Enflasyonda süpriş düşüş
Enflasyonda süpriş düşüş
ANKARA - Önceki iki ayda hızlı bir çıkış yaşayan enflasyon, haziran ayında mevsimsel fiyat hareketlerinin de etkisiyle yavaşladı. Haziranda Tüketici Fiyatları Endeksi'nde bir önceki aya göre yüzde 0,36 düşüş yaşandı, üretici fiyatları bazında enflasyon da yüzde 0.32 düzeyinde kaldı. TÜFE'deki eksi enflasyonda özellikle gıda ve içecekteki yüzde 3.4'lük, ÜFE'deki düşük enflasyonda ise tarım sektöründeki yüzde 2.73'lük düşüşler etkili oldu. Rusya'nın ilaç kalıntıları sebebiyle bazı tarım ürünleri ithalatını kısa süreli kesmesi TÜFE'nin daha fazla artışını engelledi. Piyasalardaki durgunluk ve talebin düşmesiyle üreticilerin maliyetlerini satış fiyatlarına yansıtamaması, yıllık ÜFE'yi yüzde 17.03'e tırmandırırken, TÜFE'nin yüzde 10.61'de kalmasına yol açtı. TÜİK'in açıkladığı Haziran ayın enflasyon rakamlarına göre 2007 yılı Haziran ayaında yüzde 0.11 azalan aylık enflasyon, bu yılın aynı döneminde yüzde 0.32 artış gösterdi. 2007 Haziran'ında endeksin gerilemiş olması sebebiyle yıllık ÜFE bu yıl aynı dönemde yüzde 17.03'lük düzeyiyle 43 ay aradan sonra tekrar yüzde 17'nin üzerine çıkmış oldu. Maliyetler ürün fiyatlarına yansıtılamadı Rakamlar, üreticilerin özellikle petrol başta olmak üzere enerji maliyetlerindeki yüksek oranlı artışlarını satış fiyatlarına yansıtamadığını gösterdi. Hatta TÜFE gıda-alkolsüz içecekler ve giyim-ayakkabının etkisiyle aylık bazda yüzde 0.36 geriledi. TÜFE yıllık bazda ise yüzde 10.61 arttı. Rusya'nın ithalatı kesmesi TÜFE'yi dizginledi Öte yandan Rusya'nın ilaç kalıntıları sebebiyle bazı tarım ürünleri ithalatını kısa süreli kesmesi TÜFE'nin daha fazla artışını engelledi. Ticareti kısmen duran domatesin fiyatı yüzde 49.93 gerilerken, aynı dönemde kiraz yüzde 35.83, erik yüzde 21.91, dolmalık biber yüzde 21.91, patlıcan ise yüzde 16.76 geriledi. DÜZEY-2 sınıflandırmasına göre TÜFE Haziran'da en çok yüzde 0.99 ile Erzurum, Erzincan, Bayburt'tan oluşan TRA1 bölgesinde artarken, Ağrı, Kars, Ardahan, Iğdır'dan oluşan TRA2, Tekirdağ, Edirne, Kırklareli'nden oluşan TR21 ve sadece izmir'den oluşan TR31 bölgelerinde fiyatlar arttı. Kalan bölgelerin tamamında aylık TÜFE gerileme gösterdi. İmalat sanayi enflasyonu yüzde 1.43 ÜFE'de sektörel bazda yapılan incelemede ise tarım sektöründe yüzde 2.73'lük fiyat gerilemesi gözlendi. Sanayinin alt dallarında en yüksek artış yüzde 9.46 ile ham petrol ve doğalgaz çıkarımında olurken, imalat sanayi enflasyonu yützde 1.43 artış gösterdi. Aynı dönemde ana metal sanayi yüzde 4.99, kok kömürü fiyatları yüzde 5.25, metal eşya sanayi yüzde 3 arttı. Yıllık enflasyon en yüksek konutta Bu arada geçen yılın aynı ayına göre TÜFE'de en yüksek artış yüzde 16,30 ile konut grubunda gerçekleşti. Lokanta ve oteller yüzde 14,32, gıda ve alkolsüz içecekler yüzde 13,96, ulaştırma yüzde 11,64, çeşitli mal ve hizmetler yüzde 10,61�le yıllık artışın yüksek olduğu diğer harcama gruplarını oluşturdu. Haziranın zam şampiyonu yurt içi turlar Haziran ayının zam şampiyonu, yüzde 42,80'lik artışla yurt içi bir hafta ve daha fazla süreli turlar oldu. Fiyatı düşen ürünler arasında ise ilk sırayı yüzde 49,93 ile domates aldı. TÜFE'ye göre, geçen ay yurt içi turları yüzde 21,80 artışla vapur ücreti, yüzde 12,12 ile mercimek, yüzde 7,97 ile doğal gaz, yüzde 6,65 ile elma, yüzde 6,36 artışla şehirler arası otobüs ücreti izledi. Haziranda, kuru üzümün fiyatı yüzde 6,26, ekmek fiyatı yüzde 6,26, uçak bileti fiyatı yüzde 5,53, özel lise ücreti yüzde 4,99, belediye otobüsü ücreti yüzde 3,92, mısırözü yağı fiyatı yüzde 3,80 ve tren ücreti (banliyö) yüzde 3,48 arttı. TÜİK verilerine göre, Haziran ayında, çayda yüzde 3,36, ütüde yüzde 3,03, limonda yüzde 2,78, benzinde yüzde 2,69, telefon görüşme ücretinde yüzde 2,35, özel dershane ücretinde (üniversiteye hazırlık) yüzde 2,21 ve içme suyunda yüzde 2,08 fiyat artışı oldu. Memura enflasyon farkı Öte yandan Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tüketici fiyatları bazında yılın ilk yarısına ilişkin enflasyonu, yüzde 5,2'nin üzerinde, yüzde 6 olarak açıklamasının ardından memur, memur emeklileri ve sözleşmeli maaşlarına enflasyon farkı yansıtılması gündeme geldi. Bakanlar kurulunun yüzde 5,2'yi esas alması halinde, yüzde 2'lik temmuz zammına, yüzde 0,76 enflasyon farkı ilave edilecek. Memur konfederasyonlarıyla yürütülen toplu sözleşme sürecindeki yazılı taahhüdde, enflasyon farkı için geçen yıl olduğu gibi en düşük memur maaşına yapılan artışın esas alınacağı belirtilmişti. Bu çerçevede, ilk 6 aylık (ocak-haziran) enflasyonunun, yüzde 5,2'nin üzerinde kalan kısmının, enflasyon farkı olarak verilmesi öngörülmüştü. İlk bakışta sevindirici ama... Finans Yatırım Başekonomisti Banu Kıvcı Tokalı: "Son aylarda sürekli beklentilerin üzerinde çıkarak orta vadeli enflasyon bekleyişlerinin bozulmasına neden olan aylık enflasyon rakamlarının Haziran ayında beklentilerin oldukça altında gelmesi ilk bakışta sevindirici bir hava yarattı. Özellikle, yıllık enflasyonun beklenmeyen bir şekilde % 10.6'ya gerilemesi rahatlatıcı bir etki yaratabilir. Ancak, biraz daha detaylı bakıldığında, TÜFE'deki gerilemenin daha çok işlenmemiş gıda fiyatlarındaki % 9'u aşan düşüşten kaynaklanmış olması, diğer taraftan işlenmiş gıda ve enerjinin baskısı sürerken, çekirdek enflasyon göstergelerinin henüz rahatlatıcı bir tablo sunmaması kutlamak için çok erken olduğunu söylüyor. Ayrıca, kısa vadede, elektrik fiyatları ayarlaması, yüksek işlenmiş gıda ve enerji fiyatları ve baz etkisi dezavantajı gibi faktörler enflasyon risklerinin gündemde kalmaya devam edeceğine işaret ediyor. Dolayısıyla, % 11 olan yıl sonu enflasyon tahminimde şimdilik bir değişiklik yapmıyor; bu ay Merkez Bankası'ndan bir 50 baz puanlık faiz artışı beklentimi koruyorum." İyi fakat, tek başına önemi yok Ekspres Yatırım Başekonomisti Güldem Atabay: "Haziran enflasyonu beklenenden çok iyi ancak tek başına önemi yok. Dün açıklanan Haziran ayı TÜFE %-0.36 ile ortalama beklenti olan %0.5 seviyesinin oldukça altında gerçekleşti. Bunda temel neden gıda fiyatlarındaki değişimin mevsimselliğin etkisi altına girmesi. TL'nin geçtiğimiz ay boyunca güçlü eğilimini sürdürmesinin yansımaları ise bir diğer önemli neden. Karşıt güçler olarak da enerji maliyetleri ve hizmet sektörü fiyat artışlarındaki bozulma sayılabilir. Haziran başında enflasyonda hedef revizyonuna gidildiği hatırlanmalı. Bu ay çıkan rakamın ise önümüzdeki dönem trendine ait bir gösterge olmadığını düşünüyorum. Dolayısıyla ikinci el bono piyasasında faizler üzerinde fazla etkisi olmayacaktır. Yüklü geri ödemeler bu ay içinde faiz seviyesi konusunda daha belirleyi bir etken. Yapılan elektrik ve doğalgaz fiyat ayarlamaları sene sonunda enflasyona yaklaşık bir puan katkı yapacak gibi duruyor. Hem ekonomik hem politik gelişmelere bağlı bozulan beklentiler sene sonunda TÜFE'yi %11.5-12 aralığına taşıyacak gibi duruyor. Merkez Bankası'nın ise Temmuz ayında son kere 50 baz puanlık artış yapacağı beklentisi hakim; ancak yapmama olasılığı da var. Keza, enflasyonun kaynakları açısından bakıldığında ikinci yarıda zaten büyük baskı altında kalacak iç talebi Merkez'in daha da baskılaması ile enflasyondaki yükselmenin önüne geçmesi pek mümkün değil. "