KGF, TÜBİTAK ve KOSGEB desteklerine de kefalet verecek

KGF kefaletiyle kullandırılan kredi hacminin 5 milyar liraya yaklaştığını belirten Kurnaz, kefalet taleplerini değerlendirme süresi 4 güne düştü dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA – Kredi Garanti Fonu (KGF) Genel Müdürü Hikmet Kurnaz, pilot çalışmanın başarıya ulaştığını belirterek, artık TÜBİTAK , KOSGEB ve TTGV desteklerine de kefalet vereceklerini söyledi. Özellikle sermaye yapısı değiştikten sonra KGF desteklerinde önemli artışlar sağlandığını belirten Kurnaz, KGF aracılığıyla kullandırılan kredilerin 4 milyar 749 milyon liraya çıktığını bildirdi. Yeni dönemde kefalet başvurularının değerlendirme süresinin 4 güne kadar düştüğünü dile getiren Hikmet Kurnaz, bankaların artık çeksenet yerine KGF kefaletini tercih ettiğini vurguladı. Kurnaz, KGF’nin finansman yapısının güçlendirilmesi amacıyla KOBİ’lerin dışında kullanılan kredilerde KKDF benzeri kesinti yapılabileceğini söyledi. Ankara Sohbetleri’ne konuk olan KGF Genel Müdürü Hikmet Kurnaz, Ankara Temsilcimiz Ferit B. Parlak ve Ankara Haber Müdürümüz Hüseyin Gökçe’nin sorularını cevaplandırdı.

> KGF’nin ortaklık yapısının değiştirilmesinin ardından neler değişti? 

Bakanlar Kurulu kararı ile KGF’nin kefaleti ile kredi kullanacak KOBİ’lerin riskleri için Hazine’den 2009 yılı ortalarında 1 milyar lira kontrgaranti sağlanmasına müteakip, KGF sermayesini 60 milyon TL’den 240 milyon TL’ye çıkarma kararı almış ve bu sermaye artışını mevcut hissedarlar yanında çağrı yapmak suretiyle ortak olacak yeni bankalara da çağrıda bulunarak karşılamıştır.  KGF’de 1996’dan beri sadece HalkBankası’nın ortaklığı bulunmaktaydı. Hazine’den sağlanan destekle birlikte 4’ü katılım bankaları olmak üzere 19 bankanın daha ortaklığa katılması ile KGF bugünkü 24 ortaklı kurumsal yapısına kavuştu. Bugün KGF’nin ortakları arasında TOBB, KOSGEB ve bankalar hakim ortaklar. Bankaların ortaklığına kadar yönetim kurulu TESK, MEKSA, TOSYÖV ve Halk Bankası’nın da birer temsilcisi olmak üzere 9 üyeden oluşuyordu. Ortak sayısı bankaların artması ve Hazine desteği sonrasında yönetim kurulu hakim hissedarlar arasında eşit şekilde oluşturuldu. Yönetim kurulu başkanlığı TOBB’un kontenjanına bırakıldı. Hazine desteği süresince KOSGEB ve bankaların üye sayılarından birer üye Hazine temsilcilerine bırakıldı.

> Verilen kefalet tutarlarında nasıl bir gelişme oldu?

 Bankaların KOBİ’lere kullandırdığı kredilerde KGF’nin kefaletiyle kullandırılan kredilerin payı yüzde 1.5’lara geldi. 2009’un sonuna kadar olan 16 yıllık sürede KGF’ye yaklaşık 7 bin KOBİ başvuruda bulunduğu halde; yeniden yapılanma sonrası 2010 yılı başından bu yana 3.5 yılda 15 bin başvuru alındı. KGF’nin kefaleti ile kullandırılan kredi hacmi 4.5 milyar liraya yaklaştı. 2011’den itibaren Hazine’den sağlanan kaynağa istinaden kullandırılan krediler KGF’nin sermayesinden kullandırılan kredilerin önüne geçti. Ayrıca, yeniden yapılanmayla tarımsal faaliyetleri de destekler şekilde kefalet politikamızı da genişleterek tarıma verdiğimiz kefaletlerimizin payı yüzde 10’u yakaladı. Esnaf ve sanatkarlara verdiğimiz kefalet destekleri ile bu kesimin krediye erişimine de büyük kolaylıklar sağladık. Özellikle yakında uygulamaya koymayı planladığımız portföy garantisiyle bu kesimin daha kolayca krediye erişmesinin önü de açılmış olacaktır.

 > İş dünyasının temsilcileri, pek çok KOBİ, KGF’nin de bankalar gibi ipotek, vs çok teminat istediğinden yakınıyor. KGF teminatı olmayan KOBİ’ler için finansmana erişim modeli olarak kurulmadı mı?

Portföy garantisi sistemi geleneksel işlem bazlı kredi, kefalet değerlendirme usullerine göre KGF’nin kefaleti ile kredi kullandırma keyfiyetini tamamen bankaların tasarrufuna bırakan bir sistemdir. Bu kefalet modelimizde banka ile mutabık kalınan bir portföy limiti için KGF’nin portföyden temerrüde düşen krediler toplamından ödemekle sorumlu olduğu tutar belli bir oran ile sınırlanmış olmakta ve oranın üzerinde temerrüt olması halinde KGF bu kısım için herhangi bir ödemede bulunmamaktadır. Geleneksel kefalet modelinde KGF her bir talebi işlem bazlı olarak kendisi de değerlendirdiğinden dolayı kefaleti oranında temerrüde düşen kredi için ödemede bulunuyor. Oysa, portföy garantisinde portföyden karşılayacağı tazmin limiti ile portföyün temerrütler toplamına bir sınırlama getiriyor. Her bir KOBİ’nin kredi değerliliğinin tespitini tamamen bankalara bırakarak KGF’nin kefaleti ile kullandırılacak krediler için kredi sürecini neredeyse bir saate düşüren şekilde, kefalet değerlendirme sürecinden çıkmış oluyor.  Bu modelde KGF üzerinde çokça tartışılan KGF’de ayrıca teminat istiyor yakınması da son bulmuş olacak. KGF ayrıca bir kefalet değerliliği incelemesi yapmayacağından, klasik değerleme modeline göre kefaleti karşılığı teminat istemesi de söz konusu olmayacaktır.

 > 2013 yılının ikinci çeyreğinde ödeme güçlüğü ve finansman sıkıntısından söz ediliyor. Nakit sıkışıklığı ve buna bağlı çek, senet gibi ödeme araçlarına olan güvenin kaybolması KGF’ye olan talepte bir artışa yol açar mı ? 

KGF’nin kefalette bulunduğu KOBİ’lerin alacaklarını nakit sıkışıklığı yüzünden daha uzun vadelere yayması kredi vadelerinde bazı problemlere yol açacaktır. Ancak, bankalarımız da bu konuda gereken esnekliğe sahip oldukları için kredi vadelerini uzatabiliyorlar. Zaten, şu sıralar kredi kefalet taleplerinde gözlemlenen ihtiyaç daha çok artan satış hacmi yerine vadeleri uzayan ticari alacakların finansmanına yönelik. Bu kredileri daha riskli hale getirmekte ve KGF’ye olan talep artmaktadır. Krediler için öteden beri bankacılıkta ticari işlemlere dayalı çek ve senetlerin teminat gücü ipoteklere göre daha zayıftır. Geçmiş yıllara göre ise karşılaştırıldığında çek ve senetleri teminata kabul etmek konusunda bir tereddüt sezilmektedir. Bankalar KGF kefaletini daha likit gördüklerinden çek,senet yerine KGF’yi ikame etmek tercihindedirler. 

> Kalkınma Bakanlığınca yapılan bir araştırmada, Türkiye’nin KOBİ kredi garantörlüğünde ilerleme sağlayamadığına dikkat çekilerek kredi garanti sisteminin yeniden yapılandırılması öneriliyor. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Bu değerlendirmeyi DÜNYA Gazetesi’nde de haber olarak okudum. Bu bakanlıktan bir kişinin uzmanlık tezidir. Daha öncede “Türkiye’de KOBİ’lerin banka kredilerine erişimi” isimli başka bir uzmanlık tezi yayımlandı. Her iki tez sahibi tez çalışmalarında KGF ile görüştü. Mesele KGF’nin kredi garantörlüğünde yaygınlık kazanması ise bu KGF’nin yeniden yapılandırılmasından çok, KGF’nin bankacılık sisteminde risk azaltımı olarak görülmesine ve kaynakların devamlılığını sağlayacak düzenlemelere ve desteklere ihtiyaç var. KGF’nin kurumsal kapasitesini artıracak unsurların başında kar amaçlı ve kar dağıtan bir kuruluş olmadığı için öteki ülkeler kredi garanti fonlarında olduğu gibi KGF’nin zararlarına kamunun katılmasının süreklilik göstermesidir. Örneğin, Güney Kore’de yasal olarak bütün KOBİ’ler kamu kuruluşu olan Kodit adlı kredi garanti fonunun garantörlüğünde kredi kullanıyor. Hazine’den sağladığımız kaynağa dayalı olarak belli usul ve esaslarda verdiğimiz kefaletlerimiz de benzer örnektir. KGF’nin de üyesi olduğu ve benimde yönetiminde olduğum AECM Avrupa Kredi Garanti Kuruluşları Birliği’ne üye 39 garanti kuruluşunun yaklaşık 3 milyon KOBİ’ye verdiği garanti hacmi 80 milyar avro’nun üzerindedir.

 > Bu konuda mevzuat  değişikliğine ihtiyaç var mı?

KGF’nin kapasitesini büyütecek ve bankaların KOBİ kredilerinde KGF’den daha fazla yararlanıp, KOBİ’lerin krediye erişimini kolaylaştıracak ve bankalar tarafından da risk azaltımı olarak kabulünü sağlar bazı düzenlemeler önem taşıyor. Bunların başında, KGF’nin kefaleti ile kullandırılan kredilerde genel ve özel karşılık oranlarının sıfırlanması ve özel karşılık dedim, KGF’nin kefil olduğu kredilerin 2.grup yakın izlemede tutulma süresinin 1 yıla çıkarılması ve böylece bu kredilerde hemen kanuni takibe geçilmesi yerine Kobi’nin devamlılığı içinde bir kapı aralanmasına çalışılmış olunur. Hazine destekli kefaletimizle KOBİ’lere kullandırılan krediler BDDK tarafından risksiz kredi olarak kabul edilmiş, ancak aynı kabulün özkaynaklarımızdan verilen kefaletlerimiz ile kullandırılan krediler içinde belli oranlar gözetilerek olması sağlanabilir. Ayrıca, kaynaklarımızın devamlılığının ortakların koyacağı sermaye artışı yerine, örneğin mikro ölçekli KOBİ’ler haricinde öteki işletmelere kullandırılan kredilerde KKDF (Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu) benzeri bir fon tesis etmek suretiyle KGF’ye kaynak aktarımında devamlılık sağlanabilir. Başka bir kaynak aktarımı alternatifi de yurtdışı çıkışlar zımni olarak yurtiçi talebi azaltan bir sonuç olduğundan yurtdışı çıkış harçları yükseltilerek bu harçlar üzerinden KGF’ye pekala kaynak aktarılabilinir. 

> Daha çok KOBİ’nin KGF hizmetlerinden yararlanabilmesi için neler yapılmalı?

Girişimciliği ve inovatif yenilikçi projeleri yatırımları desteklemek ve bu projelerin başlangıç sermaye ihtiyaçlarını desteklemek için ki Halk Bankası AŞ ile kadın girişimciler esasında pilot bir uygulama yaptık ve başarılı da olduk. İnovatif projeler için KOBİ’lerin TÜBİTAK, KOSGEB ve TTGV desteklerinden yararlanmalarını kolaylaştıracak şekilde bu kuruluşlara karşı kefalet verilmesi ve bu kuruluşların da kefaletimizi kabul etmesi önemli bir gelişmedir.

Bankaların kabul etmediği teminatları biz alıyoruz

KGF’ninkuruluş felsefesi, anasözleşmesinde de yazdığı şekilde “…kredideğerliliği bakımından teminat yetersizliğinedeniyle krediye erişmekte zorlananküçük ve orta büklükteki işletmelere,çiftçilere, esnaf ve sanatkarlara, serbestmeslek sahiplerine.. kredileri için kefaletvermek” üzerinedir. Bankacılığın “altınkuralı” sadece mevduat ve kredi vadeleriarasındaki uyumu sağlamak olmayıp, 5Kolarak bilinen kredilendirme ilkelerinebağlı olmaktır. KGF kredilendirmeilkelerinin “karşılıklar” olarak bilinenteminat yetersizliğinde tamamlayıcı unsurolarak yer alması gerekir. Lehine kredikefalet talebinde bulunulacak KOBİ’ninKarakter, Kapasite, Kapital ve Koşullaryönüyle 4 K’sına sahip olması beklenir.Uygulamada zaman zaman bu kriterlerdetereddütler yaşanır. KGF bu durumlardakefaleti için ayrıca teminat talep eder.Ancak sanılmasın ki, KGF tarafındanistenilen teminatlar bankalar tarafındanistenen teminatlar ile aynıdır. KGFbankalarca tasvip görmeyen niteliğe sahipvarlıkları risk paylaşımı esprisi içindeteminat olarak alır. Örneğin, makineekipman rehni, işletme rehni, üzerindeipotek olan olmayan imarlı imarsızgayrimenkuller, belediye sınırları dışındabulunan kırsal kesimdeki tarlaları teminatolarak alır. Kullandırılan kefaletlerimizinyarısının karşılığında hiçbir maddi teminatolmadığı ve geriye kalan yarısının da butürden teminatlar olduğu gerçeğiyledeğerlendirildiğinde KGF’nin de bankalargibi teminat istediği ileri sürülemez.KGF’nin tazmin olunan kefaletlerindealdığı teminatlar üzerinden alacağını tahsiloranı yüzde 5’i geçmemesi de aldığıteminatların ne türden teminat olduklarınıdoğruluyor. Hazineden sağlanankaynağa istinaden verdiğimiz garantilerdeise KGF’nin teminat istemesi söz konusudeğil. Teminat keyfiyeti tamamenbankaların tercihindedir. KGF’ninbankalara göre daha risk altında çalıştığıdüşünülürse ve kayıplarını yerine koyacakbir fiyatlama politikası da güdülmediği, karodaklı çalışmadığı gibi hususlarladeğerlendirildiğinde hiç değilsehissedarların koydukları sermayeninkorunması için de bazı riskleri teminatabağlamak kaçınılmaz olmaktadır

 

En hızlı büyüyen 100 şirketin 10’u KGF desteğinden yararlanmış

KGF’nindönüşüm ve atılım yılı olarak TOBBve KOSGEB’in yönetimde hakim ortakolarak yer aldığı 2007 yılını baz almak ve buyıldan sonra performansına bakmak dahadoğru olur. KGF kurulduğu günden bu yana2013 yılı Eylül ayı sonu itibariyle 13 bin 597KOBİ’ye 3 milyar 457 milyon 582 bin lirakefalet vermek suretiyle KOBİ’lerin 4 milyar749 milyon lira kredi kullanmasını sağladı.Bu rakamların ancak yüzde 2.8’i 2006 yılısonuna kadar olan 13 yıllık döneme aittir. Buda KGF’nin performansının ve KOBİkredileri içindeki katkısının her yıl artantrendde sürdüğünü gösteriyor. Örneğin,geçenlerde TEPAV tarafından açıklanan en hızlı büyüyen 100 firma arasında KGF’ninkefalet desteği verdiği 10 KOBİ bulunuyor.

Karar süreci 4 güne indi

Yönetimsel yapılanmanın yanı sıraKGF’nin geleneksel kefalet modelindedeğişikliğe gidildi. Banka ve Hazinetemsilcilerinin de yer aldığı ayrı bir kredikomitesi oluşturuldu. Hazine desteklikredi kefalet talepleri ayrı bir süreçtedeğerlendirilmeye alındı. Hazine desteklikefalet taleplerinin incelenme vedeğerlendirilmesinde KGF uzmanları,lehine kefalet talebinde bulunulanKOBİ’leri ayrıca yerinde bir incelemeyetabii tutmuyor ve rapor hazırlamıyorlar.Geleneksel değerlendirme prosedürünegöre Hazine destekli kefalet taleplerinin değerlendirilmesi ve karar süreci 4 ya da5 günü geçmeyecek şekilde çok kısaldı.

Kurnaz’ın dikkat çektikleri

Ferit B.PARLAK

Krizlere rağmen, istenilen ve hedeflenen şekilde olmasa da ekonomik büyümemiz devam ediyor.Reel sektör temsilcileri ve kanaat önderleri ise ekonomideki nakitsıkışıklığına, paranın dönüş hızındakiyavaşlamaya, protestolu senet, karşılıksız çek ve zora düşen firma sayısındaki artışa dikkat çekiyor.Hikmet Kurnaz ile sohbete bunedenle, “Nakit sıkışıklığı ve çek,senet gibi ödeme araçlarına olangüvenin kaybolması, KGF ’ye olantalebi artırdı mı?/Artırır mı?” sorusuyla başladık. Kurnaz, 2007 yılı sonunda yinebu sayfada konuğumuz olmuş,2007’nin son çeyreğinde kredilerdesorun yaşanacağına, 2008 yılı vesonrasındaki birkaç yıl ise bu sorunun artarak büyüyeceğine dikkatçekmiş önlem alınması gerekliliğininaltını çizmişti. Tahminleri çıktı.Günümüz piyasa koşullarındayeni, eski, küçük, büyük işletmelerinbanka kredisine ulaşması çeşitli zorluklar taşırken, çok güçlü bir teminatgerektirdiğini; yanı sıra KOBİ’lerinişlerini büyütürken mevcut kredi limitlerinin artırılmasında bankacatalep edilen ek teminatlar çoğu kezişletme ve banka arasında önemlisorunlar doğururken, KOBİ’lerin büyüme sürecine darbe vurduğunu biliyoruz. Kurnaz, sorunların çözümüiçin yapılması gerekenleri ve günışığıgörmemiş farklı önerilerini sıraladı.