”Her şeyi hükümetten beklemesinler”

Finans sektörünün yüksek karlarına dikkat çeken Başbakan Erdoğan, "Kimseye krizi fırsata dönüştürme fırsatı vermeyiz" dedi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

ANKARA - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dünya genelinde yaşanan ekonomik krizle ilgili olarak, "Ülkemizde, şu anda böyle anlatıldığı şekilde bir kriz söz konusu değildir, ama tabii ki bu esinti, bu dalga bizleri de tesiri altına alabilir özellikle de önümüzdeki yılın ilk altı ayında bir sıkıntı yaşayabiliriz" dedi.

Başbakan Erdoğan, İsviçre'den dönüşünde Esenboğa Havalimanı'nda düzenlediği basın toplantısında, ABD Başkanı George Bush'un ev sahipliğinde mali piyasalar ve dünya ekonomisi konulu G-20 Zirve Toplantısı'na katılmak ve bazı temaslarda bulunmak üzere ABD'yi ziyaret ettiklerini söyledi.

G-20 Zirvesinde bütün liderlerin sunumlarını yaptığını ve zirvenin sonunda bir deklarasyon yayımlandığını ifade eden Erdoğan şunları kaydetti:

"Liderlerle yaptığımız toplantıda ortak kanaatimiz, 1929 Büyük Buhranı'ndan bu yana içinden geçilmekte olan en ciddi mali ve ekonomik kriz olduğu konusu.

Son dönemlerde atılmakta olan bazı adımlar var. Bu adımlarla ilgili yarın (bugün) Yabancı Sermaye Derneğinde  bazı açıklamalar yapacağım. Bu, ağırlıklı olarak finans sektörünü alakadar ettiği kadar, reel sektörü, KOBİ'leri ilgilendiriyor.

Burada her şey Hükümet'ten beklenecek olursa yanılırız. Kimse her şeyi Hükümet'ten beklemesin. Hükümet kalkıp da herkesin boşalan kasasını dolduracak, böyle bir şey söz konusu değil.

Böyle bir şey yok ve ben buradan bir şeyi çok açık, net söylüyorum; Finans sektöründe geçen yıl kar 11,7 milyar dolardır. Bu yıl 11 milyar dolardır. Bu rakamların üzerinde biraz düşünmemiz lazım.

Bundan sonraki sürece yönelik şüphesiz ki müşterek yine atmamız gereken adımlar vardır. Bu adımları atarız, ama ortak tavır koymaya gelince taşın altına hep birlikte elimizi koyacağız. Yoksa biz, yine 'bir kriz var, ben bu krizi nasıl fırsata dönüştürürüm' diye düşünenler olursa orada da bu Hükümet, kusura bakmasınlar kimseye krizi fırsata dönüştürme fırsatı vermez. Bizim öyle bir durumumuz söz konusu değil.

Adil davranacağız ve bugüne kadar belki alışılmış şeyler değil, ama kusura bakmasınlar el ele, omuz omuza vereceğiz ve bu süreci beraber atlatacağız. Çünkü, bizler kimseye kalkıp da herhangi bir şeyi bu ülkede peşkeş çektirmedik. Bundan sonra da çektirmeyiz."

ABD-Irak Güvenlik anlaşmasına ilişkin bir soru üzerine de Erdoğan, bugün Başbakan Maliki'nin özel temsilcisini göndereceğini belirterek, karşılıklı değerlendirmelerden sonra tabloyu daha net görme imkanı bulacaklarını söyledi.

"Bir bankanın görevi kredi vermektir"

Krizin etkilerinin aşılmasında finans sektörünün de elinden geleni aynı şekilde yapması gerektiğini ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:

''Kredi çağırma, bunun yanında kredi verme noktasında, bundan çekinme, kaçma... Bir bankanın görevi kredi vermektir. Tedbirini, her şeyini buna göre alırsın, kredini yine verirsin. Kalkıp da 'kredi vermiyorum, şu kadar faizle veriyorum' gibi faizleri farklı bir şekilde yükseltme yoluna gitmeyi kesinlikle bu ülkenin ekonomisine bir tehdit olarak görüyorum.

Döner dönmez böyle bir açıklamayı yapmak farklı değerlendirilebilir, ama bunlar bizim ortak derdimizdir. Çünkü, reel sektörden gelen temsilcilerimizi dinlediğim zaman onlardan gördüğüm şey de budur. Omuz omuza, dayanışma halinde biz bu geminin içinde beraber yaşıyoruz. Dolayısıyla bu adımları da beraber atacağız. Ülkemizde, şu anda böyle anlatıldığı şekilde bir kriz söz konusu değildir, ama tabii ki bu esinti, bu dalga, bizleri de tesiri altına alabilir. Özellikle de önümüzdeki yılın ilk altı ayında bir sıkıntı yaşayabiliriz. Farklı imkanlar bulmanın gayreti içerisindeyiz.

Kendi kaynaklarımızı devreye sokmamız lazım. Çıkardığımız son yasa da buna yönelik. Bu yasayı buna yönelik çıkardığımıza göre, o zaman hadi bakalım biraz finans sektöründe olanlar sermayelerine biraz sermaye enjekte etsin. Var bir şeyler, hiç birşey sorulmayacak. Aynı şekilde, reel sektörde olanlar sermayelerine onlar da sermaye enjekte etsinler ve bu süreci birlikte geçelim atlatalım."