İş dünyası: IMF kaynağıyla üretim yapan desteklensin

Volkan ÖZSOY

İSTANBUL - Türkiye - IMF sürecinde anlaşmaya yaklaşıldığı ve kullanılacak miktarın 50 milyar dolara kadar ulaşabileceği haberlerine iş dünyasından da tepki geldi.

Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan’ın, Orta Vadeli Ekonomik Program’ın tanımında söylediği “Bu kaynağı iç piyasada kullanmak istiyoruz” açıklamasının ardından DÜNYA, iş alemine bunun doğru bir karar olup olmadığını sordu.

Türkiye’nin önde gelen işadamı ve sivil toplum kuruluşunun temsilcileri, bu kaynağın ekonominin canlandırılmasında kullanması konusunda birleşti. İş dünyası, işsizliğin giderek artış kaydettiği bu ortamda, IMF’den gelecek kaynağın üreticiyi destekleme doğrultusunda kullanılmasını istedi. İşte iş dünyasının konuyla ilgili görüşleri:

Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı:Tuncay Özilhan: Türkiye’nin buna çok fazla ihtiyacı yok. Anlaşılsa da olur anlaşılmasa da. Ama bu sonuçta ucuz kredi ve ülke ekonomisi açısından önemli bir sigorta. Ekonominin genişletilmesi büyütülmesi için de anlaşma yapılmasında fayda var. Böylesi bir anlaşma, finansal dünyada bir disiplin anlamına gelir. Gelecek bu kaynak iç piyasada kullanılabilir. Çünkü kısa vadede ihracatın artışı, yeni pazarlar yaratmak mümkün gözükmüyor. Bu nedenle iç talebin canlanmasına ağırlık verilebilir. Fakat her ne olursa olsun, artık biz iş dünyasına ‘anlaştık’ veya ‘anlaşmayacağız’ şeklinde net bir bilgi verilmeli. Bu süreç oldukça uzadı.

TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi: İç Pazar canlanmalı ama, ihracat mutlaka desteklenmeli. Biz krizden ancak ihracatla çıkarız. nasıl önümüzdeki yıl Türkiye için yüzde 3.5 büyüme bekleniyorsa, bu pazarlar için de büyüme rakamları bekleniyor ve bizim buralara girebilmemiz için mutlaka desteklenmemiz lazım. Artık kamunun borcu azaltılıp, özel sektöre kaynak yaratılmalı. Yaptırdığımız bir araştırmaya göre, son dönemde 47 milyar TL hazine borçlanması artmış, buna rağmen verilen krediler azalmış. İşte bunun önüne geçilmeli. Hedef, mutlaka üreticinin düşük faizle borçlanması olmalı..

Tekofaks Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Bermek: Gelecek bu kaynak tek bir yere harcanamaz. Çünkü ekonomi bir bütündür. Bunun yeterli bir kaynak olduğuna kanaat getiren hükümet, gelecek parayı da mantıklı ve dikkatli bir şekilde kullanacaktır diye düşünüyorum. Ancak şu andaki sorun üretimde, ihracatta düşüş, işsizlikte yükselişse, bunları harekete geçirecek, reel ekonomiyi canlandıracak yerlere kullanılacaktır. Talebi suni havalandırmak çözüm değil. Türkiye, bu anlaşmanın gecikmesiyle kendini test etti. Bugün yapılacak anlaşma ile her iki taraf kendine güvenini artırdı. Bundan sonra IMF’li dünyanın güzel geçeceği düşüncesindeyim.

İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi: IMF’den gelecek bu kaynağın bir kısmı iç piyasayı canlandırmak amacıyla kullanılsa da, önemli bölümünün, üretim ve ihracatın desteklenmesinde kullanılması gerekir. Çünkü gerçekten zor durumda olan üretici ve ihracatçının böyle bir kaynağa ihtiyacı var.

TÜRKONFED Başkanı Celal Beysel: Bu kaynak önce KOBİ‘lerin kredi ihtiyaçları karşısında istenen teminatlar yerine sigorta olarak kullanmalı. Dolayısıyla öncelikle Kredi Garanti Fonu’nun bu kaynakla beslenmesi, ve KOBİ‘lerin ayakta kalması sağlanmalı. Türkiye istihdam için bu işletmelerin ayakta durması gerektiğini nedense bir türlü anlayamadı.

Paranın bir diğer kısmı da yaşam boyu mesleki eğitimde kullanılmalı. Bu konuda hazırlanan projelere ayrılan kaynakların daha rahat kullanımı için de sigorta olmalı. Bunun dışında, KOBİ‘lerin Ar-Ge’sinin desteklenmesi KOSGEB’in geliştirilmesi, TSE’nin dünya standartlarına çekilmesinde kullanılacak bu kaynak, Türkiye’ye uzun vadede çok şeyler kazandıracaktır.