım oranının yüzde 53,2 ile tarihi zirvesinde seyrettiğini belirtti.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Türkiye'de işsizlik oranı, temmuzda geçen yılın aynı ayına göre 0,1 puan artarak yüzde 10,8 oldu. Söz konusu dönemde işsiz sayısı 88 bin kişilik artışla 3 milyon 531 bin kişi olarak kayıtlara geçti.

Buna göre, Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı, temmuzda geçen yılın aynı ayına göre 88 bin kişi artarak 3 milyon 531 bin kişiye çıktı. Aynı dönemde işsizlik oranı 0,1 puan yükselerek yüzde 10,8 oldu.

Konuya ilişkin olarak değerlendirmede bulunan AA Finans Analisti ve Ekonomist Haluk Bürümcekçi, işsizlik oranındaki değişimin mevsimselliğin gerektirdiği hafif yükselişten daha sert arttığının görüldüğünü ifade etti. Bunun ise ikinci ve üçüncü çeyrekte büyüme hızında gözlenen yavaşlamanın istihdamı olumsuz etkilemeye devam ettiğini düşündürdüğünü aktaran Bürümcekçi, "Temmuz ayında istihdam aylık 49 bin azalırken, iş gücü 167 bin ile yüksek artış göstermiş ve işsiz sayısının 216 bin artmasına neden olmuştur. Öte yandan, özellikle iç talebin seyri açısından önemli bir gösterge olarak izlediğimiz tarım-dışı istihdamın yıllık artış hızının yüzde 3,3 ile önceki aya benzer seyrettiğini görmekteyiz." ifadelerini kullandı.

"İşsizlik oranının mevsimsel olarak da yükseleceği dönemdeyiz"

İşsizlik oranının mevsimsel olarak da yükseleceği bir dönemde bulunulduğunu dile getiren Bürümcekçi, "Mevsim etkilerinden arındırılmamış verilerin tarihsel gelişimine bakıldığında, genellikle işsizlik oranının yılın en düşük noktasını mayıs ayında gördüğü, bu ayı takiben de ocak ayı sonuna kadar yükseliş eğilimine girdiği bilinen bir gelişmedir, yani mevsimsellik söz konusu oranların gelişiminde önemli bir belirleyici olmaktadır. Bu nedenle işsizlik oranındaki yükselişin, mevsim etkilerinden arındırılmış verilerde gözlenip gözlenmediği trend açısından daha önemli bir unsur olmaktadır. Buna karşılık, istihdamın ekonomilerin gerek genişleme gerekse daralma dönemlerinde ancak bu döngü belirli bir olgunluğa ulaştıktan sonra belirgin değişim gösteren bir üretim faktörü olması, bu verinin öncü bir gösterge olmaktan çok, ekonomik aktivitedeki değişimlerin hane halkı üzerindeki etkilerini gecikmeli olarak yansıtan bir veri olduğunu unutmamamızı da gerektiriyor." değerlendirmesinde bulundu.

Bürümcekçi, şunları kaydetti:
"Mevsimsellikten arındırılmış işsizlik oranı 2005-2017 döneminde en düşük seviyesini yüzde 8,1 ile Haziran 2012’de görmüş, en yüksek seviyesine ise yüzde 14,8 ile Şubat 2009’da ulaşılmıştı. İşsizlik oranları 2016 Mayıs’tan itibaren çok hızlı yükseliş eğilimine girerek Aralık’ta yüzde 11,9 ile Mart 2010’dan bu yana en yüksek seviyesine çıkmıştı. 2017 yılında alınan önlemlerle ve yılın ikinci yarısında büyümede gözlenen belirgin güçlenmeyle beraber de ocak ayında yüzde 9,9 seviyesine kadar gerileme gözlenmişti. Sonrasında gözlenen yatay seyri takiben ise ekonomideki yavaşlamayla birlikte son dört aydır yükseliş eğiliminde. Öte yandan, mevsimsellikten arındırılmış verilerde trend açısından istihdamdaki aylık değişimlerin daha fazla bilgi içerdiğini düşünüyoruz. ABD tarım dışı istihdam verilerinin izlendiği gibi, Türkiye’de de mevsimsellikten arındırılmış tarım-dışı istihdam aylık değişimini takip etmekteyiz. Bu açıdan bakıldığında, Türkiye ekonomisinde 2012-2015 döneminde aylık ortalama 70 bin kişilik güçlü sayılamayacak bir tarım dışı istihdam artışı yakalanmıştı. 2016 yılı ortalaması ise 27 bin ile 2012-15 dönemi ortalamasının çok gerisinde kalmıştı. Geçen yıl ise, yıl ortalaması 114 bin seviyesi ile belirgin güçlenmişti. Bu yıl ilk çeyrekte 47 bin artışa karşılık, ikinci çeyrek ortalaması ise 11 bin artışla yavaşlamaya işaret etmişti. Temmuz’da ise 9 bin azalış kaydedilmiş. Buna karşılık, mevsimsellikten arındırılmış iş gücüne katılım oranı yüzde 53,2 ile tarihi zirvesinde seyrederken, işsizlik oranının yükselmesini getirdi."

"Artışın önemli bir kısmı mevsimsel davranışla ilgili"

Halk Yatırım Menkul Değerler AŞ Araştırma Direktörü Banu Kıvci Tokalı da işsizlik oranındaki artışın önemli bir kısmının mevsimsel davranışla ilgili olduğunu kaydetti.

Bu etkiler dışlandığında yükselişin 0,1 puan olduğunu ifade eden Tokalı, "İş gücüne katılım oranının düşmesine karşın işsizlik oranının artmış olması, gerekse de finansal dalgalanmanın ekonomik aktivitede yarattığı yavaşlamanın istihdam piyasasında gelecek dönemdeki etkilerini düşündüğümüzde, gelecek verilerde işsizlik oranındaki artışın belirginleşmesi beklenebilir." değerlendirmesinde bulundu.

"İşsizlik oranında önemli bir gelişme yok"

İntegral Yatırım Araştırma Direktörü Tuncay Turşucu, temmuz dönemine ait işsizlik oranını yüzde 10,8 seviyesinde açıklandığını belirterek, "Bu rakam geçen yıl aynı dönemde yüzde 10,7 seviyesinde bulunuyordu. Geçen yıla göre 507 bin kişilik istihdam artışı görülüyor. Bu artışın tarım dışı sektörden geldiği görülüyor. Tarım sektöründe ise 247 bin kişi istihdamda azalma görülüyor. Geçen yıla göre iş gücüne katılım kadar hemen hemen aynı miktarda istihdam oluştuğunu söylemek mümkün. Bu nedenle işsizlik oranında önemli bir gelişme görülmüyor." değerlendirmesinde bulundu.

Turşucu, mevsim etkilerinden arındırılmış verilerde ise istihdam azalırken işsizlik oranının arttığını belirterek, işsizlik oranının geçen ayki veride yüzde 10,9 iken yüzde 11 seviyesine yükseldiğini kaydetti.

Arındırılmış veride işsizlik oranının şubat ayından bu yana artış eğiliminde bulunduğunu ifade eden Turşucu, "Yine aynı veride istihdam rakamında yılbaşındaki istihdam seviyesinin altında bulunuyoruz. Manşetteki verilerde mevsim etkileri öne çıkmış görünüyor. Turizm sektörünün güçlü olması bunda etkili olmuş olabilir. Gelecek dönemde hem ekonomideki daralmanın iyice hissedilmesi hem mevsimsel etkilerin zayıflaması ile birlikte işsizlik oranında artışlar görülebilir. Nitekim hükümetin 2018 yılı işsizlik oranı beklentisi yüzde 11,3 seviyesinde bulunuyor."

Turşucu, verinin piyasalar üzerinde önemli bir etkisi olmadığına vurgu yaparak, borsa ve dolar kurundaki pozitif seyirlerin devam ettiğini kaydetti.

"Arındırılmış verideki artış sene başından beri devam ediyor"

GCM Menkul Kıymetler Araştırma Uzmanı Enver Erkan, arındırılmamış ham verilere bakıldığında, temmuz ayının da içinde olduğu yaz döneminin zaten istihdamın arttığı, iş gücüne katılım oranının arttığı bir zaman dilimi olduğunu belirterek, "Buna karşılık hem ham işsizlik oranında, hem de mevsimsellikten arındırılmış işsizlik oranında artış görülmektedir. Arındırılmış verideki artış sene başından beri devam ediyor." değerlendirmesinde bulundu.

Erkan, ikinci yarıdan itibaren ekonomik performansta meydana gelen yavaşlamanın istihdam tarafında da bundan sonraki aylarda yansıma bulacağını ifade ederek, işsizlik oranın da ağustos-eylül ayından sonraki periyotta artış gösterebileceğini kaydetti.

İşsizlik oranı yüzde 10,8'e çıktıİşsizlik oranı yüzde 10,8'e çıktı

 

Bu konularda ilginizi çekebilir