Enflasyonda orta nokta yüzde 5.9

ANKARA - Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, 2009 yılında enflasyonun yüzde 70 olasılıkla ortalama yüzde 5.9 olacağının tahmin edildiğini açıkladı.

Enflasyon Raporu'nu açıklayan Yılmaz, petrol fiyatlarının 2009 yılında ortalama 60 dolar, 2010 ve sonrasında ise 70 dolar olarak gerçekleşeceğinin varsayıldığını, vergi oranlarında ayarlamanın enflasyona etkisinin ise yüzde 1.5 olacağının varsayıldığını aktardı. Yılmaz, bununla birlikte gıda fiyatlarının 2009 yılında yüzde 7.5 sonrası için de yüzde 6 olabileceğini ifade etti.

Durmuş Yılmaz, kısa dönemde bir miktar faiz indirimi, daha sonra sabit kalması varsayımıyla enflasyonun yüzde 70 olasılıkla 2009'da ortalama yüzde 5.9 olacağını açıkladı. 2009'da enflasyon aralığının yüzde 4.9 - 6.9 olarak öngörüldüğünü bildiren Yılmaz, 2010 yılının ikinci yarısından itibaren enflasyonda kademeli düşüş beklendiğini söyledi.

Yılmaz, 2010 için yüzde 70 olasılıkla orta noktanın yüzde 5.3 olmak üzere enflasyonun yüzde 3.7 - 6.9 aralığında tahmin edildiğini bildirdi. Enflasyonun 2011 yılı sonunda yüzde 5.5'in altında istikrar kazanacağının öngörüldüğünü kaydeden Yılmaz, 2011 yılında enflasyonun yüzde 4,9, 2012 yılı sonunda ise yüzde 4,8 olmasını öngördüklerini belirtti. 

Döviz alım ihalelerine başlanmasıyla ilgili çalışma var

Bu arada Merkez Bankası Durmuş Yılmaz, döviz kurlarının politika aracı olmadığını ve hareketi piyasa koşullarının belirlediğini ifade etti. Döviz kurlarında oynaklık olursa her zaman müdahale edebileceklerini belirten Yılmaz, şu anda böyle bir durumun söz konusu olmadığını vurguladı.

Yılmaz, döviz alım ihalelerine yeniden başlanmasıyla ilgili bir çalışma yapıldığını da sözlerine ekledi.

"Faizlerde ikinci indirim süreci olabilir"

Küresel ekonomiye ilişkin risklerin azalmakla birlikte, önemini koruduğunu vurgulayan Yılmaz, şöyle konuştu: "Kredi piyasalarındaki sorunların devam etmesi ve işsizlik oranlarının yüksek seyretmesi küresel iktisadi faaliyete ilişkin aşağı yönlü riskleri canlı tutmaktadır. Önümüzdeki dönemde küresel ekonomideki sorunların uzun süre giderilememesi ve bu durumun yurt içi iktisadi faaliyetteki toparlanmayı daha da geciktirmesi durumunda, politika faizlerinde ikinci bir indirim süreci ve sonrasında faiz oranlarının düşük tek haneli düzeylerde uzun bir süre tutulması söz konusu olabilecektir."

IMF ve Orta Vadeli Program

Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, Uluslararası Para Fonu (IMF) ile görüşmelerin devam ettiğini belirterek, kendileri açısından ümitsiz olmayı gerektirecek bir husus bulunmadığını söyledi. Yılmaz, "Biz üzerimize düşen görevi yapmaya devam ediyoruz. IMF'li veya IMF'siz..." dedi. 

Yılmaz, Orta Vadeli Program konusunda geç kalınıp kalınmadığının sorulması üzerine, programın üzerinde çalışıldığını, bir an önce açıklanmasının faydalı olacağını düşündüğünü söyledi.

Orta vadeli kapsamlı bir program yapılır ve bunun da inandırıcılığı kamuoyuyla iletişimle sağlanırsa önümüzdeki dönemde politika faizlerinin ve piyasadaki faizlerin tek haneli olabileceğini öngördüklerini vurgulayan Yılmaz, "bu önemli bir tespit. Eğer olmaz ise o zaman (para politikasının duruşu değişir) diyoruz. Olmazsa gidilecek yol belli" dedi.

Yılmaz, aynı konu üzerindeki başka bir soruyu da "(Orta vadeli program) en azından bütçe çalışmaları başlamadan önce açıklanması gerekir ve gerekecek diye düşünüyorum" diye yanıtladı.

"Net hata noksan kalemi revize edilmeyecek"

Ödemeler dengesindeki ölçüm hataları, tablodaki verilerin eksik veya fazla derlenmesinden kaynaklanan "Net Hata ve Noksan kaleminin 18 milyar doları aştığı yönündeki iddiaların" sorulması üzerine Yılmaz, 2008 yılı son çeyreğinde görülen 11,3 milyar dolar tutarındaki net hata noksan kaleminin 6,9 milyar dolara düştüğünü kaydetti.

Rakamın "revize" edilmediğini ve edilmeyeceğini ifade eden Yılmaz, açıklanabilecek birtakım verilere ulaştıklarını ve bunun, net hata noksandan çıkarılarak, finans hesapları içinde başka bir kalemde gösterileceğini söyledi. Yılmaz, "Bu, 10 Ağustos 2009 tarihinde yayımlanacak olan ödemeler dengesi istatistiklerinde yer alacak. 2009 yılına ilişkin çalışmalarımız da devam ediyor" diye konuştu.

Yılmaz ayrıca, net hata noksanın, yalnızca Türkiye'ye özgü bir durum olmadığını kaydederek, başta AB ülkeleri olmak üzere diğer ülkeleri incelediklerini söyledi ve "Net hata ve noksan kaleminin sermaye hareketlerinin durgunlaştığı kriz dönemlerinde birçok ülkede sorun yaratabildiğini gördük" dedi.

"Tünelin ucundaki ışığın ne olduğu net değil"

Başkan Yılmaz, Hazine'nin borçlanma ihtiyacının giderek arttığı belirtilerek, bu ihtiyacın faizdeki olumlu beklentileri bozup bozmayacağının sorulmasına karşılık da Hazine'nin borçlanma oranları yüksek seviyelerde devam ederse, bunun özel sektörün kullanacağı fonlar ve faizler üzerinde olumsuz bir etkisinin mutlaka olacağını söyledi.

Durmuş Yılmaz, krizle ilgili daha önce yaptığı "tünel" benzetmesi hatırlatılarak, "Bugün daha iyimser açıklamalar yaptınız. Acaba tünelin sonunda görünen gün ışığı mı? Bir arabanın farı mı? Şu andaki düşünceniz nedir?" diye sorulmasına karşılık tünelin ucunda bir ışık bulunduğunu ancak, ışığın ne olduğunun net olmadığını belirterek, "biz yine de dikkatli yürümeye devam edelim" dedi.

Hükümet'e açık mektup

Öte yandan Merkez Bankası, Haziran ayı itibarıyla yüzde 5,73 olarak gerçekleşen yıllık enflasyonun, 2009 yılının ikinci üç aylık döneminin sonu için yüzde 6,8 olarak belirlenen "belirsizlik aralığı alt sınırı"nın aşağısında kalması nedeniyle, hükümete açık mektup gönderdi.