Kaspersky 2023'te KOBİ'lerin bilmesi gereken siber tehditleri açıkladı

Kaspersky, 2023'te KOBİ'lerin dikkat etmesi gereken siber tehditleri açıkladı. İşte yapılması gerekenler...

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Kaspersky uzmanları, KOBİ'lerin sahip olabileceği güvenlik açıklarını analiz ederek girişimcilerin 2023'te bilmesi gereken bazı siber tehditleri sıraladı.

Şirket açıklamasına göre, bir şirketten veri sızdırmanın çeşitli yolları bulunuyor ve bazı durumlarda bu sızıntı, istemeden de olabiliyor. Salgın sonrasında siber güvenlik seviyesinde ve uzaktan çalışmanın kuruluşlar tarafından kabul görme durumunda iyileşmeler yaşandı. Bununla birlikte, eğlence amaçlı kullanılan kurumsal bilgisayarlar, bir şirketin ağına ilk erişimin en önemli yollarından biri olmaya devam ediyor. Bir dizinin herhangi bir bölümünü veya yeni yayınlanan bir filmi indirmek için alternatif kaynaklar arayan kullanıcılar da Truva atları, casus yazılımlar ve arka kapılar (backdoor) ile reklam yazılımları da dahil olmak üzere çok sayıda kötü amaçlı yazılım türleriyle karşılaşıyor.

Kullanıcıların yüzde 35'i Truva atlarından etkilendi

Kaspersky istatistiklerine göre, dijital yayın platformu kisvesi altında tehditlerle karşılaşan kullanıcıların yüzde 35'i Truva atlarından etkilendi. Bu tür kötü amaçlı yazılımlar, eğer bir şirket bilgisayarına bulaşırsa saldırganlar şirket ağına sızabiliyor ve hem iş geliştirme sırları hem de çalışanların kişisel verileri dahil olmak üzere hassas bilgileri bulup çalabiliyor.

Dağıtılmış Ağ Saldırıları, genellikle "Dağıtılmış Hizmet Reddi (DDoS)" saldırıları adıyla biliniyor. Bu tür saldırılar, bir şirketin web sitesini sağlayan altyapı gibi, herhangi bir ağ kaynağı için geçerli olan belirli kapasite sınırlarından faydalanıyor. DDoS saldırısı, saldırıya uğrayan web kaynağına birden çok istek göndererek web sitesinin çok sayıda isteği işleme kapasitesini aşmayı ve doğru şekilde çalışmasını engellemeyi amaçlıyor.

Saldırganlar, genellikle DDoS saldırılarından etkilenen bankalar, medya varlıkları veya perakendeciler gibi kuruluşlara yönelik eylemler gerçekleştirmek için farklı kaynaklara başvuruyor. Ayrıca, çevrim içi perakendecilere yönelik DDoS saldırıları, müşterilerinin en aktif olduğu tatil dönemlerinde artış eğiliminde.

KOBİ'ler korsan veya lisanssız yazılımları tercih ediyor

Tedarik zinciri aracılığıyla saldırıya uğramak, genellikle bir kuruluşun bir süredir kullanmakta olduğu bir hizmet veya programın kötücül hale geldiği anlamına geliyor. Bunlar, şirketin satıcıları veya tedarikçileri aracılığıyla gerçekleştirilen saldırılar ve buna verilebilecek örnekler arasında finans kurumları, lojistik ortaklar ve hatta mesela bir yemek dağıtım hizmeti bile yer alabiliyor. Bu tür eylemler, çetrefilliği veya yıkıcılığı bakımından farklılık gösterebiliyor.

Eğer birisi yasal olmayan dosyaları indirdiyse bu dosyaların zarar vermediğinden emin olmak gerekiyor. En çok ortaya çıkan tehditler; bir şirketin verilerini, parasını ve hatta sahiplerinin kişisel bilgilerini kovalayan şifreleyiciler oluyor. Orta ölçekli işletmelerin dörtte birinden fazlası maliyetleri düşürmek için korsan veya lisanssız yazılımları tercih ediyor. Bu tür yazılımlar, şirket bilgisayarlarından ve ağlarından yararlanabilecek bazı kötü amaçlı veya istenmeyen dosyaları içerebiliyor.

İşletme sahiplerinin arabulucuların farkında olması gerekiyor. Bu tür grup katmanları, 2023'te KOBİ'lere türlü şekillerde zarar verebiliyor. Bu yazılımların yasa dışı erişime sahip olan müşterileri arasında kripto hırsızlığı yapanlar, bankacılık şifre hırsızları, fidye yazılımlarını kullananlar, çerez (cookie) hırsızları ve diğer sorunlu kötü amaçlı yazılım müşterileri bulunuyor.

"Bir yazılım ve cihaz üreticisinden gelen güncellemeleri göz ardı etmeyin"

Kaspersky, kimlik avı dolandırıcılarının işletme sahiplerini nasıl kandırmaya çalıştıklarının, bazıları oldukça ayrıntılı, birçok yeni yolunu ortaya çıkartmayı başardı. Bazıları da sahte web sitelerini paylaşarak veya sahte muhasebe belgeleriyle e–posta göndererek kredi veya teslimat hizmetlerini taklit etmeye devam ediyor. Bazı saldırganlar, kurbanlarından para kazanabilmek için meşru çevrim içi platformlar gibi görünebiliyor.

Siber suçlular, lisanssız yazılımlar, kimlik avı siteleri, e-postalar, işletmelerin güvenlik ağındaki ihlaller ve hatta büyük DDoS saldırıları yoluyla kurbanlarına mümkün olan her yolu kullanarak ulaşmaya çalışıyor.

Kaspersky tarafından yakın zamanda yapılan bir anket, KOBİ'lerin sadece yüzde 41'inin bir kriz önleme planına sahip olduğunu gösteriyor. Bu nedenle şirketlerin siber güvenliği önemsemesi ve saldırı sonrasındaki bilgi teknolojileri güvenlik olayı düzeltmesinin ne kadar zorlu olabileceğini anlaması önem taşıyor.

Kaspersky, işletmeleri siber saldırılardan korumak için şunları öneriyor:

"Standart bir kullanıcı hesabı parolasının en az 8 harf, bir rakam, büyük ve küçük harfler ve bir özel karakter içermesini gerektiren güçlü bir parola politikası uygulayın. Güvenliğinin ihlal edildiğine dair herhangi bir şüphe varsa, bu parolaların değiştirildiğinden emin olun. Bu yaklaşımı ek çaba harcamadan uygulamaya koymak için, yerleşik ve kapsamlı parola yöneticisi olan bir güvenlik çözümü kullanın.

Bir yazılım ve cihaz üreticisinden gelen güncellemeleri göz ardı etmeyin. Bunlar genellikle yalnızca yeni özellikler ve arayüz geliştirmeleri getirmekle kalmaz, aynı zamanda henüz fark edilmemiş güvenlik açıklarını da giderir. Çalışanlar arasında yüksek düzeydeki güvenlik bilincini sürdürülebilir kılın. Çalışanlarınızı mevcut tehditler, kişisel ve profesyonel yaşamlarını korumanın yolları hakkında daha fazla bilgi edinmeleri ve bu konularda ücretsiz kurslar almaları için teşvik edin. Çalışanlar için kapsamlı ve etkili üçüncü taraf eğitim programları yürütmek, bilgi işlem departmanına zaman kazandırmak ve iyi sonuçlar almak için doğru bir yoldur."