Komisyonda sıra bekleyen İstanbul'a taşınmaya eski merkez bankası başkanlarından tepki
Komisyonda sıra bekleyen İstanbul'a taşınmaya eski merkez bankası başkanlarından tepki
ANKARA-Merkez Bankası, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Sermaye Piyasası Kurulu ile Vakıflar Bankası'nın, "finans merkezi" olacağı gerekçesiyle İstanbul'a taşınmasını öngören kanun tasarısı TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülmeyi bekliyor. Komisyonda müzakere tarihi henüz belirlenmeyen tasarı, konuyla doğrudan ilgili kurumların görüş ve önerileri alınmadan hazırlandı. Özellikle, Merkez Bankası ile BDDK yönetimleri 5 maddelik tasarının içeriğini "basından" öğrenmenin " haklı kırgınlığı" içinde durumu değerlendirmeye çalışıyorlar. Merkez Bankası, ilgili birimlerinin katılımıyla İstanbul'a taşınmanın olumlu ve olumsuz yönlerini belirleyen kapsamlı bir rapor hazırlığında. Hazırlık aşamasında "fikri sorulmayan" Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz kurumsal görüşlerini Meclis'te bu raporla dile getirecek. Aynı durumdaki BDDK yönetimi ise henüz herhangi bir çalışma yapmaksızın beklemede. DÜNYA Mikro Politika'ya konuşan milletvekillerinin görüşleri, tasarıyla ilgili komisyon ve genel kurul görüşmelerinin tartışmalı geçeceğini gösteriyor. CHP Trabzon Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi ile MHP Sakarya Milletvekili Prof. Dr. Münir Kutluata'nın, mali sistemi yöneten üç temel kamu otoritesinin İstanbul'a taşınmasıyla ilgili değerlendirmeleri tartışmanın ipuçlarını veriyor. AKP Samsun Milletvekili Ahmet Yeni ise ilginç gerekçelerle tasarıyı destekliyor. Meclis müzakereleri başladığında ilgili kamuoyunda da tartışmaları yoğunlaştırması beklenen tasarı, önceki Merkez Bankası eski başkanları tarafından da çeşitli yönleriyle eleştiriliyor. Cafer Tayyar Sadıklar, Yaman Törüner ve Gazi Erçel'in değerlendirmeleri, İstanbul'un "finans merkezi" olması iddiasıyla Merkez Bankası'nın taşınması arasında geçerli herhangi bir neden bulunmadığı noktasında birleşiyor. Merkez Bankası rapor hazırlığında Hükümetin TBMM'ye gönderdiği tasarı kanunlaştığı takdirde İstanbul'a taşınacak olan Merkez Bankası ile Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) yönetimleri nitelikli elemanlarını elde tutmanın telaşı içinde. Merkez Bankası yönetiminin ilgili birimleri harekete geçirerek taşınmanın olumlu ve olumsuz maliyeti üzerine bir rapor çalışması başlattığı öğrenilirken, BDDK kaynakları, taşınmayı İstanbul'un finans merkezi olması açısından olumlu buluyorlar. Ancak, mevcut şartlarla taşınma halinde nitelikli personelin kurumdan ayrılacağı kaygısını taşıyorlar. BDDK, 'kan kaybından' endişeli Her iki kurumdan DÜNYA Mikro Politika'ya konuşan kaynaklar, hükümetin İstanbul'a taşınma konusunda kendilerine danışmadığını belirttiler. BDDK yetkilisi bu nedenle kurumsal bir çalışma yapmadıklarını ifade derken şunları söyledi: "İstanbul'un finans merkezi olması açısından taşınmanın olumsuz bir yanı olmadığını düşünüyoruz. Ancak personelin motivasyonu açısından taşınma öncesinde sunulacak imkânlar çok önemli. BDDK'nın çalışanlarına sağlayacağı lojman gibi avantajlar yok. İstanbul'un yaşam şartları ile Ankara'nınki aynı değil. Personelimizin dörtte biri İstanbul'da. Ayrıca 3 daire başkanlığımız var. Ancak personelin maddi anlamda koşulları değiştirilmezse kan kaybı yaşanır. " Merkez Bankası kulislerinde de BDDK ile benzer tedirginlikler hâkim. Banka yetkilileri hükümetin tasarı hazırlanırken kendilerine danışmamasını serzenişle karşılarlarken, teknik sorunların çözümünün yanı sıra özellikle personelle ilgili gerekli özendirici düzenlemelerin yapılmasının şart olduğunu vurguladılar. Merkez Bankası'nın eski başkanları taşınmaya karşı / Parayı, bayrağı ve başkenti ayırmanın anlamı yok Cafer Tayyar Sadıklar: Merkez Bankası'nın İstanbul'a taşınmasıyla İstanbul'un finans merkezi olması mümkün değil. Bankalar Birliği'nin araştırmasında da, İstanbul'un finans merkezi olması gerekli şartlar arasında Merkez Bankası'nın taşınması gibi bir olay yok. Zaten dünyada da böyle bir şey yok. New York finans merkezi ama ABD Merkez Bankası Washington'da. Dünyada bütün merkez bankaları merkezdedir. Çünkü, bir devletin devlet olmasının üç şartı parası, bayrağı ve başkentidir; bunlar bir arada olur, ayırmanın anlamı yoktur, yanlıştır. Taşınmada personelin durumu da çok önemli. Personelin önemli bölümü ayrılacaktır. Bilerek, bilmeyerek, isteyerek ya da istemeyerek bir tasfiye olacaktır. Bu sayıda personelin çoluğu çocuğu ile taşınması çok zor görünüyor. Bunların ötesinde bir de banknot matbaası var ki bunun taşınması da doğru olmaz. Merkez Bankası'nın yaptığı işler İstanbul'da bulunmasını gerektirmiyor, öyle bir mecburiyet yok. Zaten Ankara'da bu işlemler bankanın bir katında bilgisayarlarla gerçekleştiriliyor; buraya da kimse giremiyor; yani işadamlarının burada olması söz konusu değil. Eğer konu başkanın ya da yönetimin iş dünyasına yakınlığı ise, zaten İstanbul'da şube var. Merkez Bankası İstanbul'un en değerli arsalarından birine sahip; buraya güzel bir büro açılır, başkanlık için de bir katı tahsis edilir. Merkez Bankası'nın sahip olduğu arsayı birilerine vermeyi mi planlıyorlar, bilemiyoruz. Ayrıca Banka gidecek diye arsa fiyatları da spekülatif olarak yükseldi. Taşınma, hükümet için de, memleket için de, siyasiler içinde faydalı değil, yanlış olur. Bunu defalarca söyledik; ama 'yaptık oldu' zannediyorlar. Bu da olmayacak bir iştir. Zararın neresinden dönerlerse kârdır. Yanlıştan dönmek fazilettir; bu fazilete sahip olmalıdırlar. Taşınma ile İstanbul finans merkezi olmaz Gazi Erçel: Merkez Bankası'nın İstanbul'a taşınması ile İstanbul bir finans merkezi olamaz. Bir şehrin finans merkezi olmasının bir sürü şartı vardır. Bir kentin finans merkezi olması için taşıması gereken şartları da Bankalar Birliği yaptığı bir çalışma ile ortaya koydu. Merkez Bankası'ın İstanbul'a taşınması personel açısından da bir zafiyet ve sıkıntı yaracaktır. Eğer taşınacaksa, Levent'te bir arsası var oraya taşınmalıdır. Buranın her türlü projesi ve planı da hazır, kesinlikle buraya gitmelidir. Zaten taşınma işlemi 5 ile 10 yıl arasında bir süre alacaktır Banknot matbaası Ankara'da kalacaktır, bunun dışında bazı birimleri de Ankara'da kalabilir, bazı birimler İstanbul'da olabilir. Burada önemli olan hükümetin Merkez Bankası'na danışmadan, fikrini almadan bir yasa tasarısını Meclis'e sunmasıdır. Bu, Merkez Bankası'nın bağımsızlığı, konumu, ileriye dönük işlevi bakımından uygun ve hoş olmayan bir durumdur. Bu işin astarı yüzünden çok pahalıya mal olacak Yaman Törüner: Süreyya Serdengeçti'nin yerine atanacak kişinin seçilme sürecinde isteğini tam gerçekleştiremeyen hükümet, bu seferki dayatma ile lâik kesime bir gözdağı daha vermiş oluyor. Banka'nın İstanbul'a taşınması, Ankara'nın başkent oluşundan vazgeçilmeye başlanması gibi manevi sıkıntılar gözardı edilse bile, şu pratik sıkıntıları gündeme getiriyor: Merkez Bankası'nın Anadolu yakasında yerinin hazır olduğu anlaşılıyor. Levent'te yarım milyar dolar değerindeki arsasının nasıl değerlendirileceği belirsiz. Ayrıca, banka'nın Ankara'da şehrin göbeğinde çok kıymetli binaları var. Bunlar nasıl değerlendirilecek? Banka, Ankara'da dünyanın en büyük ve gelişmiş banknot matbaalarından birine sahip. Banknotlar, Devlet Tahvilleri ve hatta Milli Piyango biletleri burada basılıyor. Emisyon Genel Müdürlüğü'nün Matbaa ile günlük görüşme içinde olması lazım. Para kupürleri burada hazırlanıyor. Emisyon-Matbaa ilişkisi ve çıkabilecek sorunlar, telefonla halledilemez. Bu durumda, Banknot Matbaası da mı İstanbul'a taşınacak? En önemlisiyse, Banka'nın kalbi sayılan para, döviz ve açık piyasa işlemlerinin yapıldığı Alım Satım Sistemi. Burasının taşınabilmesi için de, önce aynısının İstanbul'da yapılması lazım. Bu işin de, astarı yüzünden çok pahalı. Levent'teki arazi Merkez'in elinden alınacak CHP Trabzon Milletvekili-Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi Mehmet Akif Hamzaçebi: İstanbul finans merkezi yolunda ilerleyen bir kent; ancak finans merkezi olabilmesi için kentin uluslararası sermayenin merkezi olması gerekiyor. Çok daha fazla finans çekebilmesi, finans çevrelerinin yoğunlaşması için de ülkede öncelikle siyasi ve ekonomik istikrar gerekiyor. Ekonomide işler iyi gitmiyorsa bir şehrin finans merkezi olması oldukça güç. Ayrıca bir şehrin hem finans hem de dünya kenti olmasının şartları var: Ulaşım ağlarının, telekomünikasyon altyapısının ve kentsel altyapısının iyi olması lâzım. Bunlar uluslararası sermayenin gelmesi için gerekli; ama öncelikle ekonomik ve siyasi istikrara sahip olmak şart. Merkez Bankası'nın İstanbul'a taşınmasının hiçbir olumlu katkısı olmayacak. Taşınma, bürokrasideki işleyişi de bozacak. Vakıflar Bankası'nın taşınması anlaşılabilir. Merkez Bankası ve kamu bankaları için düşünülen yer Anadolu yakasında Ataşehir. Kanaatim o ki, Merkez Bankası'nın taşınması bir takım inşaat projeleri için araç olarak kullanılacak. Banka'nın Büyükdere Caddesi'nde çok kıymetli bir arsası var. Bu arsa muhtemelen merkezin elinden alınacak. Taşınmasının gerisindeki temel gerekçe bu. Merkez Bankası'nın başkentten koparılması, Türkiye Cumhuriyeti kavramına yönelik bir mesajı içermektedir. Yabancılar da Merkez'i İstanbul'da görmek istiyor AKP Samsun Milletvekili-KİT Komisyonu Üyesi Ahmet Yeni: Merkez Bankası'nın taşınması yıllardır konuşulur; Demirel ile Özal döneminde de bu konular gündeme gelirdi. İstanbul'u finans merkezi olarak gören özel bankalar zaman içerisinde genel müdürlüklerini İstanbul'a taşıdılar. Bu bütün dünyada böyledir, finans oluşumları bir tek yerde toplanır. İstanbul'a gelen yabancı finans kuruluşları da burayı finans merkezi olarak görmek istiyorlar. Finans kuruluşlarının İstanbul'da olmasında yarar var; bunu doğru buluyor ve destekliyorum. Bütün banka genel müdürlükleri İstanbul'da, bütün dünya İstanbul'a geliyor ve Merkez Bankası'nı da İstanbul'a görmek istiyor. Almanya'dan, Hollanda'dan ve diğer ülkelerden merkez bankası genel müdürleri geliyor, finans çevrelerinden yöneticiler geliyor, bankaları ziyaret ediyorlar, bir de Merkez Bankası'nı görmek istiyorlar; ama ziyaret etmek için Ankara'ya geliyorlar. Personel İstanbul'a gelmeyecek, diye bir şey düşünebilir mi? Emekliliği gelenler zaten emekli olacak. Çok güzel yetişmiş, dil bilen bir nesil geliyor, emekliliği gelenler ayrılır, yerine genç kuşak gelir. Bankanın taşınmasında geç bile kalındı. Bu bir ekonomik bir değerdir, cumhuriyet değerleri ile bir tutmak yanlıştır. Cumhuriyetin değerlerine en çok biz sahip çıkıyoruz. Bu tür eleştirileri doğru bulmuyorum." 'Biz yaptık oldu' mantığı ile işler ele alınıyor MHP Sakarya Milletvekili-Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi Münir Kutluata: Hükümetin diğer uygulamalarıyla irtibatlandırdığımızda bu işin izahı hiçbir şekilde mümkün değil. Bazı ülkelerde bazı şehirler finans merkezi olabilirler ama bunun altyapısı vardır. Türkiye süratle üretim merkezi olmaktan çıkan bir ülke. Finans merkezi olmak için güçlü ekonomi gerekiyor. Şu anda ekonomide her türlü zafiyet sürerken, güçlü ekonomiden söz etmek mümkün değilken, finans merkezi diye bir iddianın ortaya konulması hiç inandırıcı değil, bir hevesten ibaret. Türkiye'de finans piyasalarının hiçbir derinliği yok. Bu derinlik sağlanamadığı için en ufak bir rüzgâr alıp götürüyor. Bu durum hükümetin ciddi işlerle uğraşmadığının göstergesi; bir özenti olarak görüyoruz. Öte yandan, temel kurumların Ankara'da olması gerekiyor. Merkez Bankası'nın finans piyasalarına yakın olacağı gerekçesiyle İstanbul'a taşınmasının hiçbir anlamı yok. Zaten Merkez Bankası her gün gidilip gişelerinde iş yapılan bir banka da değil; artık vatandaş bile günlük işlerini bankalara gitmeden halledebiliyor. Ben kimsenin bu işe ses çıkarmayacağını, çıkaranlarında bir sonuç alamayacağını düşünüyorum. Konu tartışılmadan 'biz yaptık oldu' anlayışı ile ele alınmakta. Bankalar Birliği: İstanbul, dünyanın en büyük 5 finans merkezinden biri olabilir Türkiye Bankalar Birliği Türkiye'nin uluslararası nitelikte bir finans merkezi haline gelme potansiyelini anlamak ve değerlendirmek amacıyla Deloitte&Touche Danışmanlık Hizmetleri AŞ'ye Ekim 2007'de bir rapor hazırlattı. Deloitte tespitlerine göre, böyle bir merkezin oluşturulabilmesi için gereken program ölçeğinin ilk 5 yıl için yaklaşık 2 milyar ABD doları civarında olması beklenmekte. Kazanımların büyüklüğünün ise finansal hizmetler sektörünün GSMH'ye katkısını 2025 yılından itibaren yüzde 8'e yükseltecek şekilde, yıllık 20 milyar ABD Doları düzeyinde olacağı öngörülmekte. Londra, New York, Sangay ve Tokyo ile birlikte 30 sene içinde en önde gelen beş uluslararası finans merkezinden biri olacak. Finansal faaliyetlerin gelişmesi doğrultusunda piyasada görev yapmaya başlayacak yüksek eğitimli 150 bin yeni finansal hizmetler çalışanıyla birlikte, orta vadede Türkiye ekonomisine tamamen entegre olacak. İstanbul'un, düşük iş yapma maliyeti ve çekici yasam stili konularını kullanarak kendisine farklı bir pozisyonlama oluşturabileceği kaydedilmekte. Neler yapılmalıdır? Rapora göre, başarılı olabilmesi için aşılması gereken bazı engeller de bulunmakta: . Etkin anlaşmazlık çözümü, süreçlerdeki belirsizliklerin ve güvensizliklerin giderilmesi ve hukuk süreçlerinde yer alan kişilerin finans alanındaki bilgi birikimlerinin artırılması alanlarında sağlanması önemli. . Mali ortamın daha istikrarlı ve etkin olmasının sağlanması ve bazı dolaylı vergilerin azaltılmalı. . İstanbul'da yerleşik bir düzenleyici kuruma ve bu kurumda çalışacak yüksek nitelikli ve 'ticari düşünce yapısı'na sahip kişilere ihtiyaç duyulmakta. . Genç, çalışkan nüfusun başarılı orta/arka ofis çalışanlarına dönüşmesini sağlayacak daha iyi yöntemlerin ortaya konması gerekmekte. . İstanbul'un uluslararası bir finans merkezi olmasını destekleyecek bir marka/imaj çalışmasına ya da ulusal markalaşma inisiyatifleri ile uyumlu hale getirilmesine ihtiyaç var. .Genel olarak iş yapma kolaylığının sağlanması amacıyla daha az maliyetli ve daha esnek iş kanunları konusunda da gelişmelere ihtiyaç bulunmakta. İstanbul'un finans merkezi olma girişimlerin bir parçası olarak hükümetin ısrarla gündeme getirdiği Merkez Bankası'nın taşınmasına ilişkin 5 maddelik tasarı TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'na gelmeyi bekliyor. Merkez Bankası ile BDDK yönetimleri tasarının içeriğini "basından" öğrenmenin "kırgınlığı" içinde. Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz taşınmanın maliyetine ilişkin hazırlanacak raporu komisyona sunmaya hazırlanırken, BDDK ise 'beklemede'. Meclis'te sadece AKP tarafından desteklenen tasarıya muhalefetin yanı sıra Merkez Bankası'nn eski başkanları da karşı çıkıyor. DATE.16-07-08